onedio
Görüş Bildir

Güngören Haberleri

Güngören ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Güngören ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Genç Yaşta Hayatını Kaybeden 20 Ünlü İsim
(20 şubat 1967 - 5 nisan 1994)8 nisan 1994‘te kurt’un cesedi, seattle'daki evinin garajının üzerindeki odada , alarm sistemi yerleştirmek için gelen bir elektrikçi tarafından bulundu. kotunu, gömleğini ve ayakkablılarını giymiş olan kurt, göğsünün üzerinde bir pompalı tüfek ile sırt üstü uzanmış durumdaydı. tek bir kurşun ile suratını dağıtmıştı. cesedin yanında birtakım kişisel eşyalarla birlikte bir de intihar mektubu bulundu. intihar olgusuna cobain ailesinin geçmişinde çok sık rastlanılmaktadır. burle cobain adında bir akraba, kendini karnından vuruyor, bundan beş yıl sonra da burle’in kardeşi kenneth kafasına sıktığı tek kurşunla ölüyordu. aslında bu tür ölüm aberdeen'da oldukça yaygındı.
TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel Görevden Alındı
Başbakan Erdoğan'ın fırça attığı iddia edilen TOKİ Başkanı Karabel, dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayladığı kararname ile görevinden alındı. AK Parti iktidarı döneminde, kentsel dönüşüm projeleri çerçevesinde kamunun önemli birimlerinden biri haline dönüşen TOKİ'de, ilginç bir atama operasyonu yaşandı. Yerel seçimden önce internete düşen ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ait olduğu iddia edilen ses kaydında, Erdoğan'ın fırça attığı belirtilen TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel, dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayladığı kararname ile görevinde alındı. Cumhurbaşkanı Gül'ün onayladığı kararname Resmi Gazete'de yayımlandı ve buna göre, Toplu Konut İdaresi Başkanı Ahmet Haluk Karabel, başka bir göreve atanmak üzere görevden alınırken, yerine Mehmet Ergün Turan getirildi. ÖZAL DÖNEMİNDE KURULDU Türkiye'nin yaşadığı hızlı kentleşme sebebiyle oluşan konut ve kentleşme sorunlarının çözülmesi ve üretimin artırılarak işsizliğin azaltılması amacıyla, Turgut Özal'ın başbakanlığı döneminde Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı İdaresi Başkanlığı kurulmuştu. Bu tarihte yürürlüğe giren 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu ile özerk Toplu Konut Fonu oluşturulmuştu. ANAP iktidarları döneminin ardından geri planda kalan TOKİ, AK Parti iktidarları döneminde yeniden projeleriyle öne çıktı ve önemli bir kamu birimi haline geldi. TOKİ'nin bir dönem başkanlığını yapan Erdoğan Bayraktar, daha sonra atandığı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı görevinden 17 Aralık operasyonu sonrası yaşanan gelişmelerin ardından azledilmişti. TOKİ'NİN YENİ BAŞKANI BUGÜN GÖREVE BAŞLIYOR 30 Mart'taki yerel seçim öncesinde; Başbakan ile TOKİ Başkanı Ahmet Haluk Karabel arasında geçtiği öne sürülen bir konuşmanın ses kaydı internet ortamında yasa dışı olarak yayınlanmıştı. Başbakan'ın o dönemde fırçaladığı iddia edilen TOKİ Başkanı Karabel ile ilgili görevden alma kararnamesi dikkat çekti. Gül'ün perşembe günü onayladığı ve bugün Resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren kararnameye göre atamalar şöyle: *Toplu Konut İdaresi Başkanı Ahmet Haluk Karabel, görevinden alındı. Yerine Mehmet Ergün Turan atandı. *Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı'na Mustafa Karaman atandı. *Aile ve sosyal politikalar Bakanlığı Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğüne, Temindar Aytekin tayin edildi. *Aile ve sosyal Politikalar Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdür Yardımcılığı görevlerine Gülser Ustaoğlu ve Hülya Yavuz atandı *Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Denetim Hizmetleri Başkanlığına, İsmail Yüksektepe getirildi. *Aile ve Sosyal Politikalar Bakanılğı Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığına Mustafa Okur atandı. *Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş.Genel Müdürlüğü'nde açık bulunan Yönetim Kurulu Üyeliğine Ömer Koca atandı. YENİ TOKİ BAŞKANI Mehmet Ergün Turan, 1967 yılında Bakırköy’de doğdu. İlk, orta, lise tahsilini İstanbul’da tamamladıktan sonra 1990 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi’nden İnşaat Mühendisi olarak mezun oldu. Mehmet Ergün Turan, 1999-2004 ve 2009 Yerel Seçimlerine Güngören ilçesinden İstanbul Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliğine seçildi. Bu süreçte Güngören Belediyesi Teknik Başkan Yardımcılığı, İBB İmar Komisyon Üyeliği ve Başkanlığı, İBB Encümen Üyeliği, İBB Meclis 2.Başkan Vekilliği görevlerini yürüttü. 2009 Mahalli İdareler Seçimleri’nden sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ak Parti Grup Başkan Vekilliği görevini yürüttü. Kaynak: Milliyet
Türkiye'de Yapılması Pek Mümkün Olmayan 9 Eylem Türü
Dünyada ses getirmek adına çok çeşitli eylemler yapılıyor. Mesela FEMEN eylemleri bu kategoride değerlendirilebilir. Son zamanlarda ülkemizde de sık görülen FEMEN eylemlerini de Türkiye'de yapılması güç eylemler listesine alabilirdik ama Türk halkı FEMEN'i kanıksamış gibi görünüyor. Ancak bazı eylemler var ki hala Türkiye şartlarında yapılması pek bir güç görünüyor. İşte onlardan bazıları.
İstanbul'da 36 Saat Su Kesintisi
İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi'nden (İSKİ) yapılan açıklamaya göre, Ayamama Deresi'ndeki ıslah çalışmaları nedeniyle 4 Haziran Çarşamba günü saat 10.00'dan 5 Haziran Perşembe günü 22.00'ye kadar toplam 36 saat süreyle, Küçükçekmece Tevfikbey, Kartaltepe ve İnönü mahallelerine, Bahçelievler Kocasinan, Şirinevler, Zafer, Hürriyet, Soğanlı, Siyavuşpaşa, Çobançeşme ve Yenibosna merkeze su verilemeyecek.Ayrıca, Muradiye su arıtma tesisindeki trafo merkezinde bakım ve yenileme çalışmaları nedeniyle, 4 Haziran Çarşamba günü saat 08.00 ile 24.00 arasında Fatih Cankurtaran, Kumkapı, Namık Kemal, Samatya, Yedikule, Fındıkzade, Eminönü, Sultanahmet, Aksaray, Saraçhane, Topkapı ve Edirnekapı civarları, Zeytinburnu'nun tamamı, Bakırköy İncirli, Ataköy, Zuhurat Baba, Osmaniye, Kartaltepe, Cevizlik, Yeşillik mahalleleri ve civarları, Güngören Merter, Tozkoparan, A. Nafiz Gürmen, M. Nesih Özmen mahalleleri ve civarında  su kesintisi uygulanacak.Pendik, Kartal, Maltepe ve Adalar ilçelerinde de 5 Haziran Perşembe günü 08.00 ve 24.00 saatleri arasında kesinti yapılacak.
İstanbul'daki Lice Protestosunda Olaylar Çıktı
Bağcılar İstanbul Caddesi'ndeki BDP İlçe Başkanlığı binasının önünde toplanan kadın ve çocukların da bulunduğu bir grup, çeşitli sloganlar atarak Bağcılar Meydanı'na doğru yürüyüşe geçti. Çevik kuvvet polisi, Bağcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne yaklaşan grubun önünü kesti. Polisle grup arasında yapılan görüşme sırasında, bir apartmanın üst katlarından atılan ped şişeyle 10 yaşındaki bir çocuk hafif yaralandı. Çocuk, çevredekilerin yardımıyla olay yerinden uzaklaştırılırken, gruptakiler de apartmanın camlarından bakanlara tepki gösterdi. Cadde üzerinde bir süre oturma eylemi yapan gruptan polise taş ve şişe atıldı. Tazyikli su ve gaz kullanarak gruba müdahale eden polis ile ara sokaklara dağılan göstericiler arasında kovalamaca yaşandı. İstanbul Caddesi ve Güngören Caddesi üzerinde polis ve göstericiler arasındaki kovalamaca bir süre devam etti. Bir süre sonra gruptakilerden bazıları BDP İlçe Başkanlığı önünde bir araya geldi. Polis gruba binayı boşaltmaları, cadde üzerinde beklememeleri konusunda uyarıda bulundu. Bıçaklı tepki Bu arada, İstanbul Caddesi üzerinde toplanan gruba da elinde maket bıçağı olan bir vatandaş tepki gösterdi. Yaşanan arbede sırasında, polis, vatandaşı grubun arasından aldı. Vatandaşın elinden yaralandığı görülürken, gruptan atılan taş ve şişeler nedeniyle polis tekrar müdahalede bulundu. cnnturk.com
İstanbul'da IŞİD Ürünleri Satan Mağaza!
Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) adlı örgütün bayrağı İstanbul'da yeni açılan bir mağazada tişört olarak satılmaya başlandı. “İslami Giyim” adıyla Bağcılar'da açılan mağazada, IŞİD'in bayrağının basıldığı tişörtler yanında sadece şeriata uygun bayan elbiseleri ve çarşaflar satılıyor. Şeriatçı gösterilerde kullanılan bayrak ve flamaların da satışa sunulduğu mağazanın dış cephesinde Ahzab suresinin Türkçe meali yer alıyor. Mağazanın adı dışında satılan ürünlerde yer alan tüm yazılar ise Arapça. Yurt gazetesinin haberine göre; Bağcılar'ın en işlek caddelerinden birine bakan mağaza görenleri şaşırtıyor. Muhafazakâr nüfusun yoğun olduğu ilçede IŞİD bayrağının bulunduğu tişörtler 'Peygamber Efendimizin mührü' diye tanıtılarak satılıyor. Bilindiği gibi Irak ve Suriye'de cihat adına vahşi katliamlara imza atan örgüt, bayrağında 'Peygamber mührü' bulunduğu için koydukları kurallara uymayanları 'kâfir' kabul ederek infaz ediyor. 30 Mart yerel seçimleri öncesi Saadet Partisi'nin seçim bürosu olarak kullandığı dükkâna açılan IŞİD mağazasının Esenler, Esenyurt, Güngören, Bahçelievler, Kaynarca, Pendik, Ümraniye gibi ilçelerde de açılacağı öğrenildi. Şimdilik sadece kadınlara hizmet sunan mağazada IŞİD'in Musul'da koyduğu kurallara uygun giysiler satılıyor. Vitrinde duran mankene giydirilmiş çarşaf sadece gözler gözükecek şekilde dizayn edilmiş. Mağazada satılan tişörtlerin her birinde ayrı ayet ve sözler Arapça olarak yer alıyor.Demokrat Haber
Sarai Sierra Cinayetinin Gerekçeli Kararı Açıklandı!
