Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
34 Adımda Ruhun Bedenden Ayrılma Olayı: Astral Seyahat
Astral seyahat birçoklarının kafasını daima meşgul etmiştir. İnsanların mistik öğretilere olan ilgisi bu konunun her daim canlı kalmasını sağlıyor.
Not: Bu içerik tamamen mistik konular baz alınarak hazırlanmıştır.
1. Bilinçaltı, günlük hayatta karşımıza çıkan en ufak detayları dahi kaydeder biz farkında olmadan.
Sonra bu detayları ‘rüya’ denilen gizemli dünyada önümüze sunar birer birer.
2. Rüya; bilinçaltımızın günlük hayatımızda karşılaştığımız olay ve kişileri farklı şekillerde ve daha yoğun bir biçimde yeniden canlandırmasıdır.
3. Uykunun REM evresi ise bizler için sınırların kalktığı, zaman ve mekan algısının yok olduğu en ilginç evredir.
Uyku esnasında yavaşlayan beyin fonksiyonları bu evrede hızlanır ve bizler rüya alemine dalarız. Normalde bu süre çok kısa olmasına rağmen beyin o kadar hızlı çalışır ki biz uzun süredir rüya görüyormuş hissine kapılırız.
4. Rüyada, bilinçaltımızın canlandırdığı olaylar üzerinde çoğumuz etki sahibi olmaktan ziyade izleyici konumundayızdır.
Rüya görürüz, uyanırız, çoğu zaman hatırlayamayız dahi.
5. Lucid Dreaming ise sizleri rüyanızın başrolü haline getirir.
Lucid Dreaming sayesinde uyku sırasında uykuda olduğunuzun bilincinde olmanın mümkün olduğunu ve rüyanızı kontrol edebilme durumunu gerçekleştirebileceğinizi bir önceki içerikte anlatmıştık.
İlgili içerik için : 24 Adımda Rüyanızı Kontrol Edebilmenin Yöntemi ve Gizemleri
6. Astral seyahat için de Lucid Dream'in bir tık üstü diyebiliriz.
Olaylar burada hem karmaşıklaşıyor hem de biraz daha mistik bir hal alıyor. İşin içine başka bedenler, gümüş kordonlar, ruhlar alemi dahil oluyor. (İşlerin mistik (!) bir hal alacağını söylemiştim.)
7. Astral Beden
İnsan bilinci, fizikî bedenin içinde toplanmış durumdadır. Yani gözle görünen, et ve kemikten mevcut olan fizik, dünyada kullandığımız bedenimizdir. Fiziksel bedenin dışında bir de ‘Astral Beden’ denilen, varlığı halen ispat edilemese de ‘Ruh’ denilen şuurlu varlığı barındıran, bir beden daha vardır.
8. İyi de ruh denilen varlık nedir?
Ruh, enerjidir. Ruh, başka alemlerle irtibat sağlayabilir ve o alemlere konsantre olabilir, yani uyum sağlar. Ruh, özündeki sonsuzluk ve ilahi kudret nedeniyle doğrudan madde ile temas edemez.
9. İşte bu nedenle bulunduğu alemde arada başka araçlara, diğer bir tanımla taşıyıcıya ihtiyacı vardır.
Ruhçulukta bu ara bedene Perispri adı verilir, geçmişten gelen öğretilerde ise ‘Astral Beden’.
10. Ruhun, bedenden bir süreliğine ayrılmasıdır Astral Seyahat.
Ya da ruhun fiziksel bedeni dışında, bilinci yerinde olarak, başka mekanlarda dolaşmak üzere yaptığı yolculuğu ve bu astral bedeniyle geçirdiği deneyimleri ifade eder.
11. Fantazilerinizde uçabilir, uçarken de her istediğinizi yapabilme gücünün sizde olduğunu hissedebilir, olmayan dünyanın sınırlarında gezebilirsiniz.
12. Bu durum kendisine parapsikolojide de yer bulmuştur ve "beden-dışı deneyim" anlamındaki "out-of-body experience" (OBE) olarak geçer.
