Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Savaşın Haklısı Olur mu?
Haklı savaşın olup olmadığı tarih boyunca tartışılan ve farklı perspektiflerden değerlendirilen derin etik, hukuki ve felsefi sorudur. Konuyla ilgili sıkça tartışılan ‘’haklı savaş teorisi’’ belirli koşullar altında savaşın haklı olduğunu savunur.
Bu teoriye göre, bir savaşın haklı sayılabilmesi için, bazı kriterlerin karşılanması gerekir.
Ölüme endeksli insanoğlu neden savaşıyor?
Sevgili okur, sizce de ölüme endeksli insanoğlunun savaşması karmaşık değil mi?
Bazı teoriler, insanoğlunun doğasında şiddet ve rekabet eğilimlerinin bulunduğunu ve bu eğilimlerin, toplumsal ve kültürel faktörlerle birleştiğinde savaşa yol açtığını savunuyor.
Uluslararası ilişkiler teorilerinden biri olan realizmde, devletlerin anarşik bir uluslararası sistemde yaşadığını ve bu nedenle güvenliklerini sağlamak için savaşa başvurduklarını öne sürer. Bu teoriye göre, güvensizlik ve güç dengesi için savaşın kaçınılmazdır.
Savaşlar insanları neden bir vahşiye dönüştürüyor?
Savaş sırasında, insanların bu akıl almaz dönüşümünü şu nedenlerle açıklayabiliriz:
Hayatta kalma içgüdüsü: Savaş alanında hayatta kalma içgüdüsü, insanları daha agresif ve acımasız davranmaya itebilir.
Travma ve stres: Sürekli tehdit altında olmak, ağır psikolojik travmalara yol açabilir ve bu da kişinin zihinsel dengesini bozabilir.
Dehümanizasyon: Savaşta düşman olarak görülen bireyler, genellikle “insanlıktan” çıkarılır bu da onların öldürülmesini psikolojik olarak daha kabul edilebilir hale getirir. Yani düşman olarak görülen kişilere karşı empati kaybı yaşanır, bu da şiddet ve vahşeti artırır.
Gruplaşma, grup dinamikleri, sosyal baskı: Savaş sırasında insanlar genellikle kendi gruplarını koruma içgüdüsüyle hareket ederler. İnsanlar, ait oldukları grubun normlarına ve beklentilerine uymak için bireysel ahlaki değerlerini bir kenara bırakabilirler. Grup baskısı, insanların normalde yapmayacakları vahşet eylemlerini gerçekleştirmelerine neden olabilir. Mesela birlikte savaşan askerler, grup aidiyeti ve grup baskısı nedeniyle, bireysel olarak yapmayacakları şiddet eylemlerini grup içerisinde gerçekleştirebilirler.
İtaat ve otorite: Askerler, görevlerini yerine getirme ve sorumluluklarını yerine getirme konusunda güçlü bir baskı hissederler. Bu görev duygusu, bireysel etik değerlerin önüne geçebilir.
Sosyal kültürel faktörler: Savaşın sürdüğü toplumlarda şiddet ve saldırganlık normalleşebilir, bu da bireylerin bu tür davranışları daha kolay benimsemesine yol açar.
Aşırı duygusal durumlar: Savaşta yaşanan kayıplar, öfke, intikam duyguları gibi aşırı duygusal durumlar, insanların mantıklı düşünme yetisini zayıflatabilir ve aşırı tepkiler vermelerine yol açabilir.
Savaşın normalleşmesi: Sürekli bir şiddet ortamında olmak, insanların şiddeti ve öldürmeyi normal bir davranış olarak görmelerine neden olabilir. Bu, uzun süre savaş ortamında kalan bireylerin sivil yaşama döndüklerinde bile zorlanmalarına yol açar.
Propaganda ve beyin yıkama: Savaş zamanlarında hükümetler ve diğer gruplar propaganda kullanarak belirli grupları düşman olarak tanıtırlar. Bu tür propagandalar, insanları komşularını bile tehdit olarak görmeye itebilir. Dahası savaş sırasında propaganda, bireylerin düşmanı öldürmeyi meşru ve haklı görmesine yol açabilir.
Korku ve güvensizlik: Savaş ve çatışma ortamları genellikle yoğun bir korku ve güvensizlik hissi yaratır. İnsanlar, güvenliklerini sağlamak için aşırı önlemler alabilir ve bu da birbirlerini potansiyel tehditler olarak görmelerine yol açabilir.
Etnik ve dini ayrımlar: Etnik, dini veya kültürel farklılıklar, çatışma zamanlarında daha da belirginleşebilir ve insanlar bu farklılıklar üzerinden kutuplaştırılabilir.
Ekonomik ve sosyal çatışmalar: Kaynakların kıt olduğu savaş zamanlarında, ekonomik ve sosyal çatışmalar daha da şiddetlenebilir.
Geçmişten gelen düşmanlıklar: Geçmişte yaşanan çatışmalar, travmalar ve önyargılar, savaş zamanlarında yeniden canlanabilir ve insanları birbirine düşman hale getirebilir.
İdeolojik ve politik çatışmalar: Siyasi ideolojiler toplumları kontrol etmek için düşmanlık yaratabilir.