'Laz Ziya' lakaplı Ziya Tasalı tarafından öldürülen ABD vatandaşı Sarai Sierra davasında, mahkeme heyeti, 10 sayfalık gerekçeli kararını açıkladı.'Laz Ziya' lakaplı Ziya Tasalı tarafından Cankurtaran'da surların dibinde öldürülen ABD vatandaşı Sarai Sierra ile ilgili davada, mahkeme heyeti, 10 sayfalık gerekçeli kararını açıkladı. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan gerekçeli kararda, 'Sanığın, maktuleyi, cinsel saldırıda bulunmak eylemini engellemesi nedeniyle, cinsel saldırı suçunu işleyememekten duyduğu infial sonucu öldürdüğü anlaşılmaktadır. Sanık her ne kadar savunmasında maktuleye karşı cinsel saldırıda bulunmadığını, sadece öpmek istediğini ancak onun karşı koyması sonucu olayın meydana geldiğini bildirmiş ise de, sanık sonuç olarak cinsel istismar ya da saldırı olabilecek bir suçu işleyememekten duyduğu infial sonucu maktuleyi öldürdüğüne göre, sanığın eyleminin 'töre saikiyle adam öldürme' suçunu oluşturduğu kabul edilmiştir' denildi. 'SANIĞIN MAKTÜLENİN EŞYALARINI OLAY MAHALİNDEN GÖTÜRMESİ 'HIRSIZLIK' SUÇU OLARAK NİTELENDİRİLMİŞTİR' 'Sanığın anlatımına göre, maktuleyi öldürdükten sonra maktüleye ait cep telefonunu, iPad'i, maktülenin montunu, pantolonunu, el çantasını aldığı anlaşılmaktadır' denilen gerekçeli kararda, 'Sanığın ifadesine göre, aldığı bu eşyaların bir kısmını çöp konteynerine attığı, diğerlerini ise denize attığı anlaşılmaktadır ki, bu durum sonuca etkili görülmemiştir. Sanığın öldürdüğü maktulenin eşyalarını olay mahalinden alarak götürmesi, hırsızlık suçu olarak nitelendirilmiştir' ifadeleri kullanıldı. 'MAKTÜLÜN ŞAL VE GİYSİLERİ ÜZERİNDE MENİ LEKELERİ BULUNDU' Sarai Sierra'nın boğazına sarılı vaziyette bulunan şal üzerinde meni lekelerine rastlandığı belirtilen gerekçeli kararda, yine maktul üzerindeki giysinin değişik yerlerinde de sanığa ait meni lekelerine ait izlerin yer aldığı, yine maktulün külotu üzerinde kendisine ait kan lekeleri ile sütyen üzerinden alınan örneklerin sanığın özelliklerine uyumlu olduğu vurgulandı. 'SANIĞIN BAŞLANGIÇTAKİ AMACI MAKTÜLEYE CİNSEL SALDIRIDA BULUNMAK' Ziya Tasalı'nın, Sarai Sierra'yı öpmek için ona sarıldığını kabul ettiği kaydedilen gerekçeli kararda, sanığın mağdureye tecavüz etmediğini belirtmişse de, bulunan meni lekelerinin ölen kadının giysileri üzerinde de olması nedeniyle, sanığın başlangıçtaki amacının cinsel saldırıda bulunmak olduğunun kendisi tarafından da ikrar edilmiş olduğu ifade edildi. 'CİNSEL SALDIRI EYLEMİ GERÇEKLEŞTİ' Sanığın, ölen kadının ölümünden önce ya da sonra olduğu belirlenemeyen cinsel saldırı eyleminin sübuta erdiğinin (tamamlandığının) anlaşıldığı anlatılan gerekçeli kararda, 'Bu suçtan cezalandırılması gerektiği anlaşılmakla, sanığın cinsel saldırıda bulunmak istediği mağdureyi öldürmek ve cinsel saldırıda bulunmak, öldürdükten sonra giysisini almak suretiyle hırsızlık suçunu işledikleri kabul edilmekle, bu suçlardan ayrı ayrı cezalandırılmasına ilişkin hüküm kurulması sonuç ve kanaatine varılmıştır' denildi. MAHKEME