Astrolog Gülşan Bircan: “2025 Fragman Asıl Film 2026’da Başlıyor”
Tabii ki yeni seneye dair bir astroloji sohbeti yapacaktım. Yine canım Gülşan Bircan’ı buldum ve bu defa burç burç değil de genel olarak 2025’in temasını anlatmasını istedim. Bircan diyor, önümüzde bizi ekonomik açıdan zorlayacak bir yıl var ve de ekliyor, ayrıca hayatımızdaki insanların da maskeleri düşebilir. Uyanık olalım!
-2025’in ana teması ne?
Ana tema sorumluluk diyebilirim aslında. Bu yıl itibariyle, “Bir şey mi istiyorsun? O zaman git ve al.” diyecek gökyüzü. O adıma cesaretin var mı? Varsa destekliyor. Bu sabah kendi hayatımla ilgili geçmişten bir şeyler düşünürken dedim ki kendime, “Simyacının dediği gibi, 'Bir şeyi çok isteyen değil, gerçekten isteyen yapıyor.' ' Bunu defalarca deneyimledim. Herkesin istediği bir şeyler vardır muhakkak. Evlilik, işini bir noktaya taşımak, ev almak, araba almak... Hayallere değil gerçeklere bakacağız. Biraz sorgulamak gerek, gerçekten istiyor muyum? Belki ben istemiyorumdur da bana dayatılmıştır mesela. Şu an gerçekten ne istiyorsun neye ihtiyacın var? Sadece buna odaklananların kendileriyle tanışacakları bir yıl olacak.
-Bu seneyi bir duygu bir figür olarak özetlersen…
Bu seneye matruşka yılı derdim. İlk olarak kendimizle ilgili bildiğimiz her şeyi unutabiliriz. Öz benlik, kimlik, kim olduğumuz, ne istediğimiz, derinlerde yatan ama çeşitli sebeplerle daha da geri ittiğimiz her şey birer birer dışarı çıkabilir. Bir yandan da tanıdığımız sandığımız insanlarla ilgili hayal kırıklığı gelebilir. Fazla anlam yüklediğimiz, gözümüzde büyüttüğümüz herkes de matruşka misali gittikçe küçülebilir. Yaklaştıkça, açtıkça başka başka yüzlerle karşılaşabiliriz.
-2025’te gökyüzü bizi nelere hazırlıyor?
Ülke ve dünya gündemi açısından yukarıda bir şampiyonlar ligi olduğuna göre aşağıda da önemli değişimler yaşanacaktır. Sadece Türkiye için söylemiyorum bunu ama ülkemizde de önemli gelişmeler olacaktır. Satürn’ün Balık Burcu'nda son kez dolandığı sonbahar aylarında ve tam olarak Koç’a geçtiği Şubat 2026’da bunu daha fazla hissedeceğiz. Biz bu döngüyü en son 90’larda yaşadık. Ben çocuktum hatırlayanlar vardır. Çok kaotik bir dönem başlamıştı ve ekonomik olarak da bir kriz süreci başlamıştı. Dış borcun arttığı IMF’nin sıkça adını duyduğumuz bir dönemdi. Halkta da karışıklık, şiddet olayları çoktu. Katliamlar, suikastler bolca gündemdeydi. İşte bir süredir benzer döngüdeyiz zaten. 95’te aralıkta yaşanan genel seçimlere kadar da sürmüş bu atmosfer. Sonbaharda bir erken seçim gelebilir. Çünkü bir önceki döngüde de benzer olaylar yaşanmış. Bununla beraber ekonomik olarak özellikle temmuz ayına kadar pek keyifli değil. Zaten görüyoruz. Ama Satürn-Neptün kavuşumu belki biraz fiyat artışını kontrol edebilir diye düşünüyorum. Dünyada da daha çok liderleri konuşacağız bu dönem. Yeni partiler, liderler, siyasi arena hareketli yani. Bunun dışında kuraklık başladı zaten bilemiyorum farkında mısınız ama mayıs itibariyle artacak. İliklerimize kadar hissedeceğiz. Bu yüzden daha bilinçli daha tasarruflu ilerlemeliyiz. Bireysel olarak (Satürn Koç bireysel sorumluluk demek) ben ne yapabilirim, diye sormak gerekiyor. Bencilce hareket edenler eldekilerden de olurlar. Bunu da her anlamda söylüyorum.
-Plüton Kova’nın başlangıcı… Bu ne demek?
Plüton, özellikle kolektif bir enerjidir. Ben onu hep kentsel dönüşüm olarak nitelendiririm. Artık işe yaramayan, miadını dolduran tüm yapıları yıkar yenisini inşa eder. Biz zaten 2 yıldır bunu hafiften yaşamaya başladık. Plüton Kova’ya geçmişti ama retrolar falan derken tekrar bir Oğlak Burcu’na dönmüştü. Kova’nın ucundan baktığımız dönem hemen yapay zekâyı konuşmaya başladık mesela. Şimdi de kullanmaya başladık. 20 yıllık bir süreç bu. Bir günde değişmiyor hiçbir şey. Dünya değişiyor. Kova Burcu toplumsal olanla ilgilidir. Ve aynı zamanda bireyselliktir. Eşit hak ve özgürlüklerle ilgilidir. Artık emeğe değil zekâya, pratikliğe, kısa zamanda hızlı çözümler üretenlere odaklanacağız. Blogların yerini vloglar aldı. Çoğu insanın artık bir şeyleri uzun uzun okumaya, detaylara girmeye sabrı yok. Hap bilgi ve hızlı çözüm istiyoruz. Çünkü yeni düzen bu. Teknolojinin gelebileceği noktanın sınırları var mıdır? Nedir inanın ben de bilmiyorum. Aklımıza bile gelmeyecek şeyler oluyor her gün. Ama şunu bilelim ki, Oğlak daha geleneksel olanı temsil ediyordu. Ve artık o dönem bitti. Yeni dünya düzeni bu maalesef. İstesek de istemesek de. Ne kadar çabuk kabullenip, uyum sağlarsak o kadar iyi. Ama bu sizi korkutmasın. Dünyayı robotlar yönetecek falan gibi komplo teorilerine katılmıyorum. Evet öyle görünüyor ama hepsi bir elektrik kesintisine bakar. Sonuçta o teknolojiyi hayal edip, üreten de bir insan. Bilim ve teknoloji alanında çağ atlayacak dünya. Ama bu insanız olmayacak elbette. Yine de o teknolojiyi kullanarak, üreten bilim insanlarına, mühendislerine ve projeleri hayata geçirebilecek insanlar ihtiyacımız olacak. Biz hayatımızı kolaylaştıracak olanlara odaklanalım yeter.
-2026’ya baktın mı?
Aslında 2025 bizi 2026’ya hazırlıyor. Biz bu yıl fragman izleyeceğiz. Asıl film Şubat 2026’da başlayacak. Bu yıl daha önemli. Çünkü 4 önemli gezegen ve ay düğümleri burç değiştiriyor. 2026 yaz aylarında Jüpiter-Satürn üçgeni var mesela. 2026 hem bireysel hem toplumsal ve ekonomik olarak bir şeyleri yeniden inşa etmeyi kolaylaştıracak diye düşünüyorum. Umarım öyle olur. Ancak tutulmalar Kova-Aslan aksına geçecek. Bu da özellikle doğal afetler ve depremler bakımından düşündürücü. Tabii şimdiden kimse korkmasın ama artık bu konuda çok daha ciddi işler yapılması gerekiyor. Plüton Oğlak sürecinde kentsel dönüşüm başladı, şimdi biraz daha hızlanması gerekiyor.
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
