Seyir Zevkine Doyamayıp Tekrar Tekrar İzlediğimiz Filmler Hakkında Daha Önce Hiç Duymadığınız 26 Detay
Çoğumuz bir filmi izledikten sonra izlediğimiz filmle ilgili araştırmalar yaparız, fakat bazı gerçekler arka planda kalır. İşte gözünüzden kaçmış olabilecek, filmlerle ilgili 26 şaşırtıcı gerçek.👇
1. Efsane Georges Méliès'in 1896 yapımı 'Le Manoir du Diable' filmi tarihteki ilk korku filmi olarak bilinmektedir.
2. Sinemanın öncülerinden olan 1916 yapımı 'The Fall of A Nation' filmi tarihe geçen ilk uzun metrajlı film.
Uzun metrajlı filmlerden önce kısa devam filmleri yapılıyordu.
3. "Ön bölüm" olarak literatüre geçen, çekilen filmin öncesindeki olayları anlatan tanım, Star Wars filmleriyle özdeşleşmiş olmasına rağmen Star Wars filmlerinden çok önce kullanılmaya başlanmıştı.
4. 1979 yapımı 'Butch and Sundance: The Early Years' filmi, 'the early years' yani 'ilk yıllar' teriminin İngilizcede popülerleşmesini sağlaması nedeniyle çok önemli bir yere sahiptir.
Film, 1969 yılında çekilen Butch and the Sundance Kid filmine 'ön bölüm' niteliği taşıyor. Star Wars fimlerinden çok önce.
5. Walt Disney, zamanında 'Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler' filmini finanse edebilmek için sadece borç almamış, aynı zamanda evini de ipotek ettirmiştir.
Film, gişedeki büyük başarısızlığın yanı sıra, neredeyse Walt Disney Stüdyolarının sonunu getiriyordu.
6. 1940'lı yıllar Disney açısından çok zorlu geçiyordu ve 1940'ların sonuna gelindiğinde şirketin 4 milyon dolar borcu vardı.
1950'lerin başlarındaki 'Kül Kedisi Sinderella' filmi büyük bir başarı sağlayarak, finansal olarak bir batakta olan şirketi kurtardı.
7. 'The Seven Year Itch' filminde, Marilyn Monroe'nun metro girişinde elbisesinin uçtuğu ikonik sahne, California'da stüdyoda tekrar çekilmek zorunda kaldı.
8. Sahnenin çekildiği yere o kadar çok insan geldi ki, sayıları 2000'e ulaştı. Bu kadar kalabalık bir ortamda sahnenin çekilebilmesinin imkansız olduğuna kanı getiren yönetmen sahneyi California'da, stüdyoda çekti.
9. 'Breakfast at Tiffany's' filminde, kitabın yazarı Truman Capote başrol oyuncusu Audrey Hepburn'in performansından hiç memnun kalmadı. Aslında başrolü Marilyn Monroe'ya vermek istiyorlardı fakat Monroe onları reddetti.
Aslında Hepburn, Holly karakterini oynamak için ikinci, üçüncü hatta dördüncü bir seçenek bile değildi. Kitabın yazarı Truman Capote Hepburn'ün performansını beğenmemesinin yanı sıra filmi genel olarak başarısız buldu.
Sanılanın aksine Cleopatra filmi bir gişe felaketi değil, aksine 1963 yılının en yüksek hasılatını yapan filmi olmuştur. Tek sorun filmin maliyetinin inanılmaz derecede yüksek olmasından dolayı kâr edememeleridir.
10. 'Cleopatra' filmi neredeyse 20th Century Fox şirketini batırıyordu. Şirketin ayakta kalması için 1200 dönümlük arazisini satması gerekti. Arazi bugün Fox stüdyolarının hemen arkasında kalan Century City, lüks binalara ev sahipliği yapıyor.
11. Tıpkı 'Cleopatra' gibi 'The Wizard of Oz'da bir gişe felaketi değildi, filmin maliyeti o kadar yüksekti ki kâra geçmeleri 20 senelerini aldı.
12. 'Grease' filmiyle büyük ün kazanan "Hopelessly Devoted to You" şarkısı filmin çekimleri bitene kadar filme eklenmedi.
Olivia Newton-John'un sözleşmesinde solo bir şarkı söyleyeceği yazıyordu fakat şarkı daha yazılmamıştı, şarkı filmin çekim sürecinde yazıldı ve kalan çekimler bittikten sonra çekildi ve filme eklendi.
13. Marlon Brando, Vito Corleone rolünü neredeyse alamıyordu.
Stüdyo Marlon Brando'yu huysuz ve geride kalmış bir aktör olarak görüyordu. O dönem Paramount Stüdyolarının hisselerinin çoğunu almak isteyen Danny Thomas sonrasında Vito rolü için kendisini seçmeyi planlıyordu. Rol için ortada birçok muhtemel aday vardı fakat romanın yazarı Mario Puzo, Brando'ya gizlice rol için en uygun kişinin o olduğunu söyleyen bir mektup yazdı. Brando'nun sekreteri, Brando'nun ne kadar borçta olduğunu bildiği için rolün ne kadar önemli olduğunu biliyordu ve bu yüzden büyük bir ısrar ile ona seçmeler için bir yer ayırttı, Paramount Stüdyolarının başkanı Cappola'nın bizzat yaptığı seçmelerde Brando'nun Vito'ya dönüştüğünü gördükten sonra rolü kendisine verdi.
14. 'American Gigolo' filmi gösterime girdiğinde Giorgio Armani bilinmeyen bir markaydı, Richard Gere'in bütün dolabı Armani giysilerden oluşuyordu.
Aslında Armani, oyuncu kadrosunda John Travolta olduğu için anlaşma yaptı fakat Travolta çekimlerden 2 hafta sonra filmden ayrıldı.
15. Aslında Yoda sadece 'The Empire Strikes Back' filminde yer alacaktı fakat George Lucas bir çocuk psikoloğuna danıştıktan sonra 'Return of the Jedi' filminde de yer verdi.
Böylelikle Yoda Luke'a Darth Vader'in babası olduğunu doğrulayabildi.
16. 'Gremlins'in orijinal senaryosuna göre Gizmo kötü bir karakterdi ve Gremlin Stripe'a dönüşüp gremlin sürüsünün lideri olacaktı.
Sonrasında filmin yapımcısı Steven Spielberg, Gizmoyu çok beğendiğini ve sürünün kahramanı olması gerektiğini söyledi.
17. 1984 yılında çıkan 'Red Dawn' filmi 13 yaş ve üzeri ibaresi ile yayınlanan ilk film oldu.
Red Dawn'dan sonra bu ibareler daha çok yaygınlaştı.
18. The Office dizisinden tanıdığımız Jan karakterini canlandıran oyuncu Melora Hardin, 'Geleceğe Dönüş' filminde Marty McFly'ın kız arkadaşını canlandıracaktı.
Marty McFly karakterini canlandıracak Michael J. Fox'un seçilmesinin ardından boyunun Fox'a göre çok kısa olması, filmden çıkarılmasına sebep oldu.
19. 'Geleceğe Dönüş' filminde, Marty'nin, yıldırımın saat kulesine düşmesi ve yıldırım enerjisini kullanarak 1985 yılına dönmesi senaryoda yoktu.
Normalde Marty bir nükleer bomba testi sırasında oluşan enerjiyi kullanarak 1985 yılına dönecekti fakat sadece bu sahnenin maliyetinin 1 milyon doları geçecek olması nedeniyle vazgeçildi.
20. 'Pretty Woman' filminde Richard Gere'i filme ikna eden kişi başrolü paylaştığı Julia Roberts.
Roberts, Gere'e rolü teklif etmek için bizzat New York'a gitti ve yüz yüze görüştü. Görüşme sırasında teklifini yaptıktan sonra önündeki kağıda 'Lütfen evet de.' yazdı ve tabii ki Gere de evet dedi.
21. 'The Addams Family' filminin sonunda Fester'in dolandırıcı olduğu ortaya çıkacaktı fakat Christina Ricci, yönetmen Barry Sonnenfeld'e endişelerini söyledi ve yönetmen Sonnenfeld filmin sonunu değiştirme kararı aldı.
Daha sonra yönetmen Sonnenfeld yaptığı açıklamalara da, 'Christina bana izleyicinin duygusal olarak tamamlanamayacak olmasından ve hikayenin eksik kalacağından bahsetti.' dedi.
22. Whitney Houston, aslında 'The Bodyguard' filminin müziği olarak Jimmy Ruffin'in "What Becomes of the Brokenhearted" şarkısına eşlik edecekti.
Kevin Costner daha sonra 'The Bodyguard' film müziğinin yapımcısı David Foster'a 'I Will Always Love You' olması gerektiğini söyledi.
23. 'Clueless' filminde Cher'in soyulduğu sahnede yere yatması istendiğinde Alaïa elbisesi ile yerde yatmak istemediğini söylediği ikonik sahne, gerçekten yaşanmış bir hikayeden esinlenmiştir.
Filmin yönetmeni Amy Heckerling bir görüşmesi sırasında görüştüğü kişilerden birinin otoparkta soyulması ve yere yatması istendiğinde, soygunculara 'Adamım üzerimdeki Armani.' demesini o kadar komik buldu ki kendi filminde de buna yer verdi.
24. Bir Pixar çalışanı prodüksiyon sırasında 'Toy Story 2'nin bütün verilerini yanlışlıkla sildi.
Filmin bütün verileri sadece Pixar'ın kendi sunucularında saklanıyordu. Çalışanlardan biri doğum izninde olduğu ve evden çalıştığı için silinen kopyadan ondan da vardı bu sayede en baştan başlamak zorunda kalmadılar.
25. İnanması zor ama Anne Hathaway, 'The Devil Wears Prada' filmi için dokuzuncu seçenekti.
İlk seçenek Rachel McAdams ve diğer oyuncular Kirsten Dunst, Scarlett Johansson, Natalie Portman rolü kabul etmediler.
26. Son olarak Rachel McAdams'ın 'Mean Girls' filminde kullandığı peruk, gerçek insan saçından yapılmıştı ve çok pahalıydı.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir.👇
Yorum Yazın