Bence model bir bütünlüğü olan dışa açık büyüme modelidir. Türkiye’nin krizi derinleşecek. Hükümet çok fazla model sözü etti 2021’de. Toplumu ileri götürecek bütünlüklü bir yapı olması gerekiyor modelin. Burada bir model yok. Kur garantili mevduat hesabı oluştu. İnsanlara dolarını getir Türk Lirası’na çevir ben de kur garantisi veriyorum, diyor. Bu model dolarizasyonu teşvik eden bir yapı. Bu anlayışla kalıcı yatırımların yapılması mümkün değil.
Başarılı olma ihtimali var mı bu modelin?
Sadece döviz kurunu belirlemeye dayalı bir model olmaz, bu bir anlayıştır. Şu anda dışa açık bir büyüme modeli uygulanmalı. İhracatı artırıp ithalatı finanse eder hale getirecek bir model. Ancak ne Eximbank kaynakları böyle bir ihracatı geliştiren yapıda ne de bankalar. Kamu bankalarında kredi vermeyi azalttı. Özel sektörde yüzde 25 onlar da kısıtlı kredi kullandırıyor. Çünkü hükümet bu kredilerin döviz alımında kullanıldığını varsayıyor. Model olacaksa eğitimden, sağlıktan adalete hukukta hepsi bir bütün olarak değişmeli.
Üstelik ithalat yeniden artmaya başladı...
Türkiye’nin ihracat yapısının da değişmesi şart. 225 milyar dolar başarı sayılabilir ama 270 milyar dolar ithalat var. Teknoloji ihracatı yüzde 2.7’ye düştü. Oysa 15’e çıkarmak lazım. Kalite artmazsa dünyada rekabet şansı artmaz. Enflasyonist baskı yaratır. Başarı için döviz kazandırıcı hizmetler geliştirilmeli. Dövizde talebi kısarak “döviz alma imkânı bırakmayayım kur da düşer” mantığı doğru mantık değil. Kur, piyasada arz ve talebe göre belirlenir.
Yorum Yazın