Görsel:NTV
Ben de hep otoparkta karşılaştığımızda onlara şahit oldukça dünyada iyiliğin devam edeceğine dair umudumu tazeliyordum. Kuzucuk her yere onlarla gidiyordu. Oğlanların “Ablamız” dediği bu Uygur güzeli, o kara yangın gecesine kadar onlarla güvende olacaktı. Bilinmeyen bir iyilik takvimi işlerken zamanın kahrından inceldiği o geceyi kim tahmin edebilirdi ki? Bugün duydum ki Kuzucuk okul grubuna resimler atmış ve tatile geldiklerini söylemiş. Sena ona güvende olmayı, bir ana kucağını verdi hep. Biz şahidiz. Hep saçlarını taradı ve hep sevdi.
Sena da eşi de kim bilir kaç çıkış yolu aradılar? Çok kişiyi aramışlar, yardım istemişler. Son ana kadar çocuklarıyla birlikte hayatta kalma haklarını kullanmaya çalışmışlar. Yangına dair önlemlerin asla alınmadığı ve zorunlu ekipmanların erişilmez olmasıyla yaşanan çaresizliği günlerdir ne aklıma, ne kalbime, ne zihnime, ne de bedenimde herhangi bir yere koyamıyorum. İhmallerin, usulsüzlüğün açtığı yaraların kapanmaz yaralar olduğunu, kanaya kanaya bir kez daha izledik. Sena ve Bilal’in kuzucukları için sadece dua edebildiğimiz anlar, alev almış bir yelkovanla yarıştı. Ve her şey için artık çok geçti. O otelde, katliamdan farkı olmayan bu kıyımın hesabını verecekler. Herkes bunun takipçisi olacak. Gültekin ailesinin bulunduğu yer camın önüymüş. Hepsi belli ki hava almaya ve belki fark edilmeye muhtaçlardı. İnsan fark edilmezse ölen tek canlıdır.
Fark edilmek için insan olduğunuzun görülmesi mühimdir. İnsan olduğunuzu görenlerin insana insanca muamele edeceğini varsayarız. Fark edilmemek insanı öfkelendirir. Şu an hepimiz bu koca yasla ne yapacağımızı bilemiyoruz ve insan gibi muamele görmeyi, güvende olmayı hak ediyoruz. Kim sebep oldu, kim ihmalciydi, kim kime ne dedi, niye dedi... Bize ne bundan, bana ne. Bu ülke kendi kuzucuklarını da, misafir kuzucuklarını da koruyacak güçtedir. Psikolojik destek gereken her durumda elimizden geleni elbette biz de yapacağız. Ancak işleyen bir hukuku görmeye ve biraz olsun sinir sistemimizin soğumaya ihtiyacı var. Bu da gerekli ve sağlam bir takiple, hak edenlerin cezalandırılmasıyla olur.
Ben bu kadarını biliyorsam, ülkemdeki hissedebilen ve acı çeken bütün insanlar da biliyor eminim.
Boş vermek, unutmak geçmişi yük, şimdiyi yapay, geleceği korkulu yapar. Hepimiz acı karşısında eşitiz. Canımız acırken bu defa kendimizi uyuşturmak yerine gerçeğe bakar olmaya gönüllü olabilir miyiz? Kendimizi uyuşturduğumuz ve duyarlılığı hazlarla takas ettiğimiz günlerden ne kazandık? Elbette ölüm var ve dilerim ölüm bizi canlıyken bulur.
X
Instagram
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio