Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Selçuk Topal Yazio: Milli Uzay Programı Açıklandı. Peki Bizi Yerden Ne Kadar Yükseğe Çıkaracak?
Önümüzdeki 10 yıl içerisinde gerçekleştirilmesi hedeflenen uzay programımızın başlıkları kamuyla paylaşıldı. Önce başlıklara bakalım. Biraz daha detay içeren görüşlerimi ise akabinde belirteceğim.
10 Yılda 10 Hedef
Öncelikle Ay'a 3 yıl içinde sert olsa da temas gerçekleştirilebilir mi?
Bence evet. Ancak bu başka bir şirket veya ülkenin roketi ve fırlatma rampası ile mümkün olacaktır. Nitekim 3 yılda hem roket hem fırlatma tesisi yapılamaz. Zaten açıklamada yüzde yüz yerli olacağı da söylenmedi. Akabinde, muhtemelen önümüzdeki 10 yıl bitmeden Ay’a yumuşak iniş denenecek. Yani gönderilen aracın sorunsuz bir şekilde Ay yüzeyine inmesi denenebilir. Yakın zamanda bunu Hindistan ve İsrail denedi ve başarısız oldular.
Radyo teleskoplar ile alakalı hedefler üzerine bir şeyler söyleyebilirim. Ben ülkemizin ilk radyo teleskobu projesinin metnini hazırlayan ekipteydim.
O dönem 30 metrelik ve 345 GHz’e ulaşması planlanan bir proje tasarladık. Maliyeti 100-120 milyon TL civarıydı. Yaklaşık 8 yıl öncesinden bahsediyorum. O dönem kaynak bulamadık. Ve ülke sınırları içinde mm astronomi çalışan tek astrofizikçi olarak söyleyebilirim ki mm dalga boyuna özgü bir teleskobu, mesela 30m sınıfı, 10 yılda yapmak çok zor. Ve muhtemelen bugün maliyet birkaç yüz milyon TL’ye çıkmıştır. Uzay Ajansı’nın şu anki bütçesinin katbekat fazlası yani. mm dalga boyuna özgü teleskop için diğer zorluk ise yer seçimidir. CO(1-0) geçişini bahçeye koyduğun teleskop ile de gözlersin ama frekans artınca deniz seviyesinden daha da yükseklere çıkmanız gerekir. Bkz. ALMA teleskopları. Eğer böyle bir plan olursa başka bakanlıklardan destek ve 10 yılı aşkın bir zaman gerekecek.
Böyle bir teleskobu yerli olarak yapmak ise çok daha zor. Ancak tahmin ediyorum birkaç metrelik ve düşük frekansa özgü cm bölgede radyo teleskoplar elbette faaliyete geçirilebilir. Ancak Dünya'daki akranlarına kıyasla çok küçük bir çapa sahip olacaktır.
Uzaya astronot gönderimi hem de turist olarak değil de bilimsel bir nedenle göndermek bence ciddi bir hedef.
Şu an ülkemizde uzay koşullarında tıptan mühendisliğe testler yapmak isteyen kaç kişi var bilmiyorum. Öyle görünüyor ki onlar astronot adayı olarak başvuracak. Ülkemizde astronot olmak isteyen tonlarca genç arkadaşım var. Çoğuyla sohbet ettim. Onlara her zaman şunu söyledim: Astronotluk bir meslek değildir. Astronotların zaten bir mesleği vardır. Alanınızda en iyi mühendis veya bilim insanı olun ki astronotluk için şansınız artsın. Astronot olmak isteyenlerin yolu açık olsun!
Uzaya gidecek kişi bilimsel projesinin kalitesine göre belirlenecekse belki bu noktada uzay ajansımız bu tarz projeler için çağrıya çıkar. Ciddi projeler ve sahipleri bir üst aşamaya geçer. Ülkemiz ise gerekli işbirliğini Uzay İstasyonu (ISS) ile yapar ve o kişi ISS'e gider. Ama bu ne kadar sürede olur bilmiyorum.
Uzay Ajansı birçok daire başkanlığından oluşuyor.
Web sayfası nihayet açıldı. Pandemi öncesi ben de TUA’da görev almak için başvurdum. Astronomi Daire Başkanlığı görevi teklif edildiğinde evet demiştim. Ancak başka biri görevi kaptı. Astronomi daire başkanına tüyo vermek gibi olmasın ama bence yapılması gereken yegane şey 10 yıl değil daha öteyi hedefleyip Ay etrafında yapılması planlanan uzay istasyonuna şimdiden ortak olmak. Bu uzayın geleceğine ve Mars görevlerine hazırlık anlamında ülkemiz adına ciddi bir yatırım olur.
Zaman kaybetmeden yapılması gereken şey ise şu. Dünya'daki tüm büyük teleskoplara üye olmamız gerek. ALMA, ESO, VLBI network gibi. Nitekim Dünya küresel. Eğer uzayı üç-boyutlu her yönden, çoklu dalga boyunda ve en gelişmiş gözlem araçlarıyla ivedilikle incelemek istiyorsak bu şart. Bu sayede alandaki yayın sayısında patlama yaşanır.
Birleşik Arap Emirlikleri 7 yıl önce Mars'a araç göndereceğim dedi ve birkaç saat önce The Hope Mars etrafında yörüngeye oturdu. Bu proje Araplara birkaç yüz milyon dolara mal oldu ve 7 yılda başardılar. Ben hedefler içinde Mars görmek isterdim ama yoktu.
Elbette uzay projelerinde en önemli şey bütçeniz.
Bahsedilen hedefler muhtemelen birkaç milyar TL'ye mal olur. Ancak Uzay Ajansı'nın bütçesi bu yıl 38 milyon TL yöresinde. Yani bütçe acilen en az birkaç yüz milyon dolara, en azından 100 milyon dolara çıkarılmalı. Yani 500-700 milyon TL bandında bir bütçesi olmalı. Nitekim normal bir uzay ajansının bütçesi bu artık.
Gelişmeleri takip etmek vergisini veren her vatandaş gibi bizlerin görevi. Umarız iyi şeyler olur. Ben de kendi alanımda uzay ajansının ilgili dairesinin tüm ülke astronomlarını liyakate dayalı kucaklayıp kucaklamadığını ve alanımdaki gelişmelerde neler yapıldığını dikkatle takip edip sizlerle gelişmeleri paylaşacağım.
BİR MİNİK SORU!
Geçmiş yıllarda bu konuyu sosyal medyada çok tartışmıştık. Uzaya çıkan ilk vatandaşımıza ne demeliyiz? Astronot ve kozmonot dememeliyiz. Acaba ne denmeli? Göktürk, gökmen gibi isimler havada uçuşuyor. Acaba sizin tercihiniz ne olurdu?
Yorum Yazın
Cem Yılmazın şu olaya bir el atması gerekiyor.
doğal gaz, altın falan prim yapmayınca uzaya yöneldi... İnşallah hedeften vazgeçilmez...
zamaninda cem yilmaz astronot olmak istiyorum diyen cocuga demisti simdiden ziplamaya basla buyuyunce olur belki