BAŞKANI'NDAN MUHALEFET ŞERHİ Sanık Tasalı'ya 'cinsel saldırı' suçundan 5 yıl 10 ay hapis cezası verilmesine ilişkin karara Mahkeme Başkanı Tevfik Güngören muhalefet şerhi koydu ve gerekçeli kararında sanığın bu suçtan beraat etmesi görüşünde olduğunu belirtti. Mahkeme Başkanı Güngören, muhalefet şerhinde, 'Her ne kadar olay tarihinde sanığın maktuleye yönelik cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla ve TCK'nın 102/2 maddesi gereğince cezalandırılması için hakkında kamu davası açılmış ise de, sanığın maktuleyi öldürmeden evvel ya da öldürtükten sonra, onun vücuduna organını sokmak suretiyle cinsel saldırıda bulunduğu yolunda kesin kanıtlar elde edilememiştir. Sanık aşamalardaki savunmasında, öldürmeden evvel maktuleye cinsel saldırıda bulunmadığı gibi, öldürdükten sonra da olay yerinden kaçarak uzaklaşığını belirtmiştir' dedi. ADLİ TIP KURUMU'NUN RAPORUNA DEĞİNDİ Gerekçeli kararda, '10 Haziran 2013 tarihli Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nca düzenlenen otopsi raporda, maktülenin boyun sağ-sol yan, sağ-sol meme başı ve çevresi, perine bölgesi, volva bölgesi, vajenarkaformiks, vajeniçmukozası, anal bölge çevresi ve anüs iç mukozasından alınan sürüntü örneklerinden hazırlanan yaymaların yapılan mikrozkobik incelemesinden sprem hücresinin görülmediği belirtilmistir. Mahkememizce oybirliği ile, olay tarihinde sanığın maktüleyi, cinsel saldırı suçunu işleyememekten dolayı duyduğu infialle öldürdüğü kabul edilmistir. Sanığın, cinsel saldırı suçunu gerçekleştirdikten sonra maktüleyi öldürdüğünün kabulü halinde, hakkında 'Kan gütme saikiyle kasten adam öldürme' maddesi uygulanamaz. Sanığın maktüleyi cinsel saldırıda bulunduktan sonra öldürdügünün kabülü halinde; hem 'cinsel saldırıda bulunmak', hem de 'Kasten adam öldürmek' suçlarından ayrı ayrı cezalandırılması gerekmektedir' ifadelerine yer verildi. 'SANIĞIN CİNSEL SALDIRI SUÇUNU GERÇEKLEŞTİRDİĞİ KESİN OLARAK TESPİT EDİLEMEMİSTİR' Gerekçeli kararda, 'Ancak mahkememizce oybirliği ile olay tarihinde sanığın, cinsel saldırıda bulunmak istediği maktülenin, kendisine karşı koyması nedeniyle, duyduğu infial sonucu öldürdüğü ve eyleminin 'Kan gütme saikiyle kasten adam öldürme' maddesine temas ettigi kabul edilmistir. Sanığın, cinsel saldırı suçunu isleyememekten duyduğu, infialle maktülü öldürdükten sonra, ona karşı ayrıca cinsel saldırı suçunu gerçekleştirdiği kesin olarak tespit edilememistir. Otopsi raporunda maktüleninvolva bölgesi, perine bölgesi, vajen arka forniks, vajen iç mukozası, anal bölge çevresi ve anüs iç mokozasında sprem hücresi görülmedigi tespit edildigine göre, sanığın maktüleyi öldürdükten sonra onu cinsel saldırıda bulunmadığının kabulü gerekmektedir' denildi. 'SANIĞIN ORGANINDAN ÇIKAN MENİLERİN MAKTÜLENİN ŞALINA VE SÜTYENİNE SIÇRAMASI MÜMKÜNDÜR' Olaydan sonra maktüleye ait şal ve sütyende sanığa ait meni lekeleri olduğu tespit edilmis ise de, sanığın maktüleyi öldürdükten sonra kendi kendini bizzat tatmin etmesi ve sonuçta inzal (indirme) olması sonucu, sanığın organından çıkan menilerin maktülenin şalına ve sütyenine sıçraması mümkündür. Buna göre, söz konusu meni lekelerinin, olaydan sonra sanığın kendi kendisini tatmin etmesi sonucu, maktülenin şalına ve sütyenine sıçradıgı (bulaştıgı) kanaatiyle, sanığa ayrıca cinsel saldırı suçundan ceza verilemeyeceği kanaatinde olduğumdan, aksi yöndeki sayın çoğunluğun görüşüne katılamıyorum' ifadeleri kullanıldı. 24 Haziran günü görülen karar duruşmasında, sanık Ziya Tasalı, 'Kan gütme saikiyle kasten adam öldürmek' suçundan müebbet hapis ve 'cinsel saldırı' ve 'hırsızlık' suçlarından da toplam 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Tasalı, son savunmasında, 'Ben mağdureye kesinlikle tecavüz etmiş değilim. Öldürme olayından dolayı olay yerinden korkup kaçarak gittim. Benim olay yerinden götürdüğüm mont maktuleye ait olmayıp, kendi montumdu. Esasen öldürme kastım da bulunmamaktaydı. Buna göre lehe olan hükümlerin uygulanmasını isterim. Eylemden dolayı pişmanım. Söyleyecek bir şey yok' demişti. Serpil KIRKESER / İstanbul DHA
İstanbul'a İkinci Marmaray Geliyor
İstanbul'a ikinci Marmaray geliyor. İncirli-Söğütlüçeşme arasında yapılacak 28 km'lik metro hattı, Boğaz'ın altından geçerek iki kıtayı birbirine bağlayacak. Hattın etüt çalışmaları 2015'te tamamlanacak. İstanbul'un en önemli ulaşım projesi olarak hayata geçirilen Marmaray'ın benzeri yapılıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından projelendirilen yeni metro hattı için düğmeye basıldı.  Sabah gazetesinin haberine göre, İncirli-Söğütlüçeşme arasında yapılacak 28 kilometrelik hattın, istasyon, ray sistemi ve fizibilite projesi için çalışmalara başlanıyor. Metrobüsün hattının altından geçecek proje, Kuruçeşme-Beylerbeyi'ni deniz altından tünelle birbirine bağlayacak. Proje 2023 yılına kadar tamamlanacak. METROBÜSÜN YERİNİ ALACAK Yeni hat Kadıköy, Üsküdar, Beşiktaş, Kağıthane, Beyoğlu, Eyüp, Zeytinburnu, Güngören ve Bahçelievler'den geçerek İncirli'de son bulacak. Hat üzerinde 15 istasyon bulunacak. Proje, birçok metro ulaşım ağını birbirine entegre edecek. 1.5 SAATLİK MESAFE YARIM SAATE DÜŞECEK İstanbul trafiğinin en yoğun olduğu bölgede kurulacak olan hattın, 1.5 saatlik mesafeyi yarım saate düşürmesi bekleniyor. İBB Planlama Müdürlüğü tarafından ihaleye çıkarılan yeni projenin hat bazlı ulaşım etütleri, istasyon yerlerinin tespiti, istasyon ön projeleri, işletme senaryolarının belirlenmesi, seçilen güzergâhın imar plan tadilatlarının hazırlanması, mali ve ekonomik fizibilite etütleri için çalışmalar yürütülecek. Etüt çalışmaları, bir yıl boyunca devam edecek. 2015'te metro tesisi ve istasyonlara ilişkin yaklaşık maliyet çıkarılacak. Mevcut ve gelecekteki ulaşım yapısı ile özellikleri, yolculuk talepleri, hattın açılışı için öngörülen yıl, planlanan sistem performansı ve muhtemel maliyetler belirlenecek. Etüt çalışmaları tamamlandıktan sonra yapım ihalesi için takvim belirlenecek. Yeni projenin hizmete girmesiyle metrobüs by-pass edilecek. YAP-İŞLET-DEVRET MODELİ Yap-İşlet-Devret modeli ile yapılması planlanan proje, Bakırköy Beylikdüzü, 3'üncü Havalimanı, Tekstilkent, Başakşehir, Hacıosman, Üsküdar-Çekmeköy, Kadıköy-Kartal ve Marmaray hatlarını birbirine bağlayacak. İstanbul'un en fazla yolcu taşıma kapasiteli hatlarından biri olacak.  Kaynak: Sabah
Sahte ve Kaçak Ürün Satışında İlk Sıralardayız
Sahte ve kaçak baskı ürün ve sarf malzemeleri ile dünya genelinde elde edilen gelir 5 milyar dolara ulaşıyor. Uzun zamandır dünyanın birçok yerinde sahte, kaçak ürün ve sarf malzemeleri satışıyla mücadele eden Xerox, bu problemlerin yoğun yaşandığı ülkelerle ilgili bir açıklamada bulundu. Xerox’un açıkladığı ülkeler arasında Türkiye de yer aldı. Dünyanın önde gelen teknoloji ve iş süreç yönetimi şirketi Xerox, sahte ve kaçak ürün ve sarf malzemeleri satışına karşı mücadelesini sürdürüyor. Xerox’un dünya üzerinde faaliyet gösterdiği 180 ülkenin bir çoğunda bu konuyla mücadele etmek için kurulan özel birimler bulunuyor. Bu birimler, bulundukları ülkelerin emniyet yetkilileriyle birlikte ortaklaşa hareket ederek sahte ve kaçak ürün satışından elde edilen haksız kazancın ve vergi kayıplarının önüne geçmeye çalışıyor. Xerox Corporation’ın yaptığı açıklamada Çin, Brezilya, A.B.D ve Türkiye’nin ismi ön plana çıkıyor. Baskı Sarf Malzemeleri Birliği’nin (The Imaging Supplies Coalition) rakamlarına göre sahte ve kaçak baskı ürünleri dünya genelinde tahmini olarak yıllık ortalama 3.5 ile 5 milyar dolar arasında bir gelir kaybına neden oluyor. Dünya üzerinde sahte sarf malzemelerinin oluşturduğu kaçak bir endüstri bulunuyor. Bu kaçak ve illegal endüstri, şirketlerin önemli gelir kayıpları, ülkelerin de önemli vergi kayıpları yaşamasına neden oluyor. Markaların üzerinden haksız kazanç elde eden bu kişi ve kuruluşlar, Brezilya, Çin, A.B.D ve Türkiye gibi ülkeleri kendilerine üs olarak kullanıyor, bu ülkelerden çevre ülkelere ulaşıyor. Çin’de geçtiğimiz günlerde Zhuhai Warmth Electronic adlı şirkete yapılan baskında binlerce adet sahte toner, kartuş gibi sarf malzemesi ele geçirilirken, Brezilya’da yapılan eş zamanlı iki baskında da binlerce adet sahte Xerox sarf malzemesine el konuldu. Piyasa değeri milyonlarca doları bulan bu kaçak ürünlerle ilgili açılan davalarda, A.B.D Baltimore’da bir kişi sahte ve kaçak sarf malzemesi ticareti yaptığı için 26 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Türkiye’den de benzer haberleri zaman zaman duyuran Xerox, geçtiğimiz aylarda İstanbul’un Eyüp ilçesinde faaliyet gösteren aynı kişiye ait iki ayrı yere emniyet güçleriyle birlikte baskın düzenlemişti. Baskında Xerox ve diğer markalara ait piyasa değeri yaklaşık 250 bin lira civarında olan toner ve kartuşlar ele geçirildi. Geçen Ocak ayında ise İstanbul Bahçelievler ve Güngören’de gerçekleştirilen operasyonlarda iki binin in üzerinde Xerox marka sahte ve kaçak sarf malzemeleri ile çok sayıda sahte Xerox reklam materyallerine el konuldu.WeBeyn.com