Bize Kendini Anlat, Hayallerindeki İşi Söyleyelim!

Çocukken 'ne olmak istiyorsun' sorusuna müthiş bir kararlılıkla cevap verenler bu testte buluşuyor! :)Yaratıcı biri olduğun oynadığın oyunlardan belli. Oyun oynamak senin için öyle bir tutku ki hayatının merkezinde olan tek şey neredeyse. Kolay mı o kadar şeyi bir düzen içinde tasarlamak? Karakterler, mekan tasarımı, hikâye ve kurgu... Bu unsurları bir araya getirip apayrı dünya yaratmak ancak sana yakışır. Yaptığın işte en iyisini sunmak, en iyiye ulaşmak için zaman zaman detaylarda kaybolup gidiyorsun. Detaylarda kaybolmak kötü bir şey mi? Tabii ki hayır! Bu senin aslında hem işinde hem hayatında estetik kaygıları olan biri olduğunu gösteriyor. Detaylar senin gözünde bir örtüdeki dantelden farksız. Bir işi yaparken ne istediğini, neyi amaçladığını öyle bir planlıyorsun ki sanki rayında hiç takılmadan giden tren gibi her şey kafandaki şemaya göre gidiyor. Şimdi sen çalıştığın yerde son model bilgisayar istersin. Haklısın, çünkü yapacağın tasarım işlerini taş devrinden kalma cihazlar ile yapman mümkün olmazdı sonuçta.Astronot, taykonot, kozmonot, uzay adamı... Ne dersen de bu meslek senin hayallerindeki meslekmiş. Sonu olmayan, yıldızların nokta gibi aydınlattığı karanlık bir boşlukta kim süzülmek istemez ki? Çok ilginç ve güzel bir iş gibi gözükse de aslında oldukça fedakârlık, özveri ve birikim gerektiren bir iş. Hayatının çoğu bölümü, üzerinde bildiğin 'tek hayatın' olduğu yerden apayrı, sevdiklerinden ve dünya ile ilgili her şeyden uzak yaşayarak geçiyor. Dışardan bakıldığında çekici, ilginç bir iş gibi gözükebilir; ancak oldukça cesaret isteyen bir görevdir. Televizyon çekmediğinde 'dur çatıya çıkayım anteni düzelteyim' gibi bir şey değil bu. Ondan binlerce kat daha tehlikeli, 'hayatsızlıktan' bir astronot kaskı uzakta olduğun bir iş. Ancak insanoğlunun içindeki merak duygusunu bastırması için yapamayacağı şey yok. Gerektiğinde bir astronot gibi dünya dışında yaşamayı ve onun zorluklarını göze alacak kadar cesursun.Kimi işler vardır beden gücünü kullanarak yaptığın; kimi işler vardır, mental bir meşguliyet gerektirir, ama öyle bir iş var ki yalnızca damağını ve mideni kullanıyorsun. Gurme... Duyunca bile hoşuna gitti değil mi? Bundan daha kıyak bir meslek var mı? Bedavadan yemek yiyorsun üstüne para veriyorlar. :) İşin şakası, gurme olmak kolay değildir. İnanılmaz birikim ve her türlü tatlara açık olmak gerekir. Yani dünyadaki bütün gastronomiye hakim olmanı gerektirir. Evet, yeri geldiğinde dünyanın başka ucundaki bir yerde kızarmış böcek yerken, başka bir köşesinde ise dünyanın en iyi hamurunu tatma zevkine erişiyorsun. Dünyanın en zevkli mesleğini icra etmek gerçekten güzel olurdu doğrusu.Vohohooo! Namıdiğer CEO... Çok havalısın! :) Görev tanımını tam olarak kimse bilmiyor, fakat bir şirkette en yüksek karar alma ve verme mercii sensin. Düşünsene, koskoca şirketin gidişatı senin iki dudağının arasından dökülecek kelimelere bağlı. Dışardan 'ohh yatarak para kazanıyor' dedirtip, içinde olunca 'nereden girdik bu kanala?' dedirtecek bir iş. Aslında o noktaya erişenler, o seviyeye gelmek için hayatında bir zaman çoğu şeyden feragat etmiş kişiler. Uykusundan, vaktinden hatta belki ailesinden bile... Bu senin aslında fedakâr biri olduğunu gösterir. Ulaşılması zor bir pozisyon mu? Belki imkansız, ama bir gün küçük bir yerde neden olmasın? Sonuçta her şey adım adım başlar. Sen de o kadar para alıyorsun bir zahmet stresine katlanıver! :)Endüstriyel...Tasarım...Mühendis... Duyunca bile bu meslekten olan birine karşı saygı sınırlarımızı aşmamamız gerekir. Aslında hayallerdeki mesleklerden çok, ne istediğini çocukluğunda kafayı koymuş kişilerin mesleği. Yürü be! Ülkenin senin gibilere ihtiyacı var aslında! Üretim, proje tasarımı, planlama, danışmanlık... bütün sorumlulukların hatta kendi sahasının dışında kalan sorumlulukların bile yüklendiği kişidir endüstri mühendisi. Elinde kalem, kağıt olsun hemen bir şeyler karalamaya başlıyorsun istemeden de olsa. Maketler, çeşitli yapıştırıcı maddeler hayatının ayrılmaz bir parçası olacak. Her daim bir proje yetiştirme telaşı da işin cabası. Her mesleğin kendine has zorluları vardır, fakat hem tasarımını yapıp hem sunumunu yapmak işi bütünüyle stresli kılıyor. Vakit her zaman kısıtlı zaten. Kendini hep birtakım şeylere göre planlayıp yaşaman gerekiyor.Ama öyle eski usül podyuma çıkıp 'catwalk' yapmak değil bu. Instagram modelliği. Yani, yeni nesil modellik bu. Öyle pahalı, külfet olacak kameralara elveda. Çıkartıyorsun telefonunu şipşak model oluyorsun. Kötü mü çıktın? Önemli değil! Birkaç filtre ve efekt sayesinde artık on binlerce takipçisi olan bir modelsin. Hayatta rutin bir düzene sahip olmak sana sıkıcı geldiği için bu meslek tam ideallerindeki gibi. Zaman zaman çekimler yoğunlaşıyor, bazen bumbuz havada bile bir tişört bir pantolon dakikalarca durman icap edecek. Senin gibi fotoğraf çeken biri için büyük bir sorun olmazdı herhalde. Eğer iyi bir takipçi sayısına ulaşırsan müthiş paralar kazanırsın. Herkes sana reklam teklifi vermek için can atacak. İşte o zaman mesleğinin zorlukları gözünde bir engel olmaktan çıkacak. Her meslekte olduğu gibi modelliğin de birtakım zorlukları var, formuna, vücuduna, sağlığına ve en önemlisi mental sağlığına dikkat etmen gerekecek. Çünkü her fotoğrafının altında çirkin yorum yapan, seni kıskanan siber zorbalar olacaktır. Meşhur olunca bizi unutma! :)

Bize Kendini Anlat, Hayallerindeki İşi Söyleyelim!

1. Kendini nasıl tanımlıyorsun?

2. Kendin hakkında en sevmediğin şey ne?

3. Yapmaktan en çok hoşlandığın şey?

4. Hayatta hiç haz etmediğin şey ne?

5. En çok ne ile uğraşmak istersin?

6. Sen nasıl bir çalışansın?

7. Nasıl bir çalışma ortamın olsun isterdin?

8. Senin için çalışma hayatında olmazsa olmaz dediğin kıstas nedir?

Oyun Tasarımcısı!

9. Uzay istasyonu görevlisi!

Gurme!

Üst düzey yönetici!

10. Endüstriyel tasarım mühendisi!

Model!

Yorum Yazın