İlk Travel Blogger O Olabilir: Marco Polo’nun Efsanevi Rotaları ve Notları
Bugün Instagram story’lerine “wanderlust”, “explorer vibes”, “Kâşif ruhlu ruh eşimle Çin’deyiz” gibi şeyler yazıyoruz ya…
İşte o ruhun atası, orijinal versiyonu, Marco Polo olabilir.
13. yüzyılda, henüz pasaport icat edilmemişken, dünya haritası hâlâ “burada ejderhalar var” yazılarıyla doluyken…
Marco, Venedik’ten yola çıkıp Asya’nın en derinlerine kadar yürüdü, bindi, yüzdü, geçti. Yetmedi, gördüklerini yazdı. “#TravelNotlarım” diye değil tabii ama o zamanın şartlarında ne mümkünse yaptı.
Şimdi koltuğuna kurul, çünkü bu içerikte Marco Polo’nun efsanevi maceralarını, hangi ülkeleri gezdiğini, neler yaşadığını, kimlerle takıldığını ve daha fazlasını anlatıyoruz.
Venedik’te başlayan bir macera
1254 yılında Venedik’te doğan Marco Polo, bir tüccar ailesinin çocuğuydu. Babası ve amcası, o daha doğmadan önce ticaret için Asya’ya gitmişti. Yıllar sonra döndüklerinde Marco 17 yaşındaydı ve “ben de geliyorum!” dedi.
Hedef: Çin.
Amaç: Kubilay Han’ın sarayına ulaşmak.
Yolculuk süresi: Sadece gidiş… 3.5 yıl!
Toplam süre: 24 yıl.
Venedik’ten Çin’e: Hangi ülkeleri gezdi?
Marco Polo’nun rotası, bir #Backpacker’ın hayat boyu bitiremeyeceği kadar genişti:
• İtalya (Venedik)
• İsrail (Akka Limanı)
• Türkiye (Anadolu’dan geçti!)
• İran (Tabriz, Yezd, Kirman)
• Afganistan & Tacikistan (Pamir Dağları)
• Özbekistan (Buhara, Semerkand)
• Çin (Pekin, Shangdu, Hangzhou, Yangzhou)
• Hindistan & Sri Lanka (Dönüş yolunda)
• Endonezya & Sumatra (Yine dönüşte)
Bugünün gezgini bu kadar ülkeyi Google Maps’e sığdıramaz!
Gördükleri karşısında şok oldu!
Moğol İmparatorluğu’nun Etkileyici Düzeninden çok etkilendi.
Marco, Moğol İmparatorluğu’nun posta sistemi, kervansaraylar, vergilendirme ve yönetim biçimi karşısında hayran kaldı. Her 40 kilometrede bir posta istasyonu vardı ve haberler atlı ulaklarla çok hızlı ulaştırılıyordu.
Marco Polo, Çin’de gördükleri karşısında büyük bir kültür şoku yaşadı:
• Kağıt para kullanılıyor!
• Şehirlerde kanallar ve kanal taşımacılığı var.
• Barut, porselen, ipek, büyük şehir planlamaları…
• Devlet yönetimi dakik, posta sistemi aşırı organize.
Kubilay Han’ın güveni:
Kubilay Han, Marco Polo’ya büyük güven duymaya başladı. Onu çeşitli görevlere gönderdi; örneğin Çin’in güneyine, bugünkü Vietnam ve Myanmar sınırlarına kadar diplomatik ziyaretler yaptı. Çin’i adım adım gezdi ve gözlemlerini kaydetti.
Kağıt para şoku:
Çin’de gördüğü en çarpıcı şeylerden biri kağıt paraydı. Oysa Avrupa’da hâlâ altın ve gümüş sikkeler kullanılıyordu. Marco Polo, bu sistemi kitabında detaylıca anlattı ve Avrupa’da kağıt paranın yayılmasına ilham verdi.
Marco Polo, 1292’de Kubilay Han’ın isteğiyle, bir Moğol prensesini deniz yoluyla İran’a götüren heyete katıldı. Bu dönüş yolu, bugün:
• Çin kıyılarından çıkarak
• Sumatra, Sri Lanka,
• Hindistan (Coromandel ve Malabar kıyıları),
• İran üzerinden tekrar Anadolu’ya ve en sonunda Venedik’e kadar uzandı.
Yaklaşık 2 yıl süren deniz yolculuğunun ardından, 1295’te Venedik’e döndü. Ancak kimse onun anlattıklarına inanmadı! Giyimi, davranışları, yanında getirdiği eşyalar onu adeta başka bir dünyadan biri gibi gösteriyordu.
Yolculukta yaşanan ilginç olaylar da şunlardı:
Taklamakan ve Gobi Çölleri’nde susuzlukla mücadele etti.
• Pamir Dağları’nda donmaktan zor kurtuldular.
• Deniz dönüşünde, taşıdıkları Moğol prensesiyle birlikte Hint Okyanusu’nda korsanlarla karşılaştılar.
Kitap gibi adam: Gerçekten kitap gibi
1298’de Venedik-Ceneviz savaşı sırasında esir düştü. Hücre arkadaşı bir yazar olan Rustichello da Pisa’ya maceralarını anlattı ve bu kitap ortaya çıktı:
“Il Milione” ya da bizde bilinen adıyla: Marco Polo’nun Seyahatleri
Kitap, Avrupa’da adeta bomba etkisi yarattı. Çünkü ilk kez bir Batılı, Çin’in ve Asya’nın iç yüzünü bu kadar detaylı anlatıyordu. Hatta pek çok kişi, kitabın “abartı” olduğunu düşündü.
Kitap öyle ses getirdi ki, Kristof Kolomb bile yıllar sonra seyahate çıkarken yanında taşıdı.
Marco Polo, döndükten sonra Venedik’te varlıklı bir tüccar olarak hayatına devam etti. Evlendi, çocukları oldu. Ancak bir daha doğuya gitmedi.
1324 yılında, 69 yaşında Venedik’te hayata gözlerini yumdu. Ölmeden önce, çevresindeki insanlar kitapta anlattıklarının ne kadarının doğru olduğunu sorduğunda, şu ünlü cevabı verdi:
“Ben gördüklerimin ancak yarısını anlattım.”
Bugün bir Instagram influencer’ı böyle bir laf etse linç yer. Ama Marco Polo söyleyince, tarih yazdı.
Eğer Marco Polo bugün yaşasaydı…
TikTok’ta “13. yüzyılda Çin sokak lezzetleri” videosu atıyor olurdu.
YouTube’da “24 Yıl Asya’da Yaşadım, Neler Değişti?” içeriği patlardı.
Muhtemelen Airbnb’yle “Yuan Hanedanı Sarayında 1 Gece” deneyimi satıyor olurdu.
İlk travel blogger mıydı, bilmiyoruz. Ama kesin olan şu: Marco Polo, sadece dünyayı değil, dünya algımızı değiştirdi.
Venedik’e giderseniz Marco Polo’nun evini muhakkak ziyaret edin.
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Video
Test
Gündem
Magazin
Video
Test
