Yarbay Ali Tatar’ı İntihara Sürükleyen ‘Flaş Bellek’ ile İlgili 6 Çarpıcı Bulgu
‘Amirallere Suikast’ soruşturmasında Yarbay Ali Tatar’ı intihara sürükleyen ‘flaş bellek’ ile ilgili çarpıcı bilirkişi raporu hazırlandı. Flaş belleğe, tarihi geri alınmış bilgisayardan dosya, fişlemeler ve çocuk pornosu görüntülerinin yüklendiği belirlendi. Flaş belleğin Emniyet’te en az bir kez değişikliğe uğradığı tespit edildi...
Hürriyet'ten İsmail Saymaz'ın haberine göre savcılığa ulaşan raporda, flaş bellek için şu bulgular sıralandı:
1. Bellek, 7 Haziran 2009 tarihine kadar normal kullanıldı. Bu tarihte saat 21.10’dan sonra belleğe bir bölümü tarihi geri alınmış bilgisayarlardan dosyalar kopyalandı.
2. 27 Mart 2009 tarihinde formatlanan bellekte, bu tarihten önce kopyalanmış 17 dosya ve klasör bulundu. Dosyaların tarihi geri alınmış.
3. Dosyaların yaratılma, son değişiklik, erişim tarihleri arasında ciddi çelişkiler olduğu belirtildi. Dosyaların bir bölümümün internetten kopyalanıp yapıştırıldığı anlaşıldı.
4. Belleğin bulunduğu yer ve saat bilgilerinin yazılmadığı, Teğmen Tarık Ayabakan’ın olay yerinde bulunmadığı kaydedildi.
5. Belleğin hukuki delil olarak nitelendirilemeyeceği, Terörle Mücadele Şubesi mensuplarının soruşturulmaları gerektiği ifade edildi.
6. 18 Temmuz 2009 tarihinde el konulan delilin Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nün kontrolü altında olması gereken bir zamanda, 1 Eylül 2009 tarihinde en az bir defa değişikliğe uğradığı saptandı.
Peki ne olmuştu?
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda şube müdürü olarak görev yapan Yarbay Ali Tatar, 5 Aralık 2009 tarihinde ‘yasadışı örgüt üyeliği’ iddiasıyla tutuklandı.
Savcı Süleyman Pehlivan, imzasız bir ihbarı dayanak gösterdi.
İki çocuk babası Tatar avukatlarının itirazı ile 12 gün sonra tahliye edildi.
O dönem özel yetkili savcı konumundaki Süleyman Pehlivan'ın talebi üzerine Tatar hakkında yeniden yakalama emri çıkarıldı.
Bu iftiraya dayanamayan Tatar, 18 Aralık 2009'da, Üsküdar Beylerbeyi'ndeki Astsubay Hazırlama Okulu tesislerindeki lojmanında kararın tebliğ edilmesinin ardından silahıyla başına bir el ateş ederek intihar etti.
Son mektubunda, “Bu hukuksuzluğa isyan ve bu karanlığa bir nebze ışık olabilmek için hayatıma son veriyorum” diye yazdı.
Yorum Yazın
Onlarca hayatı mahvettiler, kandırıldık diyip içinden çıktılar ve halk hala alkışlıyor... Bu adamlara oy veren herkes bu intihardan sorumludur...
Koca yürekli adam, senin gibi nice vatanseverleri bu ülkeden soğuttular, koparttılar. Seni seviyorum.
peki ne değişti. sadece roller değişti. yine kumpaslar. yine iftiralar ve yine kendinden olmayanı karalayan ve onlara sorgusuz sualsiz biat eden %50 Nur iç... Devamını Gör