Metapsişikte ise 'şuur projeksiyonu' olarak adlandırılır.
13. Leonardo Da Vinci, Mevlana, Tesla gibi tarihe damga vurmuş isimlerin de bu deneyimi yaşadıkları söylenir.
Eski Sufiler bu dünyayı hapishane hayatı olarak görmüşler ve daha hür, daha özgür oldukları diğer alemlere geçişin yollarını aramışlardır.
14. Beden denilen tuzaktan kurtulmanın bir yoludur..
'Her gece ten tuzağından ruhları kurtarmakta, tahtaları sökmektesin. Ruhlar her gece bu kafesten kurtulurlar, ne kimsenin hakimi, ne de mahkumu olmayarak feragate ulaşırlar.” (Mesnevi, Mevlana, 1.Cilt-S31)
15. Yapılan laboratuar deneyleri ise, bizlere son derece ilginç ve adeta elle tutulur bazı sonuçlar vermiştir.
Ölmekte olan hastalar tartılmış, terlemenin getirdiği kayıplar göz önüne alınmış ve kaydedilmiştir. Ölüme doğru, saatte 28 gramlık toplam hafifleme izlenmiştir.
16. Yapılan deneyler sonrasında ölüm gerçekleştiğinde ise, bir anda bedenin 21 gram hafiflediğini görmüşler.
Bu veriler ister istemez insanlarda ‘ölüm esnasında vücuttan ayrılan şey ne?’ sorusunu sordurmuştur. Bu arada 21 Gram filmini izlemeyenlerin, izlemesini öneririm.
17. Astral beden ile fiziksel beden arasındaki bağ gümüş kordon ile sağlanır.
Ruh ile bedeni birbirine bağlayan bir kordon olduğu ve astral seyahat sırasında bunun kopması durumunda bedenin öleceği, ruhun ise Araf’a düşeceği söylenir. Parapsikolojide bu kordonun adına ‘Gümüş Kordon’ adı verilir.
18. Gümüş kordonun insanın kalbine bağlı olduğu söylenir.
Kalpten vücuda kan pompalayan aort ve anne karnında iken yaşamamızı sağlayan, yine kalbe bağlı olan göbek kordonu fiziksel olarak bedende bulunan iki kordondur. Bu 3 kordonun göbek deliğimizin yanında birleştiği ve ruh, nefis, beden kombinezonunu oluşturduğuna inanılır.
19. Gümüş kordon parapsikoloji'de oldukça fazla yerde geçer.
'Gümüş kordonu hatırladınız mı? Hani bedensiz astronomide, hep uzayan hiç kopmayan. Böyle gümüşî bir kordon var gerçekten. Mesafeden bağımsız sonsuza dek uzayabiliyor. Karadelik-akdelik bitişiktir mesafe sıfırdır ama bu mesafeyi açarsanız, uzun bir tünel çıkar. İşte o tünel, gümüş kordonun ta kendisidir'
20. Enerji bedenimiz çevremize sürekli, çıplak gözle görülemeyen bir ışınım yayar.
Bu ışınım hareketi; fiziki bedenin her yerinde, çeşitli renklerde kendini gösterir. Biyomanyetik bu enerji alanına hepimizin Parapsikoloji'de 'Aura' ismi verilir.
21. Rus bilim adamları 1960’lı yıllarda Aura ile ilgili, temeli Kirlian Fotoğrafçılık metoduna dayanan bir çok deneme yapmışlardır.
Kendi yöntemleri ile yaşayan her şeyde ‘’yaşam gücü’’ bulunduğunu ve ‘’Aura’’nın varlığını kanıtlamışlardır.
22. Bu konu hakkında en çok araştırmayı Robert Monroe adlı bir yazar yapmıştır.
Halen devam eden bu araştırma Amerika Birleşik Devletleri’nde Monroe Enstitüsü adıyla bilinen bir kurumda devam etmektedir.
23. St. Hilarion Kalesinde Hayalet!
Dönem dönem ‘..... yerde hayalet görüldü!’ haberlerine mutlaka denk gelmişsinizdir. İşte bu görülen hayaletlerin, aslında enerji bedenlerinin yani astral bedenlerin olduğu söylenir.
