10 Dünya Sporunun Daha Önce Duymadığınıza Emin Olduğumuz Ortaya Çıkış Hikayeleri

Dünya üzerinde çok sayıda spor branşı vardır. Fakat içlerinden bazıları can sıkıntısından, kimisi mahkemeden ceza almaktan kurtulmak ya da dinsel bir tören sırasında ortaya çıkmıştır.Sporların çıkış öykülerine bakıldığında sadece bir spor hakkında bile pek çok hikaye bulunmaktadır. İçlerinde bazıları var ki incelemeye değer doğrusu.1891 yılında Amerikalı beden eğitimi öğretmeni atlet ve beyzbolculara kış antrenmanını eğlenceli ve sakatlığa yol açmadan yaptırmanın yollarını aradı. Tahtadan yaptığı sepetleri salonun iki tarafına astı ve sadece 13 tane kural koyduğu bu sporun adına 'basketball' (sepettopu) adını verdi. Ünü kısa zamanda dünyaya yayılan izlemesi keyifli sporu bizlere böylece armağan etmiş oldu.Güney pasifikte bir adada kocası tarafından şiddete maruz kalan kadının yine şiddete uğradığı bir gün ağaca çıkmasıyla başlar hikayesi. Peşinden ağaca çıkan kocası yanına yaklaştığı sırada sarmaşıklarını bileklerine bağlar ve tam yakalanacağı sırada kendini aşağıya bırakır. Onu yakalamaya çalışan kocası yere düşer ve ölür. Kadınlara mağlup olmayı yediremeyen erkekler 28 m uzunluğunda inşa ettikleri kulede aynı şeyin yaşanmaması için antrenmanlarını yapıp hem de ne kadar cesur olduklarını kanıtlamaya çalışırlar ve günümüzün ekstrem sporu ortaya çıkar.1908'de İngiltere'de publarda şans oyunları yasaklanır. Anakin'de sahibi olduğu pubda dartı bir şans oyunu olarak oynatmaya devam eder. Yasağa uymadığından mahkemeye verilir. Anakin mahkemenin ortasına kurduğu darta atışlar yaparak bunun bir şans değil beceri ve antrenman işi olduğunu yaptığı başarılı atışlarla kanıtlar ve dava düşer. Anakin pratik zekasıyla bu sporu bize kazandırır.Almanya'da M.S 300'lü yıllarda pek çok kilisede günahlardan arınmanın bir simgesi olarak kullanılıyordu. Tapınanlar 9 ahşap kukayı devirerek günahlardan ne kadar kurtulduklarını gösteriyorlardı. Tabiki de testi başarı ile geçenler tamamen günahlarından arınmış sayılıyordu. Protestanlığın kurucusu Martin Luther tüm kukaları devirmesiyle anılıyor.1550 yılında Londra'da işleri iyi gitmeyen bir emanetçinin boş zamanı çoktu ve canı sıkılıyordu. Bir gün aklına ülkesinin simgesi olan kapıya asılı üç topla tezgah üzerinde oynama fikri geldi. Eline aldığı ölçme çubuğu yard (0,914m) ile toplara vurmaya başladı. Kısa sürede arkadaşları da kendisine katıldı ve sopaya Bill's yard (Bill'in yardı)adını verdi. Bu ismin zamanla bilardoya dönüştüğü düşünülüyor.M.Ö 400 yıllarındaki Persler arasındaki savaşta efsaneye göre savaş sonrası Philippiles adlı asker Attika'daki Maratondan Atina'ya koşmuş ve 'Sevinin kazandık' dedikten sonra pazar yerinde ölmüştür. Koştuğu mesafe yaklaşık 42.000 metre çıkan ve sürekli değişen mesafesi kraliyet ailesinin sarayı ile stadyumun arasındaki mesafe ölçülerek 42.195 olarak sabitlenmiştir. Bugün olimpik spor olarak bu ölçüde mesafe koşulmasının tarihsel bir anlamı var.Birbirine çok yakın iki köyün birinde delikanlının biri diğer köyden bir kız ister fakat kız kendisine verilmeyince iki köy arasında düşmanlık ortaya çıkar. Ellerinde kılıçları atlar üzerinde diğer köye doğru çıkarlar. Köyün ileri gelenleri kan dökülmesine razı gelmedikleri için ellerinde kılıçlar yerine sopalarla at üzerinde hünerlerini en iyi gösteren tarafın dediğinin olmasını teklif etti. Kabul edilen bu teklif sonrası beğenilen bu spor, türlerin savaş yeteneklerini geliştirdiği bir spor haline döndü.1912'de Joseoh Pilates İngiltere'ye sirk cambazlığı için taşınır. 1.Dünya Savaşı sırasında Almanlarla birlikte kampa alınır.Kampta Alman askerlerine geliştirdiği pilates egzersizlerini yaptırır. 1918 'de İngiltere'de yayılan grip salgınında pek çok kişi ölürken Pilates'in kampında kimsenin ölmemesi üzerine üne kavuşur. Savaştan sonra Almanya'ya dönen Pilates Nazi ordularını çalıştırmak istemediği için ailesi ile New York'a kaçar.İlk sörfçüler kıyıya dönmek için dalgaları yakalayan balıkçılar olmuştur. Bu etkili yöntem gün geçtikçe her gün kullanılmaya ve eğlence haline dönüşmeye başlamıştır. Daha sonra tahta üzerinde ve en sonunda ayakta yapılarak evrimsel sürecini tamamlamıştır.Yaş, cinsiyet, ırk ayrımı yapmadan 7'den 70'e herkesin severek oynadığı futbolun tarihi çok eskiye dayanır ve İngilizlere mal edilen spor M.Ö. 2500 yıllarda Çinlilerin askeri idman amacıyla toprağa iki direk dikip topu bu iki direk arasından geçirmeye çalışmasıyla ortaya çıkmıştır. Ayrıca mısır mezar duvarlarında top oynayan insan figürlerine rastlanılmıştır.