Kara Kış Dizisine İlham Oldu: Savcı İzzet Çakal'ın Erzincan Depremi'nde Yaptıklarıyla Unutulmaz Olma Hikayesi
Yaklaşık 40 bin vatandaşımızın hayatını kaybettiği 1939 Erzincan Depremi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerden biriydi. 26 Aralık 1939'da gerçekleşen bu büyük deprem Erzincan’ı neredeyse tamamen yok etmişti. Bu felaketin ardından yaşanan zorluklar ve mücadele, bazı kahramanlık hikayelerini de beraberinde getirdi.
O dönem Erzincan'da görev yapan Savcı İzzet Çakal, bu felaketin ardından gösterdiği cesaret ve fedakarlıkla önemli bir figür haline gelmişti. Hikayesiyle TRT'nin Tabii platformuna yapılacak Kara Kış dizisine ilham olan savcı, sergilediği liderlik ve cesaretle hem Erzincan halkının hem de tüm Türkiye'nin kalbinde ve tarihinde bir iz bırakmıştı.
Savcı İzzet Çakal'ın Erzincan Depremi'nde gösterdiği cesaret ve fedakarlık örneği hikayesine gelin birlikte tanık olalım...
Türkiye coğrafyasının bir gerçeği olan deprem, tarih boyunca binlerce vatandaşımızın hayatını kaybetmesine yol açan bir felakete dönüştü.

Çok değil iki yıl önce gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde on binlerce canımızı kaybetmiştik. 11 ilin etkilendiği felaketin izleri hala sürüyor.
Tarih boyunca karşılaştığımız ve bir felakete dönüşen afetin en büyük örneklerinden biri de 1939'da Erzincan'da yaşanmıştı. Yaklaşık 40 bin vatandaşımızın hayatını kaybettiği depremde, Erzincan neredeyse tamamen yıkılmıştı.
1939 Erzincan Depremi, TRT'nin Tabii platformunda Kara Kış adlı dizide işlenecek.

Murat Yıldırım ve Hande Doğandemir'in başrollerini paylaşacağı dizinin çekimlerine başlandı. Dizide Murat Yıldırım, deprem sonrası gösterdiği cesaret ve fedakarlıkla önemli bir figür haline gelen Savcı İzzet Çakal'a hayat verecek.
Hikayesiyle diziye ilham kaynağı olmasının ardından Savcı İzzet Çakal kimdir sorusu ve hikayesi araştırılmaya başlandı.
Savcı İzzet Çakal, Erzincan Depremi'nin ardından sergilediği liderlik ve cesaretle tüm Türkiye için unutulmaz bir iz bıraktı.

Erzincan'ın neredeyse nüfusunun yarısını kaybettiği depremde büyük bir yıkım gerçekleşmişti ve insanlar enkaz altında kalmıştı. O dönemde, henüz devletin resmi ekiplerinin olay yerine ulaşması zaman aldığından, bölgeye en yakın devlet yetkililerinden biri olan İzzet Çakal, kendi başına organize bir yardım hareketi başlatmıştı.
Savcı İzzet Çakal Erzincan Depremi'nde yerel halkla birlikte hareket ederek enkaz altındaki insanların kurtarılması için büyük çaba harcamıştı.

İzzet Çakal, önce güvenli alanlar oluşturup sonra da yaralıları çıkarıp ilk müdahaleleri yapabilmek için sağlık ekiplerini organize etmişti. Yardım ekiplerinin bölgeye gelmesinden önce, kendi başına felaketten etkilenen insanlara yardım ulaştırılmasına yardım etmesi, moral olarak çökmüş durumdaki halkı motive ederek yardıma teşvik etmesi takdir toplamıştı.
1939 Erzincan Depremi'nde Savcı İzzet Çakal ne yapmıştı?

Tüm bunların yanında hem mesleği hem de insanlar için büyük bir riski göze alarak yaptığı asıl şey, mahkumların bir günlüğüne salınmasıydı. İzzet Çakal, sergilediği kahramanlık ve liderliğin yanı sıra, özellikle mahkumların depreme yardım etmesi için cezaevinden bir günlüğüne salıverilmesi olayıyla tarihe adını yazdırmıştı.
Neredeyse tamamı yerle bir olan Erzincan'da, enkaz altındaki vatandaşların kurtarılması çalışmalarına katılmaları amacıyla salıverilen mahkumlar, enkaz altındaki insanlar için kazı çalışmaları yaptılar, hayatta kalanları çıkarmak için gerekli ekipmanlarla yardımcı oldular ve enkazın altındaki cesetleri çıkardılar. Aynı zamanda, yiyecek ve su temin etmek, yaralılara ilk yardım uygulamak gibi çeşitli yardım faaliyetlerine katıldılar. Yardımlarının ardından bir tanesi bile kaçmadan cezaevine geri döndüler. Depremde bir günlüğüne salıverilen mahkumlar, 1940 yılında çıkarılan özel bir yasayla serbest bırakıldılar.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
tabi o yıllarda başta akp olmadığı için zelzelede sorumluluk alan savcılarımız varmış.. bu yıllarda askeri bile çıkarmadılar kışladan..
Savcı Yusuf İzzet Akçal! Çakal değil! Ne biçim içerik hazırlıyorsunuz ayıp yahu!!