Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Soyut Resmi Neden Anlamıyorsunuz? Bölüm-6

etiket Soyut Resmi Neden Anlamıyorsunuz? Bölüm-6

Mustafa Günen
22.01.2025 - 01:10

Soyut dışa vurum resmi sanatçı değil eleştirmen yapıyor!

Başlık ilk bakışta metafor gibi gelebilir, ancak özellikle soyut dışa vurum resim sanatının günümüze kadar gelen büyük etkisinin arkasındaki gerçeği tam olarak ifade etmektedir. Gerçekten de soyut dışa vurum tarzı neredeyse tümüyle eleştirmenler vasıtasıyla zemin bulmuştur. Batı bu absürt konuda çok yorum yapmıştır. Şimdi bu konuda Britannica’nın resmi sitesinde kayıtlı verilerden aktarma yaparak konuya gireyim.

İçeriğin Devamı Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

“Zevk, eleştiri ve yargı”

“Zevk, eleştiri ve yargı”

(Donald Judd)

“20. yüzyılın sonunda avangardizm birçok açıdan akademik, rutin ve tekrarlayıcı hale geldi. Sanatçılar -belki de en kayda değer olarak 1960'lardan itibaren Donald Judd, Joseph Kosuth, Robert Morris ve Robert Smithson- ne kadar eleştirel yazı yazarlarsa yazsınlar, sanatları ve fikirleri hızla asimile oldu, modaya uygun, pazarlanabilir ve itibarlı hale geldi. Bazı eleştirmenler için olayların bu şekilde gelişmesi şaşırtıcı değildi. Daniel Bell'in Kapitalizmin Kültürel Çelişkileri'nde (1979) belirttiği gibi, avangard sanatçı “izleyiciyi ve pazarı hızla şekillendirir”. Bell'e göre, yeninin şaşkınlığı ve şoku, sanatsal ve insani hakikate yönelik derin kaygıdan ziyade kapitalist ivmeyle beslenen moda yeniliğe dönüşüyor ve bu da onu ifade etmenin yenilikçi yollarına yol açıyor.”

“The Rise of the Modern Art Market (1992) adlı kitabında gazeteci Peter Watson, sanat eleştirisinin, ne kadar yüksek fikirli olursa olsun, hakim tüketim toplumunun bir parçası olan sanat piyasasına hizmet ettiğine işaret eder (Özellikle 1980'lerdeki sanat patlamasından sonra yaygınlaşan bir gerçeklik.). Watson, kapitalist bir toplumda sanatın her şeyden önce lüks bir meta olduğunu ve sanat eleştirisinin de buna yönelik bir beğeni yaratmak için tasarlanmış bir ambalaj olduğunu öne sürer.” 

Aesthetics - Taste, Criticism, Judgment | Britannica

Bu kısmı daha basit hale getirelim; altmışlı yıllardan itibaren soyut sanat avangard yani yenilik adı altında şaşırtıcılık, şok etme mantığına dayanan ve sanatsal bir kaygı olmadan yapıtlar üretilmiştir. Kısa süre sonrasında soyut sanat, tamamen ticari pazarlanabilir bir metaya, bir moda ürününe dönüşmüştür. Ancak yukarıdaki yazılarda asıl dikkat çekici ifadeler sanat eleştirisiyle ilgilidir. Sanat eleştirisi, ne kadar yüksek fikirli, felsefi izahları olursa olsun, büyük paralarla sanat piyasasına giren insanlara hizmet eder hale gelmiştir. Kısaca Watson’un söylediği gibi “sanat eleştirisi bu kesime yönelik beğeni yaratmak için tasarlanmış bir ambalaj” şekline dönüşmüştür.

Sonuç olarak bu durum o kadar ileri boyutlara ulaşmış ki başlıkta da söylediğim gibi sanat eserini sanatçılar değil, eleştirmenler yapar noktasına gelmiştir.

Sonuç olarak bu durum o kadar ileri boyutlara ulaşmış ki başlıkta da söylediğim gibi sanat eserini sanatçılar değil, eleştirmenler yapar noktasına gelmiştir.

(Willem de Kooning)

O kadar ki sanatçılar adeta eleştirmenlerin dediklerini yapan ve onlara çalışan işçiler durumu düşmüştür. Günümüzde çok ünlü ve yüksek fiyatlara satılan soyut dışa vurum eserlerin arkasında bunun izlerini görmek çok kolaydır. Şimdi tam da bu konuda çarpıcı bir örnek vereyim. The New Yorker dergisinin Amerika’nın en büyük sanatçısı olarak ilan ettiği Willem de Kooning’in bu statüye gelişinin hikâyesini Eric R. Kandel’in kitabından aktarayım.

“Meyer Schapiro 1952’de Kooning’in atölyesini ziyaret etti. Ressamın Kadın 1 tablosu konusunda çok üzgün olduğunu görmüş. Kooning, üzerinde bir buçuk yıl çalıştıktan sonra tabloyu terk etmişti. Kanepenin altından çıkarıp Schapiro’ya gösterdiğinde, sanat tarihçisi tabloya hayran kalıp tablodan öyle etraflı bahsetmiş ki Kooning kendi gücünün farkına varmış. Kooning resmin çoktan bittiğine, üstelik şaheser olduğuna kanaat getirmiş. Kooning’i en büyük Amerikan ressamı kabul eden, ayrıca Pablo Picasso ile Henri Matisse’in arkasından yirminci yüzyıl sanatçılarının en büyüğü sayan The New Yorker sanat eleştirmeni Peter Schjeldahl, Shapiro’nun bu ziyareti için “tarihin en talihli atölye ziyareti” der. Eric R. Kandel. Sanatta ve Beyin Biliminde İndirgemecilik. S 95

Görüldüğü gibi olay tüm duygusallığıyla aktarılmış. Ayrıntıya girelim: Kooning bir eseri üzerinde bir buçuk yıl uğraşmış-ki öyle bir görsel için bu uzun bir süredir- belli ki bir türlü istediği gibi olmamış. Sonunda vazgeçip bırakmış ve divanın altına atmış. Onu ziyarete gelen eleştirmen Schapiro bu eseri görmek istemiş. Gördükten sonra işi gereği retoriği güçlü olan eleştirmen, kendince eseri öyle bir anlatmış ki Kooning nasılsa, kendinde göremediği gücü fark etmiş ve eserin çoktan bittiğine kanaat getirmiş. Durum çok tuhaf değil mi? Öyle ya, Kooning bir şeye benzemedi, iyi bir şey olmadı diyerek terk ettiği eserle ilgili şok bir aydınlanma yaşıyor. Ve de eleştirmen Shapiro o terkedilen eserin tek bir noktasını değiştirmeden onu tarihi başyapıt statüsüne taşıyor. Düşünsenize eğer Shapiro’nun “tarihin en talihli atölye ziyareti” olmasaydı, Kooning muhtemelen bir süre sonra beğenmediği eserini değiştirir üzerine başka bir resim bile yapabilirdi. Ancak sanatçısına göre çok başarısız bu yapıtı şans eseri gören Schapiro bir sanat şaheseri haline getirmiştir. Şimdi söyleyin bakalım: Bu başyapıtı kim yaptı?  Mantıken cevap basit, aslında bu eseri Kooning değil eleştirmen Meyer Schapiro yapmıştır.

Bir başka örnek; önceki bölümde bahsettim: Arayış içerisinde çok sıkıntılar yaşayan Jackson Pollock’u da Eleştirmen Clement Greenberg en üst zirveye taşımıştır.

Bir başka örnek; önceki bölümde bahsettim: Arayış içerisinde çok sıkıntılar yaşayan Jackson Pollock’u da Eleştirmen Clement Greenberg en üst zirveye taşımıştır.

(Jackson Pollock)

Amerikalı yazar David P. Goldman’ın konuyla ilgili önceki bölümde verdiğim cümlesini tekrar vereyim:

“Soyut izlenimcilerin ününü sağlayanlar ideologlar, yani eleştirmenlerdi, en ünlü örnek ise Clement Greenberg'in Pollock'a sponsor olmasıdır.”  Her neyse bu konuda örnek çoktur. Britannica, Amerikalı yazar Tom Wolfe’un bu durumla ilgili yorumunu aktarmıştır.

“Greenberg ve Rosenberg'in gücü hakkında yazan Wolfe, onların yalnızca modern sanatın belirli bir okuması için bir dava oluşturmadıklarını, ancak etkilerinin o kadar büyük olduğunu savunuyor ki, çağdaş ressamlar itaatkâr bir şekilde fikirlerine boyun eğdiler. Teorik müdahale, sanatsal pratiğin manipülatif kontrolü haline geldi. 

Art criticism - Rosenberg, Alloway, Analysis | Britannica

Görüleceği üzere spor tabiriyle söylersek, sanat dünyası adeta bir “eleştirmenler ligi” haline gelmiş. Şampiyon ya da üst sıralardaki eleştirmenler sanatçı dahil tüm sanat dünyasına yön veren ve hükümleri sanat geçekliği kabul edilen otorite olmuşlar. Bu tartışmalı sistem, sanat literatürüne ikon olan sanatçılar kazandırmıştır. Dolayısıyla o dönemdeki zihniyetin içeriksiz dayanakları her ne kadar zeminini kaybetmiş olsa da manipülatif etkisini günümüzde de çok güçlü bir şekilde sürdürmektedir. 

Sanatın üzerindeki bu negatif manipülasyon yalnızca bunlarla kalmadı. Seksenli yıllardan itibaren telekomünikasyon, teknolojisi çok gelişti. Buna bağlı olarak oluşan sosyal medya sayesinde zaten kullanılmakta olan reklam yöntemiyle algı oluşturmak hız kazandı. Bu yolla özellikle şaşırtma, şok etme amaçlı pop art, Op art gibi tarzlarla geniş kitlelerin anlayabileceği çoğu ilginç çalışmalarla sanata çok ilgili olmayan kitleleri de arkalarını almayı başardılar. Böylece sanatın değerlendirilmesi ve kontrolü satıcılarla güçlü alıcıların eline geçti. Tabi kaçınılmaz olarak birçok sanatçı da eleştirmenler de bu sisteme boyun eğip bağımlı hale geldiler ve öyle üretimler yaptılar.

Sanat eleştirmenleri artık belirli bir sanatçıdan çok konu ettikleri sanatçıyı ve eserlerini övme, hatta adeta serenat yapma üslubunda yazılar yazmaya başladılar.

Sanat eleştirmenleri artık belirli bir sanatçıdan çok konu ettikleri sanatçıyı ve eserlerini övme, hatta adeta serenat yapma üslubunda yazılar yazmaya başladılar.

Birçoğu özellikle felsefi ve anlaşılması zor sanat jargonunda aktarılıyordu. Amiyane bir tabirle bunlar tam anlamıyla kenar süslemesi tadındaydı. Peki, Bunu nasıl yapabiliyorlardı? Nedeni basit, içeriksizleştirilen sanatın istenilen şekilde eleştiri yapılması çok kolay hale gelmişti. Bu yüzden birbirine rakip eleştirmenler de diğerinin işine burnunu sokmadı. Yani bir başka eleştirmenin konu ettiği sanatçının işlerini beğenmese de bir pek müdahalede bulunmadı. Bulunsalar da bir anlamı, bir önemi yoktu. Zira dediğim gibi sanatın yapısı öyle bir hale geldi ki, isteyen istediği şekilde kişisel olarak anlamlandırabilir, yorumlayabilir oldu. Bu sistem günümüzde de etkilidir. Burada önemli olan durum şudur; bu tarz eserlerin sergilendiği bir sergiye veya bir sanatçıya ilişkin okuduğunuz eleştiriler, tümüyle yazana özgü, şahsidir ve kişisel izlenimidir.  Dolayısıyla da çoğu ucu açık olacağı için genellenemez. 

Her neyse, durumu parodize ederek özetleyelim; günümüzde eleştirmenlerin çoğu eserde gördüklerini yazmıyor, yazmak istediklerini görüyorlar ya da öyle yazıyorlar. Buna “hayır öyle değil” deme şansı pek yok. Çünkü tümüyle kişisel görüş. Mevcut durum bu. 

Burada şunu atlamayalım, elbette dünyada olduğu gibi, ülkemizde de çok değerli sanat eleştirmeni ve kuramcılar var. Bu değerli sanat insanları sanatın gerçekliğini makaleler, kitaplar yazarak, sosyal medya paylaşımları yaparak anlatmaya çalışıyorlar. Ancak ne yazık ki, iş tamamen ticari kesimin eline geçtiği için onları dinleyen yok. 

Peki, sanattaki bu başı bozukluk ne olacak, nereye kadar gidecek? Kimse merak etmesin! Sanat insanın evrimsel zemininde gelişmiş anlam kazanmış bir uğraşıdır. Dolayısıyla yok sanat şudur, yok sanat budur gibi uygunsuz değerlendirmeler sanatın dumunu ketkesinlikle değiştiremez.

Gelecek bölümde bu başıbozukluk düğümünü çok yakında yapay zekâ çözecek. Çünkü herkesin cebinde.

Instagram

X

Facebook

Linkedln

Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda chevron-right-grey
Reklam

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video
category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda chevron-right-grey
Reklam