onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
İnternet ve Sosyal Medya Çağında Kitap Okuma: Modern Dünyada Kitapların Yeri Nerede?

etiket İnternet ve Sosyal Medya Çağında Kitap Okuma: Modern Dünyada Kitapların Yeri Nerede?

Merve Aydın
30.01.2025 - 21:25

İnsan, bilgiye ulaştıkça daha bilinçli olacağını sanır. Oysa modern çağ, bilgiyi sonsuz bir akışa çevirerek onu içselleştirme şansımızı elimizden aldı. Artık yalnızca “biliyoruz” ama derinlemesine kavrayamıyoruz. Sosyal medya, bilginin tüketilme hızını artırırken, kitapların gerektirdiği sabrı unutturuyor. Sayfalara dalmak, düşünmek ve anlamak bir yük gibi algılanıyor. Peki, kitaplar bu hız çağında nasıl bir anlam taşıyor?

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Oysa kitap okumak, sadece bilgi edinmek değil, zihni şekillendiren bir süreçtir.

Oysa kitap okumak, sadece bilgi edinmek değil, zihni şekillendiren bir süreçtir.

Sayfalarda ilerlerken düşünceler netleşir, dünya daha derin bir anlam kazanır. Fakat modern insan, dikkati parçalanmış bir zihinle, bir kitabın içinde kaybolma cesaretini kaybetti. Bunun sonuçları ne olacak? Bilgi bombardımanına maruz kalan insan, kitapların sunduğu içsel derinliği tamamen terk mi edecek?

Hugh Howey’in Wool Serisi Silo, bilginin kontrol altında tutulduğu bir distopyada, hakikati arayan insanın mücadelesini anlatıyor. Günümüz dünyasını sorgulamak isteyenler için çarpıcı bir başlangıç olabilir.

Modern insan, bilgiye ulaşmanın değerini abarttı ama onu işleyebilme becerisini kaybetti. Artık düşüncelerin bile “hızlı” olması gerekiyor. Kimse uzun metinler okumak istemiyor, derinlik rahatsız edici geliyor. Kitapların sessizliği, sosyal medyanın gürültüsü içinde kayboluyor. Ancak kitap, sadece bir hikâye anlatmaz; insanın kendi düşüncelerine zaman tanımasını sağlar.

Bilimkurgu, bu yüzeyselliğe karşı bir başkaldırıdır. Geleceği tahmin etmekle kalmaz, bugünü de sorgular. Ray Bradbury’nin Melankolinin İlacı, zihnimizin sürekli bir uyaran bombardımanına maruz kalmasını ve gitgide yüzeyselleşmesini ele alıyor. Bilginin hızla tüketildiği çağda, kitapların hâlâ neden önemli olduğunu görmek isteyenler için kaçırılmaması gereken bir eser.

Hızla tüketilen dünya ve kitapların yavaşlığı

Hızla tüketilen dünya ve kitapların yavaşlığı

Teknoloji insanı şekillendirir, alışkanlıklarını dönüştürür, hatta ruhunu yeniden inşa eder. Kitapların yavaşlığı, bu çağın hızına ters düşüyor gibi görünse de aslında insanın özüne dönüşüdür. Çünkü kitap, insanı sadece bilgilendirmek için değil, dönüştürmek için vardır. Bir kitabın sayfalarını çevirirken yalnızca bir hikâyeye değil, kendi iç dünyamıza da açılırız.

Ancak modern insanın temel korkularından biri de budur: Kendi sesini duymak. Kitap tam da bu yüzden zor gelir. Fakat bir hikâyeye kendini kaptırmak, sosyal medyanın parçalanmış dikkatinden kaçmanın en güçlü yoludur. Hiromi Kawakami’nin Tokyo’da Tuhaf Bir Hava kitabı, modern dünyada kaybolanların ve içsel yolculuğa çıkanların hikâyesini anlatıyor. Hayatın karmaşası içinde kendine bir an yaratmak isteyenler için mükemmel bir fırsat.

Bir hikâye, bir kaçış

Bir hikâye, bir kaçış

Dijital çağın hızı içinde bir hikâyeye inanmak ve onun içinde kaybolmak, neredeyse imkânsız hale geldi. Kitap okumak bir tür yalnızlıktır ama bu yalnızlık asla boşluk hissi yaratmaz. Tam tersine, insanın kendisiyle baş başa kalmasına izin verir.

Hızlı tüketim alışkanlığına kapılan zihinler, derin düşüncelerden kaçınır. Ancak kitap, insanı yüzleşmeye zorlar. Hernan Diaz’ın Güven adlı kitabı, sadece bir hikâye anlatmaz; anlatının doğasını sorgular. Zihnin hızdan yorulduğu bu çağda, bir kitabın içinde yavaşlamak özgürleşmek demektir.

Kitaplar: geçmiş ve geleceğe açılan kapılar

Kitaplar: geçmiş ve geleceğe açılan kapılar

Kitaplar, yalnızca hikâye anlatan nesneler değil; insanlığın düşünsel mirasıdır. Modern çağ ne kadar hızlansa da bir kitabın sayfaları arasında zaman hâlâ durur. Kitap okumak, sosyal medyanın sunduğu anlık tatminin aksine, kalıcı bir dönüşüm sunar.

Düşünmeye ve sorgulamaya cesaret edenler için Emma Cline’ın Kızlar kitabı, kadınlık, aidiyet ve bireysel özgürlüğü sorgulayan etkileyici bir roman. Bir kitabın içinde kaybolmanın ne demek olduğunu yeniden hatırlamak isteyenler için güçlü bir öneri.

Kitaplar modern dünyada hızla tüketilen her şeyin aksine, insanı durmaya ve düşünmeye davet eder. Sosyal medyanın sunduğu anlık dopamin patlamalarının aksine, bir kitabın içinde derinleşmek, insanın kendisini yeniden inşa etme sürecidir. Ve asıl soru şudur: Anlık olanın peşinde mi koşacağız, yoksa zamana direnenin mi?

Instagram

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam