Toplum ve Ailesi Tarafından Dışlanan 'Çirkin' Bir Kadının Size İlham Olabileceğini Düşündüğüm Dönüşüm Hikayesi
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Toplum ve Ailesi Tarafından Dışlanan 'Çirkin' Bir Kadının Size İlham Olabileceğini Düşündüğüm Dönüşüm Hikayesi
Ben o kaldırımda yanınızdan geçip giden çirkin kadınım. Hani fark etmediğiniz ya da çirkinliğim karşısında dehşete düştüğünüz. Belki bu kez hikayeye benim tarafımdan bakmak istersiniz.
Uyarı: Bu içerik Onedio editörleri tarafından formata uygun olarak düzenlenmiştir.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Şu an neden burdayım ve neden tanımadığım onlarca insanla iç dünyamı paylaşmak üzereyim bilmiyorum. Ama hayatının bir anında bile olsa benim gibi hissetmiş olan insanlarla paylaşmak istedim bu hikayemi.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Çirkin görünmekten çok daha önemli olan şey, bunun size ne hissettirdiğidir bence. Bende de öyle oldu. Yeni yeni yetişkin olmaya başladığım çağlarda bu çirkinliğimle yüzleştim ilk. Hem de ailemde.
Abilerimin sözlü saldırılarıyla başlayan bu 'çirkin'lik algısı, ilkokuldaki yakın arkadaşıma sorduğum 'Sence ben çirkin miyim?' sorusuna aldığım 'evet' cevabıyla da yerli yerine oturmuştu. Çocuklar bazen gerçekten de çok acımasız olabiliyor...
Ben de çaresiz bu çirkinliğimi gizleme yollarına girişmiştim. İnsanlarla yüz yüze iletişim kurmak artık benim için bir kabusa dönüşmüştü. Yalnızca dışımı görüyorlar, asla içime ulaşamıyorlardı...
Güzelleşmek ve insanlar tarafından kabul görmek için çabalasam da nafile. Kakül kestiriyor, saçlarımla uğraşıyor belki günün 3 saatini ayna karşısında kendimi incelerken buluyordum ama nafile. Ne yaparsam yapayım insanların güzellik standartlarına ulaşmam mümkün değildi.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Zamanla asla sahip olamadığım o kadınlık güdüsünü geri plana itmeye başladım. Daha salaş, daha erkeksi giysiler tercih ediyor; tıpkı erkek gibi konuşuyordum.
Ancak yok ettiğimi sandığım ama aslında bastırdığım bu duygular zamanla kendini panik atak ve anksiyete duygularıyla göstermeye başladı. Durduk yere yaşanan kalp çarpıntıları, soğuk terlemeler ve bayılacakmış gibi olma hissi...
Bu yaşananlardan sadece birkaç ay sonra hayatına deli divane aşık olduğu bir kadın girdi. Bizse üniversitenin son yılındaydık.
Ben sonraki görüşmelerimize maskeyle gitmeye başladım. Evet cerrahi maskeyle... Nedenini sorduklarında gribal bir enfeksiyon geçirdiğimi ve onlara bulaştırmak istemediğimi söylemiştim ama aslında çirkinliğimi gizlemeye çalışıyordum.
Bir süre iş bulana kadar garsonluk yapmaya karar verdim ama bu iş sandığımdan da uzun sürdü. İki yıl boyunca hem garsonluk yaptım hem de iş aradım. Bir yandan da penceresi yalnızca istinat duvarını gören, hiç güneş almayan rutubet dolu bir evde yaşadım.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Bir yılbaşı günü, çalıştığım mekanın da bir eğlence organizasyonu vardı. Tabii o gün yoğun çalışacağımız için ben her zamanki gibi saçımı toplayıp, kaküllerimi tarayıp koştur koştur çıktım evden.
İki gün sonra işe giderken yaşadığım bu absürt olayın geleceğimi şekillendireceğinden habersizim tabii. Yine aynı özensizlikle ve bıkkınlıkla gittiğim iş yerinde hayatımın aşkıyla tanışacakmışım meğer, düşündükçe gülümsüyorum...
Yaralarımızı iyileştireceğimize inanarak çıktığımız bu yolda her geçen gün bambaşka şeyler keşfediyoruz...
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
Bu yazıyı yazan arkadaşım sana sıkıca sarıldığımı farz et. Ailemden dolayı ben de çok dışlandım yalnız kaldım. Herkes çocukluğunu özler o yıllara dönmek iste... Devamını Gör
maaleaef o eksiklik o boşluk hiç dolmuyor
Bu resimleri koyan yazarın aklına sıçayım.
Vay be çok etkilendim Allahım iyi insanlarla karşılaştırsın hep