24. Dönem dönem çevrenizde bir şeyler hissettiğiniz oluyor, değil mi?
Hatta ilginç bir not ekleyeyim. Zaman zaman bir şeyler gördüğünüzü sanıp, huylandığınız oluyor mu? Eğer oluyorsa sizin hisleri kuvvetli birisi olduğunuzu söyleyebilirim.
25. Astral Seyahat ile yanınızda birileri olabilir.
Neden mi? Parapsikoloji bu durumu şöyle açıklıyor: Bir şeyler gördüğünü sanan insanlar aslında 6. hissi kuvvetli insanlardır ve astral seyahat ile ortamda bulunan birisini farkeder. Yani o anlarda belki birisi astral seyahat ile ortamınızdaydı ve siz bunu hissettiniz. Kim bilir?
26. Astral seyahat ile dünya dışı bilgi edindiklerini iddia edenler olmasına rağmen ortada henüz bilimsel manada kanıtlanmış herhangi bir veri yoktur.
27. Gidilebilecek ortamlar nelerdir?
‘Abi şimdi astral bedene geçtik diyelim, nasıl yerlere gidebiliyoruz’ sorusu olabilir. Cevaplayayım hemen. Gidebileceğiniz 3 farklı kademe var arkadaşlar. Aslında bu sizin astral seyahate hangi yöntemle ve bilinç seviyeniz ile alakalı bir durum.
28. İlk kademe: Dünyamız
Astral Seyahat çalışmalarında tecrübeniz arttıkça, sadece fizikî mekânlara değil, fizik ötesi diye adlandırılan astral mekânlara da gidebilmeniz mümkündür. Fakat ilk kademe tabi ki dünyamız.
29. Dünyada her yere gitmeniz mümkün.
Bu tip astral ayrılmalarda yaşanan olaylar ve görülen şahıslar gerçekten de o anda yaşanmakta olan şeylerdir. Örneğin uzaktaki bir yakınınızı düşündüğünüzde bir anda kendinizi onun yanında bulabilirsiniz. Eğer yanına gittiğiniz insanın psişik güçleri ilerlemişse, geldiğinizi anlayabilir.
30. İkinci kademe: Düşler dünyası.
İnsanın korkularıyla yada düşünceleriyle yüz yüze kalabileceği tek yerdir. Her şey düşünce hızına dayalı olduğundan, korktuğunuz herhangi bir şey aklınıza geldiği anda onu karşınızda bulabilirsiniz. Cinlerin de bu alemde yaşadığına inanılır.
31. Son kademe ise paralel evrenler.
Paralel evrenler bölgesinde gördüğümüz yerler bulunduğumuz dünya ile çok benzerlik gösterir hatta rüyalarımızda gördüğümüz bazı görüntüler, rüya sırasında paralel evrenler bölgesinde gördüğümüz yerlerdir.
32. Genellikle uyku sırasında bu ayrışma görülüyor.
Özel çalışmalarla gerçekleştirilebilmekte olan Astral Seyahat, hiçbir çalışma yapmadan bazen kendiliğinden de yaşanabilir. Kendiliğinden meydana gelen olaylarda bu ayrışma, genellikle uyku sırasında gerçekleşir.
33. Peki tehlikeli mi?
Herhangi bir telkin olmadan rüya esnasında kendiliğinden astral yolculuğa çıkmış insanlar, bu konuda fazla bilgi sahibi olmadıkları için psikolojik anlamda zorluk yaşayabilirler. İşin tehlikeli tek tehlikeli kısmı da budur zaten. Onun haricinde herhangi bir ölüm, yaralanma yahut zihinsel anlamda bir sorun görülmemiştir.
34. Yine de herhangi bir soruna mahal vermemek amacıyla astral seyahatin yöntemlerini yazmayacağım.
Konu hakkında ilgisi olanlar birçok kaynağa internet üzerinden yahut kitaplardan rahatlıkla ulaşabilirler.
Mutlu rüyalar!
