Görüş Bildir
Haberler
Nasıl Oluyor da Bazılarımız Yazın Denize Girerken Bile Üşürken Bazılarımız Kışın Buzlu Sularda Yüzebiliyor?

Nasıl Oluyor da Bazılarımız Yazın Denize Girerken Bile Üşürken Bazılarımız Kışın Buzlu Sularda Yüzebiliyor?

Merve Ersoy
21.03.2021 - 08:00

Kimi insanlar için soğuk fikri bile dayanılmazken kimisi soğuğa karşı aşırı dayanıklı olabiliyor. Ama bu nasıl oluyor?

Kaynak

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Pek çoğumuz içinde bulunduğumuz coğrafyanın da etkisiyle daha çok sıcağı seviyoruz.

Pek çoğumuz içinde bulunduğumuz coğrafyanın da etkisiyle daha çok sıcağı seviyoruz.
www.gelgez.net

Evet, bir kısmımız kışçı ama bizler kış aylarında kat kat giyinerek yine bir şekilde soğuktan koruyoruz kendimizi.

Ama nasıl oluyor da bazı insanlar buzların içinde yüzebilecek kadar soğuğa dayanıklı olabiliyor?

Ama nasıl oluyor da bazı insanlar buzların içinde yüzebilecek kadar soğuğa dayanıklı olabiliyor?

Atalarımızın 50 bin yıl önce Afrika'dan çıkıp kuzeye doğru Avrupa'ya göç etmesiyle meydana gelen gen mutasyonu bunun ilk sebebi.

Atalarımızın 50 bin yıl önce Afrika'dan çıkıp kuzeye doğru Avrupa'ya göç etmesiyle meydana gelen gen mutasyonu bunun ilk sebebi.

Ayrıca yağ tabakasının kalınlığına ve beden ölçüsüne bağlı olarak da soğuğa dayanıklılık kişiden kişiye değişiyor.

Ayrıca yağ tabakasının kalınlığına ve beden ölçüsüne bağlı olarak da soğuğa dayanıklılık kişiden kişiye değişiyor.

Kaslarımızdaki liflerde alfa-aktinin-3 proteini bulunuyor ve hız geni olarak da adlandırılan bu protein ani enerji yaratılması ve performans sonrası kasların daha kısa sürede dinlenmesini sağlıyor.

Kaslarımızdaki liflerde alfa-aktinin-3 proteini bulunuyor ve hız geni olarak da adlandırılan bu protein ani enerji yaratılması ve performans sonrası kasların daha kısa sürede dinlenmesini sağlıyor.

Ancak her 5 kişiden 1'inde bu protein yok.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Vücudumuzdaki tüm kaslar yavaş ve hızlı seğiren kas lifleri olarak iki ayrı gruptan oluşuyor. Bunların oranı da kişiden kişiye ve kastan kasa değişiklik gösteriyor.

Vücudumuzdaki tüm kaslar yavaş ve hızlı seğiren kas lifleri olarak iki ayrı gruptan oluşuyor. Bunların oranı da kişiden kişiye ve kastan kasa değişiklik gösteriyor.

Yavaş seğirmeli kas lifleri aerobik yavaş hareketleri, vücudun ve başın dik durmasını, çenenin kapalı kalmasını sağlıyor. (Yürüme ve koşma gibi eylemlerde bu kaslardan yararlanılır)

Hızlı seğirmeli kas lifleri ise oksijensiz çalışır, hızlı kasılma ama çabuk yorulma söz konusudur. (Kaldırma, zıplama, atlama gibi ani hareketlerde bu kaslar devreye girer)

Alfa-aktinin-3 proteini de yalnızca bu hızlı seğirmeli kas liflerinde bulunur.

Alfa-aktinin-3 proteini de yalnızca bu hızlı seğirmeli kas liflerinde bulunur.

Amerikan futbolu, hokey oyuncusu gibi güç gerektiren sporları yapan sporcuların vücudundaki kasların % 80'inin hızlı seğirmeli kas liflerinden; maraton koşucusu gibi dayanıklılık gerektiren sporları yapan sporcuların kaslarının % 80'inin yavaş seğirmeli kaslardan oluştuğu uzmanlar tarafından belirtiliyor. 

Bu kasların çoğu insandaki oranı 50-50 ve doğuştan belirlenmiş durumda. Ayrıca bu lifler vücudun sıcak tutulmasında da önemli rol oynuyor.

Bu kasların çoğu insandaki oranı 50-50 ve doğuştan belirlenmiş durumda. Ayrıca bu lifler vücudun sıcak tutulmasında da önemli rol oynuyor.

Örneğin soğukta, hızlı seğirmeli kas lifleri art arda ve hızla kasılır; soğukta titremenin nedeni budur. __Yavaş seğirmeli kas lifleri ise daha az yoğunluklu ama sürekli bir işleyiş halindedir ve etkin ısı oluşumu sağlar.

Alfa-aktinin-3 proteiniyle ilgili gende meydana gelen mutasyon nedeniyle, 50 bin yıl önce Afrika'dan Avrupa'ya göç eden atalarımızda bu protein kayba uğradı.

Alfa-aktinin-3 proteiniyle ilgili gende meydana gelen mutasyon nedeniyle, 50 bin yıl önce Afrika'dan Avrupa'ya göç eden atalarımızda bu protein kayba uğradı.

Muhtemelen bu mutasyon sayesinde de Avrupa'ya göç eden insanlar vücut ısılarını, fazla enerji harcayan titreme yoluyla değil de yavaş seğirmeli kas liflerinin daha az yoğunluklu ve sürekli işleyişi yoluyla korudukları için soğuk iklime daha dayanıklı hale geldi.

Kısacası alfa-aktinin-3 proteinine sahip olmayan insanlar vücut ısısı ve enerji korumada daha etkin oldukları için soğuk iklime de daha dayanıklılar.

Kısacası alfa-aktinin-3 proteinine sahip olmayan insanlar vücut ısısı ve enerji korumada daha etkin oldukları için soğuk iklime de daha dayanıklılar.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Soğuğa dayanıklılık konusundaki diğer genetik etken de vücudumuzdaki yağlar. Bunlar beyaz ve kahverengi yağlar olarak yine ikiye ayrılıyor.

Soğuğa dayanıklılık konusundaki diğer genetik etken de vücudumuzdaki yağlar. Bunlar beyaz ve kahverengi yağlar olarak yine ikiye ayrılıyor.

Kahverengi yağ, tıpkı yavaş seğirmeli kas lifleri gibi, titremeye gerek kalmadan vücudu ısıtıyor. Dolayısıyla vücudunuzdaki eğer kahverengi yağlar daha fazlaysa soğuğa daha dayanıklı olduğunuz söylenebilir.

Kısacası, bazı insanların diğerlerine oranla soğuğa daha fazla dayanıklı olmasının altında yatan tek neden genetik faktörler denilebilir.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
19
4
3
1
1
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın