Dizeleriyle Hepimizin Bildiği Destina'ya Hayat Verip 80’lerde Başlayan Krizi Aşan Bir Şair: Lale Müldür
Dizeleriyle Hepimizin Bildiği Destina'ya Hayat Verip 80’lerde Başlayan Krizi Aşan Bir Şair: Lale Müldür
'...Sen öyle umarsız uyusan da bir köşede; işte bu yüzden, sırf bu yüzden işte; yaşamdan çok ölüme yakın olduğun için, seni bu denli yıktıkları için yaşamımın gizini vereceğim sana Destina!' demiş Lâle Müldür, hikâyelere göre havale geçirerek vefat eden bir çocukluk arkadaşı için. 80'li yıllarda Türk şiiri bir başkalaşıma girerken, Lâle Müldür, Gülseli İnal ve Nilgün Marmara gibi birçok güçlü kadın şair de bu değişimin ve dönüşümün içinde ön planda sahne aldı. Bugün hem Türkiye'de hem de dünyada birçok dile çevrilen şiir kitaplarının sahibi olan Lâle Müldür'ü biraz daha yakından tanımak ister misiniz?
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Lale Müldür, 1956 senesinde Aydın'da dünyaya geldi.1967'de Teşvikiye Nilüfer Hatun İlkokulu, 1972'de Amerikan Kız Kolejini, 1975'te Robert Kolej'i bitirdi. Ardından da şiir bursu ile Floransa'ya gitme kararı aldı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Floransa'daki eğitimi hayatı memleket hasretine dayanamayarak Türkiye'ye dönmesiyle sona ererken. Türkiye'de ise ODTÜ Elektonik Mühedisliği bölümünde ve sonrasında ODTÜ Ekonomi bölümüyle devam etti.
Lisans eğitimi sonrası Essex Üniversitesinde edebiyat sosyolojisi üzerine master derecesi 1983'te aldı. İngiltere'den sonra Belçika'ya Université Libre de Bruxelle'e araştırmalar yapmak için gitti. Burada da 1983 yılında Belçikalı ressam Patrick Jacquart Claeys'le evlendi.
1987 yılında ise Belçika'dan temelli olarak Türkiye'ye dönüş yaptı. Edebi hayatına da İstanbul'da devam etti.
İlk şiirlerini ise 1980'de kaleme almaya başladı Lâle Müldür. İlk şiiri "Kadın Portreleri" 1980'de Yeni İnsan dergisinde yayınladı. Ardındanda Yazı, Oluşum, Yeni İnsan, Gösteri, Yazko Edebiyat, Fanatik, Mor Köpük, Bürde, Yönelişler, Defter, Sombahar, Külliye, Şiir Atı, Yedi İklim gibi birçok dergide şiirleri, yazıları yayınlanmaya başladı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Kaleminin başarısı, bütün dünya tarafından kısa sürede duyulmaya başladı. Amerika’da yayımlanan Türk şiiri antolojisinde “80’lerde başlayan şiir krizini aşan bir şair” olarak bahsedildi Müldür'den.
Ardından ödüller gelmeye başladı! UltraZone’da Ultrason adlı şiir kitabıyla 2007 Altın Portakal Şiir Ödülü ve 2019 Antalya Edebiyat Günleri Onur Ödülü (Omsan Şaihin ile) kendisine takdim edildi.
Birçok şiiri ise sık sık duyduğumu şarkılar haline geldi. "Destina" şiirini Yeni Türkü bestelerken, "La Luna" yı ise Serdar Ateşer besteledi.
Şiirlerini sadece Türkiye'de değil farklı ülkeleri sardı demiştik. 1998'te “Water Music” adıyla şiirlerinden hazırlanan bir seçki Dublin'de yayınlandı. Fransız ressam Colette Deblé'nin resimleri üzerine yazdığı şiirleriyse “Yağmur Kızı Böyle Diyor” adıyla Fransızca yayımlandı.
Deniz Enhoş ve Ümit Yaşar Özkan ile birlikte yaptığı bir mükalatta şiir yazımı ve şairliği hakkında şunları söyler:
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Aynı mülakatta kendisine yöneltilen şair olmak isteyen gençlere ne söylemek istersiniz sorusuna ise şu cevabı verir: "İnsan şair olmayı seçmez.. bir düşüştür bu.. Kutsal bir düşüştür aynı zamanda ..Bu düşüşten sonra şair yıkılmaz kendini toparlarsa şair olabilir. Yıkılırsa da kaybedenlerden biri olmaya mahkumdur."
Lâle Müldür'ün şiirlerinde aşk teması göremezsiniz pek. O daha çok 'öteki ben'i anlatır şiirlerinde. Var oluş problemleri, imgeler, soyut bir dünya ve betimlemeler üzerine inşa edilmiştir şiirleri.
“Anne, ben barbar mıyım?” deneme kitabının ismi ise 13.İstanbul Bienali’nin başlığı olarak kullanıldı.
Hâlâ şiirleriyle edebiyatımıza renk veren Lâle Müldür'ün eserlerini merak edersiniz. İşte eserleri!
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın