onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Hayat Simülasyonu: Gerçeklik, Rüya ve Farkındalık Üzerine Derin Bir Bakış

etiket Hayat Simülasyonu: Gerçeklik, Rüya ve Farkındalık Üzerine Derin Bir Bakış

Ünal Güner
10.01.2025 - 07:01 Son Güncelleme: 10.01.2025 - 08:04

Hayatı, duygu ve düşüncelerin holografik olarak yansıtıldığı bir ekran, bir holografik sistem ya da bir 'yaşam simülasyonu' olarak hayal edelim ve bu simülasyon yalnızca fiziksel bir yansıma değil, duygu ve düşüncelerin de bütünüyle yansıdığı bir sistem olsun. Bizler bu simülasyonun içinde olduğumuzun farkına nasıl varabiliriz?

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Uyuduğunu bilmeyen bir kişi, uykudan da uyanamaz.

Uyuduğunu bilmeyen bir kişi, uykudan da uyanamaz.

Bizler gerçekten bu hayatın her şeyinin farkında mıyız, yoksa bir rüyanın ya da bir uykunun içinde mi yaşıyoruz da farkındalığımızla bir 'şuur sıçraması' yaparak uyanabilmek üzere bir durumun mu içindeyiz?

Gördüğünüz bir rüyanın içine gelinse ve size 'Şu anda bir rüyanın içindesiniz, gelin bu rüyadan uyanalım.' denilse, 'Hayır, zaten sizi karşımda görüyorum ve her şey zaten gerçek, ben neyin içinde uyanayım?' diyebilirsiniz. Çünkü kişi, uyanık olduğunu zanneder. Oysa her birimiz, aslında kendimizden yansıyarak yaratılan bir rüyanın içindeyiz. Nasıl ki ruhsal rüya dediğimiz o hâlin içerisinde görülen her şey beynin içinde oluşuyorsa – o gün yaşananlar, hissedilenler, görülenler, istekler ve tüm deneyimler bir mesaj niteliğinde özümüze yansıyorsa – bu fiziksel hayat dediğimiz rüya içinde de aynı şey geçerlidir.

Bu noktada, tıpkı ruhsal rüyada olduğu gibi, bu hayatın da bir rüya olduğunu fark etmek çok önemlidir. Peki, bu farkındalık nasıl mümkün olabilir? Öncelikle, hayatımızdaki olayların bir 'matematiksel düzen' olduğunu fark etmeliyiz. Çocukluğunuzdan itibaren yaşadığınız olaylara dikkat edin. O olayların benzerlerini, farklı görüntülerle de olsa yaşamaya devam ettiğinizi göreceksiniz. Annenizle yaşadığınız bir durumun, ilerleyen yıllarda farklı 'dişi enerji', madde, dünya, para ya da ekonomiyle benzer şekilde tekrarlandığını fark edebilirsiniz. Ya da babanızla ilgili bir durum, gelecekle ilgili planlarınızda, ruhsal tarafınızda ya da manevi enerjilerinizde benzer şekilde karşınıza çıkabilir. Eğer dikkatle bakarsanız, bu döngüleri görebilirsiniz.

Bedeninizdeki organlar dahi bu döngülerin bir parçasıdır. Örneğin, sağ organlarınızda ya da belirli bir elementle ilişkilendirilen bölgelerde, babanızla ilgili konuların tekrarlandığını fark edebilirsiniz. Tıpkı 'Fibonacci dizilimi' gibi, kainatın içinde her şey fraktal bir düzenle tekrar tekrar yenilenir. Bu kodlama, bu sistem, tamamen bir simülasyonun parçasıdır ve bu simülasyon, bizim kendi içimizden yansıyarak oluşur.

Diyebiliriz ki; sen öyle mükemmel bir sistemsin ki, hayat dediğin şey senden yansıyor. Hayatın yönetmeni, yapımcısı ve başrol oyuncusu sensin. Diğer her şey ise belki de figüranlardan ibaret. Ancak bu roller, senin ifadelerin, hallerin, duyguların ve düşüncelerinle senden yaratılır ve sen eğer bu sahnenin tamamen kendinden yansıdığını fark edemezsen, çektiğin filmin içinde bir figüran gibi oynamaya devam edersin. Bu filmin yazarı, yönetmeni ve yapımcısının sen olduğunu fark ettiğin anda ise uyanış, farkındalık başlar. O zaman, hangi duygu ve düşünceyle neyi yarattığını, hangi olayları hayatına çektiğini ve bu rüya dediğin hâl içinde nasıl bir gerçeklik oluşturduğunu görebilirsin.

Kendi kaynağınız, kendinizden bir hayat yansıtarak bir simülasyon yaratır ve siz kendi merkezinize gelip, bu merkezden hayatınızı izleyebildiğinizde, uyanış başlar.

Kendi kaynağınız, kendinizden bir hayat yansıtarak bir simülasyon yaratır ve siz kendi merkezinize gelip, bu merkezden hayatınızı izleyebildiğinizde, uyanış başlar.

Dışarısı sizi yönlendirmez, sizin dışarıya verdiğiniz yetkiyle hareket eder. Dışarısı sizi yönlendirmesi siz dışarının sizi yönlendirmesine izin vermiş olursunuz. Rahatsızlık, sorun, hastalık gibi görüp kaçtığınız her şey de aslında mükemmel bir matematikle işleyen simülasyonun bir parçasıdır ve insan dediğimiz bu bedensel yapının ise inanılmaz yetenekleri ve özellikleri vardır.

Duygusal zeka, düşüncelerimiz, algılarımız ve bedensel yeteneklerimiz, bu madde dünyasında katman katman hakimiyet kurmamıza olanak tanır. Her birimiz, bu dünyada herhangi bir kişinin yaptığı her şeyi her birimizin yapabilecek yetenek ve gücü vardır. Bazı insanlar bu yeteneklerini geliştirirken, bazıları onları köreltir. Sistem, her birimize aynı enerjiyi, aynı fırsatı ve aynı yetkiyi sunar  fakat bunları kullanıp kullanmama özgürlüğü de bize sunulmuş bir şeydir.

Önemli olan nokta şudur ki hayatımızın ve yaşadıklarımızın sebebinin kendimizden kaynaklandığının farkına varmak, uyanmak durumundayız. Bu farkındalığa ulaşamayanlar, hayat çarkının içinde dışarıyı suçlayarak yaşamaya devam edebilirler. Oysa dışarıda gördüğümüz her şey, bizim iç dünyamızın bir yansımasıdır. Dışarıdaki dalgalanmalara korku ve endişeyle katılırsak, bu duygular hayatımıza yansır. Örneğin, 'Ekonomi ne olacak?' ya da 'Ülkenin durumu ne olacak?' gibi kaygıların tam tersine çözüme odaklandığımızda, çıkmazda zannedilen bir durumda dahi çözümün kendimizde olduğunun şuuruyla hareket ettiğimizde, her türlü yaratımı yapacak yetenekte olduğumuzu bildiğimizde kendi hayatımızı dönüştürebilme, ve anbean uyanış basamaklarını çıkabilme yetkisine sahibiz.

İsteyen fark eder, uyanma yolunda, uyanış basamaklarında kat kat çıkar. Uyanış, tek bir kapı değil, iç içe idrâk kapılarından oluşmaktadır.

Karar verelim, ilerleyelim. Kapıları açalım.

Sevgilerimle

Instagram

X

YouTube

Facebook

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
1
1
1
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam