Görüş Bildir
Derbi Nerede Oynanacak?
Beşiktaş ile Galatasaray arasında Spor Toto Süper Lig'in 16. haftasında yapılacak derbi maç Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanacak.Siyah-beyazlı kulüpten yapılan açıklamada, 4 Ocak 2015 Pazar günü Atatürk Olimpiyat Stadı'nda oynanacak karşılaşmanın biletlerinin yarın satışa çıkacağı bildirildi.Açıklamada, yarın saat 14.00 itibarıyla Passolig kart sahipleri için satışa sunulacak biletleri almak isteyen Passolig kart sahiplerinin, biletleri www.passo.com.tr, N'Kolay satış noktaları ve Vodafone Arena Kombine Satış Merkezi'nden kartlarına yükleyebilecekleri kaydedildi.Passolig kartı olup, kartı henüz eline ulaşmayan taraftarların, Galatasaray karşılaşmasına bilet yüklemeleri halinde tek seferlik geçici kartlarını Vodafone Arena Kombine Satış Merkezi'nden teslim alabilecekleri ifade edildi.Maç günü saat 11.00 itibarıyla Atatürk Olimpiyat Stadı bilet satış gişesinden Passolig kart sahiplerine bilet yüklemesi ve tek maçlık giriş kartı dağıtımlarının başlayacağı, yüzde 50 ve üzeri engelli taraftarların, maç günü bilet satış gişesinden Passolig kartlarına ücretsiz olarak bilet yüklemesi yaptırabilecekleri bildirildi.Derbinin bilet fiyatları şöyle:Batı VIP: 120 TLBatı Tribün: 60TLDoğu Tribün: 50 TLKuzey Tribün: 25 TLGüney Tribün: 20 TLLigtv
Hamzaoğlu'nun Müthiş İstatistiği
İtalyan teknik direktör Cesare Prandelli döneminde 16 resmi maçta 15 gol atan Galatasaray, halefi Hamza Hamzaoğlu yönetiminde çıktığı 5 maçta 21 kez ağları havalandırdı.Ziraat Türkiye Kupası’nda deplasmanda Spor Toto 3. Lig ekiplerinden FBM Makina Balçova Yaşamspor’u 9-1 yenerek tarihinin en farklı galibiyetlerinden birini elde eden Galatasaray, yeni teknik direktörü Hamza Hamzaoğlu ile büyük bir çıkış yakaladı.Sarı-kırmızılı takım, sözleşmesi feshedilen İtalyan teknik direktör Cesare Prandelli’nin yerine göreve getirilen Hamza Hamzaoğlu yönetiminde sergilediği futbol ve elde ettiği başarılı sonuçlarla dikkati çekti.Prandelli yönetiminde farklı skorlarla kaybettiği maçlar sonrası eleştirilerin hedefi olan Galatasaray, Hamza Hamzaoğlu ile kazandığı farklı galibiyetlerle taraftarının yüzünü güldürdü.İtalyan teknik direktör Cesare Prandelli döneminde 16 resmi maçta 15 gol atan “Cim Bom”, halefi Hamza Hamzaoğlu yönetiminde çıktığı 5 maçta 21 kez ağları havalandırma başarısı gösterdi.Sarı-kırmızılı ekip, İtalyan teknik adam yönetiminde çıktığı maçlardan 6 galibiyet, 3 beraberlik ve 7 mağlubiyetle ayrıldı, Hamzaoğlu ile 4 galibiyet ve 1 mağlubiyet yaşadı.Prandelli’nin başında bulunduğu sırada Galatasaray, en farklı galibiyetini 2-0’lık skorla Bursaspor karşısında alırken, en farklı yenilgilerini ise 4-0’lık skorlarla Borussia Dortmund ve İstanbul Başakşehir maçlarında tattı.Hamza Hamzaoğlu idaresindeki Galatasaray ise en farklı galibiyetlerini 9-1’lik FBM Makina Balçova Yaşamspor ve 5-0’lık Torku Konyaspor karşısında elde etti, en farklı yenilgisini ise 4-1 sonuçlanan Arsenal maçında yaşadı.Hamzaoğlu’nun performansıGalatasaray, Hamza Hamzaoğlu yönetiminde Spor Toto Süper Lig, Ziraat Türkiye Kupası ve UEFA Şampiyonlar Ligi’nde olmak üzere toplam 5 karşılaşmaya çıktı. Bu maçlarda Akhisar Belediyespor’u 2-1, Torku Kanyaspor’u 5-0, Eskişehirspor’u 4-2 ve FBM Makina Balçova Yaşamspor’u 9-1 yenen sarı-kırmızılı ekip, Arsenal’e ise 4-1 mağlup oldu.Prandelli’in karnesiGalatasaray, İtalyan teknik adam Cesare Prandelli yönetiminde 16 resmi maça çıktı. TFF Süper Kupa, Spor Toto Süper Lig ve UEFA Şampiyonlar Ligi’ndeki bu maçların 6’sını kazanan sarı-kırmızılı takım, 3’ünden beraberlik, 7’sinden de mağlubiyetle ayrıldı. “Cim Bom”, Prandelli ile çıktığı maçlarda 15 gol atarken, kalesinde ise 29 gol gördü. Açık Mert Korkusuz
"Gülen Grubu, Aziz Yıldırım'dan 50 Milyon Dolar İstedi"
MİLLİYET Gazetesi yazarlarından Atilla Gökçe, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın da içerisinde bulunduğu şike davası ile ilgili bir yazı yazdı.Galatasaray Başkanı, “Fethullah (Gülen) grubu, Aziz Yıldırım’dan 50 milyon dolar istedi. Aziz Yıldırım da Fenerbahçe de bu parayı vermedi. Ondan sonra malum süreç başladı.... Henüz sonlanmayan bir süreç” dedi.Bilim insanı, hukukçu. 1961’de üniversite diplomasıyla çıktığı yolculuğu 53 yıldan beri aralıksız sürdürüyor. Bir yandan davalar, duruşmalar, dosyalar arasında koşuştururken, bir yandan da öğrencilerine yeni tezlerinde yeni yeni mesajlar veriyor, onlarla tartışıyor. Bilimsel jürilerde oy kullanıyor. Onlarca doçentin, profesörün akademik unvanını imzasıyla onaylamış büyük bir hoca o!Koşullar, Duygun Yarsuvat’ı Galatasaray Spor Kulübü’nün başkanlığına getirmiş. Hevesle, hayalle hazırlandığı bir rol değil bu. Altı aylık geçici bir görev olarak bakıyor başkanlığa...Yanlış yargılamaBelki de sırf bu nedenle, Galatasaray-Fenerbahçe arasındaki rekabete farklı bir masumiyetle yaklaşıyor. Popülist demeçler verip ortalığı kızıştırma, rakibi gıcık etme, taraftarlara selam çakma kolaycılığına sapmıyor. Ortamı yangın yerine çeviren demeçlerden uzak duruyor.Duygun Yarsuvat’ın spor adamı, bilim insanı kişiliğinin en taze örneğine de bizzat tanık oldum.Geçen hafta Çarşamba gecesi, dostlarım Mehmet Ayan ve Ilgaz Çınar’la birlikte “Galatasaraylılar Evi”ne, onların diliyle “Cemiyet”e konuk olduk. Galatasaray Basketbol Takımı’nın geçen yıl final serisindeki son Fenerbahçe maçına çıkmamasıyla ilgili olarak olimpizm ilkelerine aykırı davranıldığını, Koç Ergin Ataman’la oyuncuların “spor yapma” hakkının çiğnendiğini, bir dava açmaları halinde o günkü yönetimden yüklü tazminat alabileceklerini anlatım.Sonradan sohbet sırasında Yarsuvat’ın özellikle Fenerbahçe Başkanı hakkında söyledikleri ilgimi çekti:“-Aziz Yıldırım, 6222 sayılı yasa kapsamında yargılandı. Normal olarak asliye ceza mahkemesinde yargılanması gerekirdi. Ama Giresunspor eski başkanı Olgun Peker’le ilgili iddialar kapsamında olayı çete suçu olarak gördüler ve ağır cezaya gittiler. Bence bu yanlıştı. Normal olarak asliye cezada yargılansaydı, tutuklanmazdı. Asliye cezada suçlu bulunsa dahi “hükmün açıklanması geri bırakılır” ve bu kadar yıpranmamış olurdu. Bu dava ile ilgili yargılama usulü kararları üç gün içinde değişti. İyi olmadı.”Yarsuvat’a “Peki bu çoraplar neden örüldü başkanın başına?” diye sordum.Aynen şunları söyledi:“-Fethullah (Gülen) grubu, Aziz Yıldırım’dan 50 milyon dolar istedi. Aziz Yıldırım da Fenerbahçe de bu parayı vermedi. Ondan sonra malum süreç başladı.... Henüz sonlanmayan bir süreç!”Hasım ya da rakip değilBaşkan Yarsuvat, bunları söylerken Fenerbahçe’ye ortalama Galatasaraylıların baktığı “hasım” ya da “rakip” gözüyle bakmıyordu. Üzgün ve samimi bir tavırla sanki komşusunun başına gelen bir felaketten söz ediyordu.Başkan’la tartışmaya girmedim. Bu 50 milyon doların bağış olarak mı, destek olarak mı talep edildiğini sormadım. Kendi mantığımla bunun karşılığını da bulamadım. Ne var ki Aziz Yıldırım’ın 2 Temmuz 2013 gecesi tahliyesinden hemen sonra, evinde Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök’e başına gelenlerin Fethullah Hoca örgütünün işi olduğunu anlattığını biliyorum. Ertesi gün Yıldırım, bu beyanları yalanlamıştı, onu da hatırlıyorum.Bir de Aziz Yıldırım’ın sık sık tekrarladığı bir mesaj var: Günü geldiğinde konuşacağını, Türkiye’yi sarsan açıklamalar yapacağını söylüyor Fenerbahçe Başkanı.Duygun Yarsuvat’ın ayrıntısız, sade ve net sözcüklerle anlattıklarını buraya yazmadan önce, Pazar akşamı arayarak “Sohbette söylediklerinizi yazabilir miyim? Bunu sormak benim görevimdir” dedim. “Elbette yazabilirsiniz, dedi, teşekkür ettim. Son sözü de şu oldu: “Asıl ben size izin istediğiniz için, nezaketiniz için teşekkür ederim!”Yazının devamı için
"Gökhan Töre'nin Emre Gibi Psikolojik Yardıma İhtiyacı Var"
Sabah Gazetesi'nin usta kalemlerinden Hıncal Uluç, geçtiğimiz haftaya damgasını vuran spor olaylarını değerlendirdi.Arka arkaya maçlar yapan Beşiktaş, Gaziantep maçının pazartesi gününe alınmasını talep etti ama bir karşılık bulamadı. Eksiklere ve yorgunluğa rağmen sahadan galibiyetle ayrılmayı başardı. Bu durumlarda federasyonun bir esneklik göstermesi gerekmez mi?Federasyonun, Galatasaray'a yaptığı neydi? Belçika'dan dönüp takımı Gaziantep'e gönderdiler. Federasyonun neyi nasıl yaptığına akıl erdirmek güç!..Buna karşılık Beşiktaş'ın iyi bir kadrosu var. Biri sakatlandığı zaman yerine herhangi bir adam gelmiyor. O sakatlananın yerine Beşiktaş formasını rahatça giyebilecek bir adam geliyor. Yerli, yabancı...Düşün; iki tane milli santrforun var. Biri yerli milli, öbürü yabancı milli... İkisi de aynı hafta sakatlanıyor ama üçüncü santrforun bunlardan aşağı kalan yanı yok. Türkiye'nin en iyi forvetlerinden biri Cenk Tosun Beşiktaş'ta... Orta sahadaki adamları öyle… Savunmadakiler öyle…Mesela bu hafta Motta sakatlandı. Ben Beşiktaşlı olsam 'İyi oldu' derim. Çünkü bana sorarsan; İsmail Köybaşı, Motta'dan iyi...Gökhan Töre'nin ilk yarıda Şenol Can'a dirsek atması maça damgasını vurdu. Çağatay Şahan'ın çarpma olarak değerlendirip, oyunu devam ettirmesi büyük tepki çekti. Bu karar maçın kaderini ne kadar etkiledi?Maçın kader anıydı. Birinci yarıda maç 0-0'ken Beşiktaş 10 kişi kalsa!..Tabii çok şey değişirdi. Beşiktaş'ın kendi yöneticisi bile 'Dürüst olmamız lazım; ben olsam atardım' dedi.Gökhan Töre'nin aynen Fenerbahçeli Emre gibi psikolojik bir yardıma ihtiyacı var. Bu çocuk başına gelenleri tek başına sırtlayacak güçte değil. Gökhan Töre'nin neredeyse arka arkaya olay çıkartmadığı hafta yok!İyi bir topçu ama 'Beni şutlayın' diye bastırıyor! İyi bir doktora götürüp, profesyonel yardım almasını sağlamak lazım. Yoksa kaybediyoruz Gökhan Töre'yi...İŞTE O YAZININ DEVAMI...Beşiktaş-Galatasaray maçının hangi statta oynanacağı da çok konuşulan konular arasındaydı. Beşiktaş, Konya'daki stattan memnun kaldıktan sonra derbiyi Konya'da oynama arzusundaydı. Galatasaray yöneticileri önce olumlu yanıt verdi, ardından vazgeçtiler!Galatasaray şaşkın! Galatasaray'ı kimin yönettiği belli değil, her kafadan bir ses çıkıyor.Ben Galatasaray'da yetkili olsam; Konya'da oynamayı tercih ederim. Çünkü Galatasaray iyi futbol oynama yolunda hızlı adımlar atan bir takım... İyi futbol oynayan takım, kendisine güvenen takım; iyi saha ister, iyi hava şartları ister.Olimpiyat Stadı futbol oynamanın yasaklanması gereken bir stadyum aslında...Biz 'Olimpiyat'ta oynamak istiyoruz' diyen Ali Dürüst açıkça şunu söylüyor: 'Biz Galatasaray olarak bu maçta beraberliğe razıyız. En berbat koşullarda oynansın ki maç, Beşiktaş bir şey yapamasın biz de aradan sıyrılırız!' Bunun anlamı bu!..Galatasaray, Konya'daki sahada nasıl top oynayacağını gösterdi. Olimpiyat'ta oynanması Beşiktaş'ın lehine...Fenerbahçe'nin Sivas'ı yendiği karşılaşmada büyük bir hakem hatası yaşandı. Sarı-lacivertli takımın attığı ilk golde bariz ofsayt vardı. Aslında son dönemde hakemlerle ilgili şikayetler de artmaya başladı. Hakem hatalarının asgariye indirilmesi için ne yapılması gerekiyor?Akla hayale gelmez bir hata!.. Ben bunca yıldır futbol seyrediyorum, bunca yıldır futbol yorumculuğu yapıyorum; böyle bir şey görmedim. Abartılı olmasın ama öbür taraftaki yan hakem dahi ofsaydı görebilirdi! Arkadaki 6. hakem görebilirdi, durduğu yerden orta hakemin kendisi görebilirdi. O kadar açık ve net!.. Bir kişi de değil, dört kişi birden ofsayt!.. Ve de bir metre ofsayt!!! Piero'sunu çekmişler; 86 santim ofsayt çıkmış.'Bu ofsaydı ben görmedim; veremiyorum' diyen bir hakem olamaz.Orada suç sadece yan hakemin değil; aynı zamanda orta hakemin... Re'sen düdük çalabilirdi.O maç Türkiye ligi için o kadar kritik ki... Birisi şampiyonluğa oynuyor, birisi de kümede kalmaya oynuyor. Maçın 3. dakikasında Sivas gibi bir takım böyle bir gol yerse ondan sonra iflah olur mu!..Neticeyi etkileyen, skoru değiştiren hakem hataları felaket bir şekilde artmaya başladı.Ahmet Çakar, Sabah gazetesindeki köşesinde yazmış. 'Bu Zekeriya Alp ile olacak iş değil. Yaptığı salı toplantıları hakemleri hırpalamak, zayıflatmaktan başka bir işe yaramıyor. Ama öte yandan düzelmeleri yolunda da herhangi bir katkıda bulunmuyor. Hakemler çok kötü yönetiliyor' diye...Bu pozisyonun dışında başka tartışmalı anlar da vardı. Emre ve Meireles'in pozisyonlarında Sivas penaltı bekledi.İki tane penaltı vardı. Net... Öteden beri söylüyorum; bu inancımda değişiklik yok. Üç büyükler özellikle kendi sahalarında oynadığı zaman hakem de yanlarında yer alıyor. Fenerbahçe sahada 14 kişiydi. Resmen...14 kişi olmasına gerek de yoktu. Bu gördüğüm en kötü Sivaslardan bir tanesiydi ama ne olursa olsun, sen 3. dakikada akıllara seza bir hakem tokadı yersen iyi olsan da bir şey yapamazsın.Fenerlilere kart çıkarılmıyor, Sivaslılara çıkarılıyor. Penaltılar verilmiyor. Yani tam bir hakemlik komedisi!!!Böyle olunca da maçı yorumlamak da zor. Hatırla, Roberto Carlos hafta içinde maçın hakemlerinin böyle olacağını adeta tarif etti. 'Saracoğlu'na gidiyoruz, orada nasıl hakemler bulacağımızı biliyoruz' dedi.Fenerbahçe kamuoyunda bu defa genel anlamda beğenildi.Maçın genelinde Fenerbahçe'nin iyi futbol oynadığını söylemek mümkün değil. Tabelacı olsam bile söyleyemem ki ben tabelacı değilim. Savunması çok kötü... Fenerbahçe iyi oynasa o maç 10-0 biterdi. Atılan gollere bak; Sivas kalecisinin hediyesi gibi goller...Galatasaray, Konya'yı 5-0 mağlup ederek adeta büyük bir patlamaya imza attı. Aslında maçın zorlu geçmesi bekleniyordu ama Konya, son dönemde çıkışta olan Galatasaray karşısında varlık gösteremedi.Aykut Kocaman'ın gelişinden sonra Konyaspor kendi sahasında ligin en iyi futbol oynayan takımlarından biriydi. Galatasaray'ın da Hamza ile kıpırdanma içinde olduğu ortadaydı. Ama Arsenal maçındaki durum da meydanda...Onun için maç öncesi bana bir Galatasaraylı olarak 'Beraberliğe razı mısın?' diye sorsalardı; 'Evet' derdim. Öyle bir görüntü vardı ama Galatasaray'ın en kolay maçlarından biri oldu. Hatta bu sezona bakarsan; Galatasaray'ın kazandığı en kolay maçların ilki oldu.Bunda tabii Galatasaray'ın girdiği pozisyonları gole çevirmesi etkili oldu. Galatasaray'ın kaleyi bulan 8 şutu var; 5'i gol... Galatasaray'ın böyle bir şut isabet yüzdesi yok. Galatasaray'ın bu kadar şut attığı bir maç yok.Hamza'nın gelişi ile takımda ortaya çıkan durum şu: Hücum futbolu oynuyorlar. Hem kadronun kuruluşu hücuma dönük hem oynanan futbol anlayışı hücuma dönük. Hücum futbolu oynamak da sanki hücum oyuncularını psikolojik olarak etkilemiş, gol pozisyonlarında onları daha akılcı, daha doğru vuruşlar yapmaya sevk etmiş gibi...Hepsi bir araya geldi ve beklenmedik kolaylık da bir maç ortaya çıktı.Bu maç gelecek maçlara örnek olur mu; göreceğiz. Ben hem Fenerbahçe'nin 4-1'ini hem Galatasaray'ın 5-0'ını fazla güvenilmesi gereken maçlar olarak görmüyorum.Öteki taraftan Arsenal maçını aradan cımbızlarsak Eskişehir, Akhisar ve Konya maçlarına baktığımızda bir 'toparlanmadan söz edebiliriz' miyiz?Hala erken... Bu erken kararları Trabzon için de vermişlerdi; Trabzon'un durumu ortada... Galatasaray'da gözle görülür bir düzelme var. Özellikle yerli futbolcularda...Bunun en bariz görüntüsü şu; Galatasaray 4-4-2 oynuyor. Ortada iki tane santrfor -Umut ve Burak- var.Kanat kombinasyonlarını bu taktik içinde orta sahanın ve savunmanın kanatlarında oynayan adamlar ikili ataklarla geliştirirler. Galatasaray'ın sağında Sabri ve Emre Çolak oynuyor. Solda Telles ve Sneijder oynuyor. Galatasaray hangi kanattan daha tehlikeli, daha fazla akın yapar? Hangi kanat daha fazla gol pozisyonu yaratır?Sneijder solu en azından isim olarak parlatıyor.Sabri ile Emre; Telles ile Sneijder'e fark attı! Bırak Türk Milli Takımı'nı, Galatasaray da bile oynatılmayan iki adam sağ kanatta; Brezilya Milli Takımı'nın beki ile Hollanda'nın en iyi oyuncularından biri sol kanatta ama sağdan gelen akınlar sola fark attı!Bu da beraberinde başka bir soruyu getiriyor: İtalyan hocalar, yerli oyuncuları küstürmüşlerdi; şimdi de yabancılar da mı bir sorun var?Melo da bir durgunluk hissediliyor sanki...Melo, Arsenal maçının en iyisiydi. Konya maçında sahada yoktu. Telles döküldü. Ben hayatımda bu kadar kötü bir Telles görmedim. Resmen 'Adamlar soldan gelecekler' diye korkuyorduk ki ben başından beri Telles ve Bruma'nın oynatılması ve kazanılması gerektiğine inanıyordum. Hala da inanıyorum ama onların da fırsat verildiği zaman bunu değerlendirmeleri lazım.İşte Sabri'ye bir fırsat verildi; A2 takımından geldi ve 11'e yerleşti. Telles gibi bir adam kendisine verilen fırsatı böyle mi kullanır!Daha önce Hamzaoğlu'na verdiğiniz öğütler arasında Melo önemli bir yer tutuyordu. 'Melo tercihi belirleyici olacak' demiştiniz. Hamzaoğlu'nun Melo'lu bir takımı tercih ettiğini görüyoruz. Buna karşılık Konya maçında Bruma kenardaydı. Bu seçim sahaya nasıl yansıdı?Bruma, Arsenal maçında çok kötü oynadı. Melo da sahanın en iyisiydi. Bir de gözle gördüğün var. Galatasaray, Beşiktaş ve Fenerbahçe ile kıran kırana bir puan mücadelesi veriyor. Son yıllarda olmayan bir mücadele bu...O zaman Hamzaoğlu'nun doğru yerde doğru seçimi yaptığını söyleyebilir miyiz?Yapacak bir şey yok. Ben de Hamza Hamzaoğlu'nun yerinde olsaydım; Bruma'yı değil, Melo'yu düşünürdüm. Ama şu Melo'yu gördükten sonra da yeniden düşünürümTelles de dediğiniz gibi son iki maçta döküldü.Galatasaray iyi takım olacaksa iyi bir Bruma ve iyi bir Telles'e ihtiyacı var.O zaman ilk söylediğinize dönersek; Hamzaoğlu'nun yabancıları da sarıp sarmalaması gerekiyor.Evet. Yabancıları kazanırsa maddi manevi kazancın olur. Bir de bunları iyi paraya satarsın. Emre Çolak harikalar yaratıyor da kime satacaksın Emre Çolak'ı!.. Avrupa'da Emre'ye talip olacak takım var mı?Bruma'nın, Telles'in şimdiden talipleri var. Galatasaray gibi boğazına kadar borca batmış bir kulübün transfer pazarını düşünmesi lazım. Bir yandan bu var bir yandan da hata affetmeyen, kıran kırana bir şampiyonluk mücadelesi var. Avrupa'dan elendikten sonra Galatasaray'ın başka mücadele edeceği bir alan yok.Hamza hocanın kazandığı isimlerin başında Emre Çolak geliyor. Siz Emre'de bir gelişme görüyor musunuz?Emre, İtalyanların zamanında fırsat verildiğinde de takımın en yararlı adamlarından biri oluyordu ama İtalyanlar, yüz vermediler nedense!.. 'Fatih Terim'in adamı' diye herhalde yüz vermediler! Emre görev adamı; Emre büyük bir futbolcu değil.Golü güzeldi.Ramsey'in golü gibi… Ayağına oturursa olur.Selçuk da doğru yerde ve doğru zamanda topu çıkardı.Öyle topların biz hem de Emre tarafından tribünlere atıldığını çok gördük. Bazen sen de iyi oynarsın, şansın da yerinde olur ve top da ayağına oturur. Bana sorarsan; Emre hakkında bu hafta çıkan abartılı övgülerin baş sebebi o gol...Topu ayağına öyle oturtursan herkes senden bahseder. Ramsey'e topu kimin verdiğini hatırlayan var mı? Galatasaraylılar verdi. Topu açmak isterken adamın önüne attılar. Adamın da ayağına oturacağı varmış.Sneijder kaç tane şut attı? Sneijder'in bir tane kaleyi tutan şutu yok. Şöyle bir Avrupa'da, herhangi bir gazeteciye sorun bakalım; hangisi iyi şut atar; Sneijder mi, Ramsey mi? Ramsey'in iki golü var, Sneijder'in yok. Bazen olmayınca olmuyor, bazen de olunca oluyor.Galatasaray'da unutulan isimlerden bir tanesi de Trabzonspor'dan alınan Olcan Adın…Olcan'ın alınması yanlış. Trabzon'dan alınan iyi adam bana sorarsan; Yasin. Yasin geleceği olan bir adam... Aklını başına devşirirse, kendini bu işe ciddi ciddi verirse ve hoca da ona inanırsa Galatasaray, Yasin'den çok şey kazanır.Olcan'dan fazla bir beklentiniz yok anladığım kadarıyla...Bir an evvel satılmasında fayda var. Olcan küçük takımın büyük futbolcusu... Trabzon da o yüzden vazgeçti zaten...Takım düzelmeye başladı ama Galatasaray'daki mali kriz derinleşmeye devam ediyor.Bir de 40 milyon lira ceza geldi. Vuran vuruyor!Özellikle basketbol şubesi büyük darbe yedi bu mali kriz nedeniyle... Oyuncular teker teker gidiyorlar.Galatasaray basketbol şubesi bitik. Bu hafta maça çıkacak 5 kişi bulunur mu; bilemiyorum! Şiddetle ve çok hızlı bir şekilde sponsora ihtiyacı var Galatasaray'ın... Çünkü Liv Hospital 5 milyonluk sponsorluğunu 1 milyona indirmiş. Kulüpte 5 kuruş para yok.Ergin Ataman'ın 'Ünal Aysal basketbola sponsor olsun' diye bir teklifi var. Bence en mantıklı ve en akılcı teklif... Ünal Aysal basketbola sponsor olur ve iyi bir Galatasaray Basketbol Takımı ortaya çıkarsa kulüpte ve camiada kaybettiği itibarını da bir ölçüde kurtarır.Sabah
Hamzaoğlu'ndan Pandev ve Sinan Yorumu
Galatasaray Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu, Balçova Yaşamspor maçının ardından açıklamalarda bulundu.İşte Hamza Hamzaoğlu'nun açıklamaları;'Oyuncularımız oyundan keyif almaya başladı ve bizim de onlardan istediğimiz tek şey bu. Balçova Yaşamspor'a saygı duymamız gerekiyordu. Hakemin son düdüğüne kadar ne var ne yok sahaya koymalarını istedik. Birçok arkadaşımız bugün iyi performans sergiledi. Bizim bütüğn takımın iyi oynamasına ihtiyacımız var. Hepsine teşekkür ediyorum, mücadelelerinden dolayı. Skor 2. planda, goller de güzeldi. Tebrik ediyorum. Balçova'ya da bundan sonraki maçlarında başarılar diliyorum''PANDEV FİZİK OLARAK İYİ DEĞİL''Pandev'in zaten yetenekleri tartışılmaz. Kadromuzda önemli denecek bir oyuncu. Şu anda fizik olarak iyi olduğunu söyleyemem. Bundan sonraki maçlarımızda belki lazım olacak, bilemiyorum süreç neler gösterir. İyi goller attı, ama fizik olarak istediğimiz seviyede değil, ama çalışıyor.''SİNAN GÜMÜŞ, GELECEK...''Sinan gelecekte önemli bir oyuncu olma potansiyeline sahip. Gol atması da iyi oldu onun adına. Oyuna giren, kenarda oturan, bizi televizyondan da izleyen oyuncu arkadaşlarımdan memnunum, Allah razı olsun herkesten.'Maraton
Lampard'ın Yerine Sneijder
Galatasaraylı Wesley Sneijder'e Manchester United ve Southampton'ın ardından Manchester City de talip oldu.Hollanda’nın Voetbal International dergisinin haberine göre mavi-beyazlı kulübün yöneticileri, Sneijder’in menajeri Guido Albers ile Salı günü masaya oturdu.Manchester City’nin kiralık olarak forma giyen Frank Lampard’ın Ocak ayında kulübü New York City’ye dönecek olmasıyla oluşacak boşluğu Sneijder ile doldurmayı hedeflediği bildirildi.Manchester City’nin sözleşmesinde 15 milyon Euro’ya serbest kalma maddesi bulunan Hollandalı yıldız için bu rakamı Galatasaray’a ödemeye hazır olduğu kaydedildi.Açık Mert Korkusuz
Reklam
Galatasaray İzmir'de Gol Olup Yağdı
Ziraat Türkiye Kupası G Grubu'nda Galatasaray deplasmanda FBM Makina Balçova Yaşamspor'u 9-1 mağlup etti.Türkiye Kupası G Grubu'na Eskişehirspor galibiyetiyle başlayan Galatasary, ikinci maçta 3. Lig 3. Grup'ta mücadele eden İzmir temsilcisi Balçova Yaşamspor ile karşılaştı.İzmir Atatürk Stadı'nda oynanan karşılaşmayı 6-1 kazanan Hamza Hamzaoğlu2nun ekibi 6 puanla liderliğini sürdürdü.Maça üst üste ataklarla başlayan ev sahibi ekip, 10. dakikada Melik Yeğin ile 1-0 öne geçti. İlk 20 dakikada sendeleyen sarı-kırmızılılar, Goran Pandev'in Galatasaray kariyerindeki ilk golü olan 27. dakikadaki şık kafa vuruşuyla skora eşitliği getirdi. Maça sol kanatta başlayan Yasin Öztekin'in ceza sahasında düşürülmesiyle kazanılan penaltıda topun başına geçen Hamit Altıntop, 32'de G.Saray'ı öne geçirdi.Ligde fazla forma şansı bulamayan, devre arasında takımdan gönderilmesi planlanan Pandev, 39'da bir kez daha sahneye çıktı ve farkı 2'ye çıkardı. İlk golde Pandev'e harika bir asist yapan Olcan Adın, 41. dakikada Yasin Öztekin'den aldığı pasta ceza yayı üzerinden yaptığı harika vuruşla skoru 4-1'e getirdi. Maçın 45. dakikasında skoru 5-1'e taşıyan Pandev, ilk yarı bitmeden hat-trick yaparak Galatasaray'ı soyunma odasına 5-1 önde götürdü.Maçın ikinci yarısında Bruma'nın yerine oyuna giren genç oyuncu Sinan Gümüş, 62. dakikada G.Saray kariyerindeki ilk golünü atarak skoru 6-1'e getirdi. Genç oyuncu golden sonra sevinçten gözyaşlarına hakim olamadı.Yekta Kurtuluş 80'de Galatasaray'ın 7. golüne imzasını atarken, Olcan Adın 82. dakikada kendisinin 2. takımının 8. golünü attı.Maçın skorunu 89. dakikada Yekta Kurtuluş belirledi: 9-1.Galatasaray, Balçova Yaşamspor'u deplasmanda 9-1 mağlup ederek 3 puanın sahibi oldu.Bu sonucun ardından Galatasaray puanını 6'ya çıkardı ve grup liderliğini sürdürdüFotomaç
Beşiktaş'ta Yine Stat Krizi
Beşiktaş'ta yeni bir stat krizi yaşanıyor. Siyah-beyazlılar Ziraat Türkiye Kupası'ndaki Çaykur Rizespor maçını Bolu Atatürk Stadı'nda oynamak istiyordu. Ancak Karadeniz ekibi bu teklife olumsuz yanıt verdi.Perşembe günü saat 20:30'da oynanacağı açıklanan Beşiktaş-Çaykur Rizespor maçının hangi statta olacağı konusunda Beşiktaş yönetiminin arayışları sürüyor.Siyah-beyazlı takım, pazar günü ligdeki Akhisar Belediyespor mücadelesine ev sahipliği yapacak Başakşehir Stadı'nın zeminin yıpranmasını istemiyor. Atatürk Olimpiyat Stadı da zemin ve aydınlatma sisteminin bakımda olması nedeniyle alternatifler arasında çıkarıldı.Beşiktaş yönetiminin, Çaykur Rizespor maçını gündüz saatlerinde Sarıyer Ziya Öniş Stadı'nda oynama başvurusu da Futbol Federasyonu tarafından reddedildi. Fenerbahçe ve Galatasaray'ın da statlarını vermeye yanaşmadığı Beşiktaş yönetimi, yaklaşık 48 saat kalan maç için stat bulmak amacıyla yoğun bir mesai harcıyor.Sporx
Reklam
Olcan'ın G.Saray Pişmanlığı
Olcan Adın'ın, Beşiktaş'ın yerine Galatasaray'ı tercih ettiği için pişman olduğunu söylediği iddia edildi.Sezon başında Trabzonspor'dan büyük umutlarla transfer edilen Olcan Adın için bordo-mavili kulübe 4 milyon euro artı sadece 6 ay önce Kayserispor'a bonservisi için 2 milyon 750 bin euro ödenen Salih Dursun'da 2 sezonluğuna kiralık verildi.Olcan'a 4 yıllık sözleşme karşılığında 1.6 milyon euro'dan 4 sene 100 bin euro artan oranda da maaş ödemesi yapılacak.Abdurrahim Albayrak'ın Trabzonspor'a geri alması için ısrar ettiği, Olcan'ın da Tolga Zengin'e Beşiktaş'ı değil de Galatasaray'ı seçtiği için pişman olduğunu anlattığı ortamda sarı-kırmızılı yönetim devre arasında herhangi bir teklif gelmesi durumunda Olcan'ı göndermeyi de planları arasına aldı.Şu ana kadar da 12 maçta oynadığı için 180 bin euro'yu da cebine koyan Olcan Adın bu dönemde sadece 1 gol ve 1 asist yapabildi. 3 maçta 11'de oynadı. Galatasaray bu maçlarda Başakşehir'e 4-0, Trabzonspor'a 3-0 yenilirken, Olcan'ın 90 dakika oynadığı sadece Erciyesspor maçı 2-1 kazanıldı.Star
TFF'den Galatasaray'a Seyirci Yasağı
Teknik direktör değişikliğinin ardından aldığı sonuçlarla moral bulan Galatasaray'a TFF'den kötü haber geldi...Daha önce oynadıkları deplasman müsakalarında seyircilerinin çirkin ve kötü tezahuratlarından dolayı 3 ihlali bulunan Galatasaray son Konya deplasmanında 4.ihlalden PFDK'ya sevk edilmesi sarı-kırmızılıları 'tribün kapatma' cezasıyla karşı karşıya bıraktı.G.Saray Kulübünün Konya deplasmanında seyircisinin neden olduğu çirkin ve kötü tezahurat nedeniyle PFDK'ya sevk edilmesinden dolayı sarı-kırmızılılar 15.haftada Ankara deplasmanında G.Birliği ile oynayacağı müsabakaya seyircisini getiremeyecek. 15.haftadaki G.Birliği - G.Saray müsabakası sadece ev sahibi kulübün seyircilerine açık olacak.Kaynak: Sporx
Galatasaray PFDK'ya Sevk Edildi
Spor Toto Süper Lig'in 13. haftasında Torku Konyaspor ile Galatasaray arasında oynanan karşılaşmada yaşananlar nedeniyle iki takım PFDK 'ya sevk edildi.İşte o açıklama...'TORKU KONYASPOR Kulübü'nün, 13.12.2014 tarihinde oynanan TORKU KONYASPOR-GALATASARAY A.Ş. Spor Toto Süper Lig Süleyman Seba Sezonu müsabakasındaki 'saha olayları' nedeniyle Disiplin Talimatının 52. maddesi uyarınca PFDK'ya sevkine karar verilmiştir.GALATASARAY A.Ş. Kulübü'nün, 13.12.2014 tarihinde oynanan TORKU KONYASPOR-GALATASARAY A.Ş. Spor Toto Süper Lig Süleyman Seba Sezonu müsabakasındaki 'çirkin ve kötü tezahüratı' nedeniyle Futbol Disiplin Talimatının 53. maddesi uyarınca PFDK'ya sevkine karar verilmiştir.Sporx
Reklam
Turgay Kıran, Galatasaray Başkanlığına Aday Oldu
Eski Galatasaray Kulübü Başkan Vekili Turgay Kıran, mayıs ayında yapılması planlanan olası bir seçimde başkanlığa aday olduğunu açıkladı.Kıran, yaptığı açıklamada, Galatasaray Kulübü'nün son dönemde gerçekleştirdiği genel kurullarda üyelerin kendisine büyük ilgi gösterdiğini belirterek, 'Bu ilgiye sessiz kalma şansım olmadığını düşündüm. Dolayısıyla mayıs ayındaki olası bir seçimde başkan adayı olacağım' dedi.Galatasaray'ın idari ve mali açıdan çok zor durumda olduğunu ifade eden Kıran, 'Hiçkimsenin bu zor dönemde fedakarlıktan kaçınmaması gerekir. Zor günler, zor şartlar ama hepimizin var olması gerekir. Bir iki arkadaşımın daha bu göreve talip olacağına inanıyorum. Galatasaray'ı önümüzdeki 4-5 yılda zor günler bekliyor. Bunu bilerek yola çıkıyorum. Yönetim listemi bile şimdiden belirledim. İşlerinde son derece başarılı isimlerden oluşan, çok genç bir ekip. Bizim ekip aslanlar gibi çalışıyor. Zamanı geldiğinde de çıkacağız ve demokratik bir ortamda mücadele edeceğiz' diye konuştu.Turgay Kıran, sarı-kırmızılı kulübün eski başkanları arasında son dönemde yaşanan gerginliklere değinerek, şöyle devam etti:'Artık geçmiş başkanları suçlamamız yanlış. Galatasaray'ın borçları 2000 yılından bu yana ve özellikle de son dönemde büyük bir hızla arttı. İnanılmaz transfer politikalarıyla bugüne geldik. Geçmişte yaptıklarından dolayı birilerini kınamak, Galatasaraylılık anlayışına yakışmaz. Galatasaray'ın durumunu biliyoruz. Bildiğimiz bir şeyi aldıktan iki gün sonra enkaz edebiyatı yapmanın anlamı da yok. Eğer biz buraya talip olduysak kimsenin ağlamaya, sızlamaya hakkı yok. Eğer bu göreve soyunuyorsanız ne yapacağınızı bilmeniz gerekir. Geçmiş başkanlarımızı ben yine saygıyla anmaya çalışıyorum. İyi niyetle geldiler. Doğru olduklarına inandıkları işi yapmaya çalıştılar. Hiçbir şikayette bulunmadan, enkaz edebiyatı yapmadan, bu göreve talip olmamız gerekiyordu. Biz de talibiz.'Eski başkanlar arasında yaşanan polemiklerin Galatasaray'a büyük zarar verdiğini kaydeden Kıran, 'Galatasaray'da son yaşananlardan sonra bir sevgi ortamı kalmadı. Böyle şeylere hiç gerek yok. Ünal Aysal bize birçok söz verdi, vaatlerde bulundu. Ancak onların hiçbirini gerçekleştirmeden gitti. Kendi kendine seçim kararı aldı ve başkanlığa aday olmayacağını söyledi. O kadar borç, insanlara verilen sözler. Üzülerek izliyorum, Galatasaray'da sevgiyi bitirdik biz. Galatasaray'da geleneklere bağlılığımızı yitirdik. Bundan sonra göreve gelirsek Galatasaray'da ortak akılı getirmeye çalışacağız' ifadelerini kullandı.'Hamzaoğlu ile yola devam etmek isteriz'Turgay Kıran, Galatasaray Teknik Direktörü Hamza Hamzaoğlu ile ilgili de 'Hamza Hamzaoğlu'nun şu anda yaptığı Galatasaray'a çok yakışır bir durum. Galatasaray çok sıkıntılı bir dönemde olmasına rağmen hiçbir şey düşünmeden göreve geldi. Dolayısıyla bizim de Hamza'ya vefa borcumuz var. Hamza Hamzaoğlu Türkiye'de kendisini ispat etmiş bir teknik direktör. Ben ve ekibim göreve gelirsek Hamza ile yola devam etmek isteriz' değerlendirmesinde bulundu.Galatasaray'da altyapının da güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Kıran, sözlerini şöyle sürdürdü:'Bunun için Juande Ramos veya Arsene Wenger gibi genç futbolcu yetiştiren önemli isimlerin kulüpte görev alması gerekebilir. Belki Hamza Hamzaoğlu'nun bir ağabeye ihtiyacı olabilir. Genç futbolcu yetiştirsin diye bir ağabey gelebilir ama Hamzaoğlu görevine devam eder. Hamza Hamzaoğlu şu anda çok başarılı ve Galatasaray için de büyük fedakarlık yaptı. Ben Hamza Hamzaoğlu'nun Galatasaray'da olmasını dilerim.'Kıran, başkan seçilmesi halinde yıldız futbolcu transferi yapıp yapmayacağına ilişkin ise 'Bizde çilekler Belçika'da kaldı. Çilek olacaksa da yerli malı olur. Değerli oyuncuların varlığından ben de büyük keyif alıyorum ama emekliliği gelen futbolcuları şenlendirici ülke olduk. Bunun yerine altyapıdan oyuncu çıkarmaya çalışmalıyız' diye konuştu.'Dürüst başkan adayı olursa adaylıktan feragat ederiz'Turgay Kıran, başkanlık görevi için adı sıkça dile getirilen Galatasaray Kulübü Sportif AŞ Yöneticisi Ali Dürüst'ün başkan adaylığını açıklaması halinde, adaylıktan vazgeçeceğini söyledi.'Ali Dürüst'ün başkan olmasını herkes ister. Kendisi benim kardeşimdir' diyen Kıran, 'Ona karşı büyük bir sevgi ve saygı duyuyorum. Kaç defa başkan adaylığı teklif edildi, kendisi kabul etmedi. 'Ben başkan adayıyım' derse biz de adaylıktan feragat ederiz. Ali Dürüst istiyorsa zevkle adaylıktan çekilirim. Bizim amacımız Galatasaray, bir kompleksimiz yok' dedi.Spor Toto Süper Lig'deki şampiyonluk yarışı için de Kıran, 'Galatasaray Avrupa'dan elendi, ancak Hamza Hamzaoğlu ile ligde iyi bir ivme yakaladı. Takım, keyif de vermeye başladı. Bana göre bu çekişme Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe arasında devam edecek. Yarış sonuna kadar devam edecek. Bu noktada da Galatasaray şanslı, çünkü geniş bir kadrosu var. Galatasaray bu sezonun en önemli şampiyonluk adaylarından biridir. İnşallah Galatasaray şampiyon olur ve bu kargaşa biter. Biz de sevgi dolu bir Galatasaray seyrederiz' değerlendirmesini yaptı.Eurosport 
7 Maddede 'Taraftar Neden Kaçtı?'
Taraftar maça gitmiyor, tribünler büyük oranda boş. Peki bunun tek sebebi Passolig mi? Spor yazarı Uğur Meleke, taraftarın tribünden kaçışını yedi maddede sıraladı.Süper Lig’de ilk 13 hafta itibariyle en önemli problemlerden biri taraftarın azlığı. Arada istisnalar olsa da, Konya-Bursa-Eskişehir gibi futbolsever kentler düzeni bozmaya çalışsa da problem baki... Tribünlerin boş olması görüntüyü de, eğlenceyi de, futbolu da çok olumsuz etkiliyor. Herkes problemin “passolig” olduğunu söylüyor, peki gerçekten tek problem bu mu?1)PassoligEvet şüphesiz seyircinin kaçmasının temel nedenlerinden biri passolig, yani elektronik bilet uygulaması... Ben 10 yıldır statlarda elektronik bilet uygulamasına geçilmesini savunan bir sporsever olarak şüphesiz ki hareketi tümden çöpe atamam. Türkiye’de spor sahaları, salonları uzun yıllardır güvensiz. Ölümleri, yaralanmaları kanıksama noktasına geldik ve artık bu konuda radikal adımlar atılması şarttı. Statlara birtakım terörist gruplar giriyor ve onlar gerçek sporseverden ayrılmadan Türkiye’de statların, salonların güvenli olması mümkün değildi.Spor sahalarına/salonlarına patlayıcı madde, bıçak, balta sokan adamı yanındaki masumdan ayırmanın yolu belli. Kamera ile tespit etmek ve bir daha stada sokmamak. Onu ayrıştırmanın yolu da e-bilet uygulamasından ve statların kamera donanımlarını kusursuzlaştırmaktan geçiyor. Yani temelde e-bilet uygulaması gerekli, hatta geç bile kalınmış bir adım...Lâkin birçok konuda olduğu gibi maalesef e-bilet konusunda da Türkiye’de adımları sağlıklı atamadık, detaylarda yapılan hatalarla uygulamanın ölü doğmasına neden olduk. Nisan’da apar topar bu uygulamaya geçildi, birtakım statların kapıları elektronik aksam konusunda eksik olduğu için sıkıntılar yaşandı. Ve bu sıkıntıları tv’den gören insanlar daha da çekindi bu uygulamadan.E-bilete tek bir banka üstünden geçiş yapıldı, zaten çalıştıkları bankaların bitmek tükenmek bilmeyen telefon/sms tacizinden yılan sporsever, ikinci bir bankanın müşterisi olmaktan imtina etti. Yeni bir kart almak istemedi. Halbuki bu uygulamaya bir biçimde bütün bankalar iştirak etse idi, herkes müşterisi olduğu banka, sahip olduğu kart üstünden e-bilet sahibi olsaydı; geçiş çok daha yumuşak olacaktı.Kulüplerin bu karttan bile para kazanma isteği de başka bir faşizan tavır. Kart bedelinin bazı kulüpler için 7, bazıları için 17 lirası kulüplere gidiyor ve insanlar kart fiyatına da tepkili. Oysa kulüplerin 60 bin kart satıp elde edecekleri toplam gelir, bir puan karşılığı havuzdan aldıkları paranın bile altında. Sosyal sorumluluk projesi olarak görülmesi gereken bu karttan bile kulüplerin gelir elde etmeye kalkması, tam anlamıyla açgözlülük.Proses yanlış işleyince, geçiş sağlıksız olunca, uygulama da ölü doğmuş gibi gözüküyor şu anda.2) Cezaların caydırıcı olmamasıAslında en az e-bilet kadar önemli bir problem de şu: Siz stattaki teröristi kameralar ve e-bilet uygulaması sayesinde ayıklasanız dahi maalesef layıkıyla cezalandırmıyorsunuz. Geçen sene Burak’ın yüzünü çakıyla yaralayan teröristle Fernandes’e tekme atan teröriste verilen cezalar çok komik: Maçları 1 yıl evden izleme lütfu!Oysa siz Burak’ın yüzünü sokakta çakıyla yaralasanız ya da sokakta Fernandes’e tekme atsanız sonucu aynı mı olurdu? Bu adamlar mahkemeye gitmezler miydi? Eğer milyon dolarlar kazanan, kulüplerin gözü gibi koruduğu sporcuların bile stat içinde can güvenliği sağlanamıyorsa, tribündeki masum vatandaş can güvenliğinin olduğuna nasıl itimat edebilir ki?“Hemen hemen bütün antrenörler sahaya “yenemiyorsan yenilme” mottosuyla çıkıyor; “iyi mücadele ettik ama şanssızdık”la veda ediyor! İngilizce bilen, dünyayı takip eden antrenör yok denecek kadar az. Gençlere şans veren, bir hedefi olan antrenör yok denecek kadar az.”Üstelik geçen yıl Burak’ı-Fernandes’i yaralayan adamların birkaç ay sonra tekrar statlarda olacağını biliyorsanız...3) Statların fiziki koşullarıStatların tek sorunu da güvenliği değil maalesef... Bugün Anadolu’da birçok stada giriş ayrı, çıkış ayrı eziyet. İstanbul’da da trafik, otopark gibi ekstra problemler var. Bu şartlarda insanları hafta sonları evlerinden çıkarıp futbol sahalarına yönlendirmek ne kadar olası sizce?Cumartesi sabahı yataktan kalktınız. Eşinize, çoluğunuza çocuğunuza, sevgilinize futbol maçına gitmeyi teklif ettiniz. Hadi diyelim ki her birinizin passolig kartı var; yine de trafiği göze alacaklar, otopark bulamayacaklar, tuvalete gidemeyecekler, saatlerce erken gittikleri statlarda aç kalacaklar ya da bir sosisliye 20 lira verecekler! Çıkışta ayrı eziyet, ayrı trafik, yorgunluk.Şimdi futbolu sevmeyen bir kadın olsanız, ya da çocuk olsanız; hafta sonu bir stadyuma mı yoksa bir alışveriş merkezine mi gitmeyi tercih edersiniz? Artık spor alanları yaparken rakiplerinizin alışveriş merkezleri olduğunu da göz önüne almanız lazım.4) Yeni statlarTürkiye’nin her yerine yeni statlar inşa ediliyor. Sanırım halihazırda 25 stat inşaatı var dört bir yanda. Acaba bunlar inşa edilirken kamera donanımları sağlıklı kuruluyor mu? Giriş-çıkışları, otoparkları, yeme-içme alanları, tuvaletleri insani koşullarda oluşturuluyor mu? Yoksa bütün mesele 50 bin kişilik stat yapmak mı?Kayseri’ye 32 bin kişilik stat inşa edildi, ortalama 15-16 bin seyirci geliyor ama stat boş gözüküyor! Oysa Kayseri koşullarında bu sayı, gayet iyi bir sayı. Daha küçük kapasiteli, daha kompakt bir stat yapılsa, kalan alanlar alışveriş merkezi gibi, yemek alanları gibi kullanılsa, maçlara gitmek bir hafta sonu eğlencesine dönüşse keşke diye düşünmeden edemiyor insan...5) İstanbul büyükleri hegemonyasıTabii Anadolu’da çok önemli bir sorun da, çocukların/gençlerin kent takımlarını değil, İstanbul büyüklerini tutması. Bugün Trabzon, Eskişehir, Bursa, Adana gibi birkaç ekstrem örnek dışında Anadolu’da kent takımı taraftarlığı son derece zayıf.Tabii 7-8 yaşında, takım seçme aşamasında bir çocuğu nasıl o kent takımının taraftarı yaparsınız, ona kafa yormak lazım biraz.Takımınız başarılı mı?İşte, hedefiniz her sene ilk 10!Antrenörünüz uzun süredir çalışan, aidiyet hissedilebilecek bir hoca mı?Hayır, onun da mottosu; yenemiyorsan yenilme.Futbolcularınız istikrarlı mı, ufak bir çocuğun formasını alabileceği bir sembol oyuncunuz var mı?Hayır, çünkü sizde transfer asla bitmez!Renkleriniz özel mi?Hayır, sizin takımın renklerinde Süper Lig’de 5 takım daha var.Şarkınız özel mi?Hayır, İstanbul takımlarının tezahüratlarından çıkar Fener’i koy Antep’i, çıkar CimBom’u koy Samsun’u! Kendine özgü bir tezahüratın bile yok denecek kadar az.Allah aşkına, 7-8 yaşında bir çocuk bu takımın nesine aşık olup tutacak, hangi farkını benimseyip taraftar olacak? Değişmeyen tek şeyin başkanın. Onu da tutacak hali yok!6) Futbolun kalitesizleşmesiTabii ki Anadolu takımlarının bu planlı plansızlığı, bütün halinde ülke futbolunu da kalitesizleştirdi. Hemen hemen bütün antrenörler sahaya “yenemiyorsan yenilme” mottosuyla çıkıyor; “iyi mücadele ettik ama şanssızdık”la veda ediyor! İngilizce bilen, dünyayı takip eden antrenör yok denecek kadar az. Gençlere şans veren, bir hedefi olan antrenör yok denecek kadar az. Lig temas ligi, göğüs göğüse, kemik kemiğe oynanıyor, kimse kalite istemiyor, herkes mücadeleden bahsediyor.Kumandada bir üstte Almanya, bir altta İngiltere Ligi var. Sahalar yemyeşil, tribünler dolu, futbol tempolu. Kumandalara nasıl ambargo koyabilirsiniz ki bu koşullarda?7) Ülke futbolundaki güven duygusunun zarar görmesiTabii ki İngiltere’nin Almanya’nın futbolunun daha güzel olması, Türkiye’nin izlenmeyeceği anlamına gelmiyor. Sonuçta kendi ülkemizin topu, kendi toprağımızın çocuğu oynuyor orada. Bizim kentimizdeki stattaki maç, her zaman daha yakın, her zaman daha sıcak.Ama son yıllarda ülke futboluna olan güvenin zedelenmesi, sonucun saha içinde değil, saha dışında belirlendiğine olan inanç, en büyük darbeyi vurdu aslında oyuna. Mafyatik kulüp başkanları sazı ellerine aldılar ve futbolcular değil onların oynadığına inandırdılar bizi. Oysa biz futbolu 60 yaşındaki zengin holiganlar değil, 20 yaşındaki gençler oynadığı için sevmiştik.Futbolun bir gün tekrar 60’lık holiganlar değil, 20’lik masumlar tarafından oynanması umuduyla.Uğur Meleke,  Aljazeera
Furkan Aldemir Siftah Yaptı
Furkan Aldemir NBA'deki ilk maçına çıktı. 23 yaşındaki basketbolcunun takımı Philadelphia 76ers, kendi evinde Boston Celtics'e 105-87 mağlup olduNBA'de oynama hedefi doğrultusunda Galatasaray Liv Hospital ile sözleşmesini tek taraflı fesheden Furkan Aldemir, ilk mücadelesine çıktı. Genç basketbolcu Boston Celtics karşısında 9,5 dakika sahada kalırken, 2 sayı, 2 ribaunt ve 1 asist üretmeyi başardı.Ev sahibi takım mücadeleye iyi başlasa da NBA'in güçlü ekiplerinden Celtics oyunun kontrolünü eline almasını bildi. İlk çeyrekte dengeli bir oyun oynanırken, çeyreği Boston Celtics 20-35 önde tamamladı. Philadelphia'nın, ikinci çeyreğe 5 sayılık hızlı bir başlangıç yapmasına rağmen, Celtics üstünlüğü ele aldı ve devreye 57-38 önde girdi. Oyun üstünlüğünü ikinci devrede de koruyan Celtics sahadan 705-87'lik skorla galip ayrıldı.NBA'DEKİ 9. TÜRKFurkan Aldemir, Galatasaray Liv Hospital ile sözleşmesini feshederek, Philadelphia 76ers ile 4 yıllık sözleşme imzalamıştı. Genç basketbolcu NBA'de forma giyen 9. Türk oyuncu oldu.Haber Türk
Reklam
Avrupa Basketbolunda En İyiler Seçiliyor
Erkekler, kadınlar, genç erkekler ve genç kadınlar kategorilerinde, 2014'ün en iyi isimlerinin belirleneceği Avrupa'da Yılın Basketbolcusu oylaması başladı.FIBA'dan yapılan açıklamaya göre, basketbolseverler, 2014'ün en beğendikleri oyuncularının 10. kez dağıtılacak Avrupa'da Yılın Basketbolcusu Ödülü'nü kazanabilmesi için 16 Ocak 2015 tarihine kadar oy verebilecek.Erkekler, kadınlar, genç erkekler ve genç kadınlar kategorilerinde 10'ar adayın yarıştığı ödüllerin sahipleri, uzmanlardan oluşan jürinin de vereceği oylar sonrası 19, 21, 26 ve 28 Ocak'ta açıklanacak.Fenerbahçe Ülker'in Sırp oyuncusu Bogdan Bogdanovic, yılın en iyi erkek basketbolcusu olabilmek için Dirk Nowitzki, Tony Parker, Milos Teodosic, Pau Gasol gibi ödülü daha önce kaldıran isimlerin de bulunduğu adaylarla yarışacak.Rusya'nın Dinamo Kursk Kulübü'nde oynayan milli basketbolcu Işıl Alben'in adaylar arasında yer aldığı kadınlar kategorisinde, 2013'te ödülü alan Galatasaray Odeabank'tan Sancho Lyttle, Ormansporlu Ana Dabovic ve Abdullah Gül Üniversitesi'nden (AGÜ) Lara Sanders olmak üzere Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi'nden (TKBL) 3 isim de bulunuyor.Anadolu Efes'te forma giyen Cedi Osman'ın olduğu genç erkekler adayları arasında milli basketbolcunun bu ödülü geçen yıl da kazanan takım arkadaşı Dario Saric de yer aldı.Fenerbahçe'de oynayan Cansu Köksal ve ödülü geçen yıl kucaklayan takım arkadaşı Astou Ndour, en iyi genç kadın ödülü için mücadele edecek.2014 Avrupa'da Yılın Basketbolcusu Ödülü'nün adayları şöyleErkekler Bogdan Bogdanovic, Boris Diaw, Goran Dragic, Pau Gasol, Alessandro Gentile, Dirk Nowitzki, Tony Parker, Sergio Rodriguez, Milos Teodosic, Jonas Valanciunas.Kadınlar Işıl Alben, Evgenia Belyakova, Ana Dabovic, Celine Dumerc, Sandrine Gruda, Alina Iagupova, Yelena Leuchanka, Sancho Lyttle, Lara Sanders, Alba Torrens.Genç erkekler Cedi Osman, Giannis Antetokounmpo, Dragan Bender, Federico Mussini, Sviatoslav Mykhailiuk, Jusuf Nurkic, Stefan Peno, Domantas Sabonis, Dario Saric, Aleksandar Vezenkov.Genç kadınlar Cansu Köksal, Aleksandra Crvendakic, Olivia Epoupa, Zofia Hruscakova, Daria Kolosovskaia, Kseniia Levchenko, Astou Ndour, Leticia Romero, Angela Salvadores, Cecilia Zandalasini.Kaynak: AA
Hamza Hamzaoğlu 11 Oyuncuyu Kadroya Almadı
Galatasaray, Ziraat Türkiye Kupası G Grubu 2. haftasında yarın yapacağı FBM Makina Balçova Yaşamspor maçının hazırlıklarını tamamladı.Florya Metin Oktay Tesisleri'nde teknik direktör Hamza Hamzaoğlu yönetiminde gerçekleştirilen antrenman, ısınma hareketleriyle başladı. Futbolcular, pas çalışmasının ardından çift kale maç yaptı. Antrenman, soğuma hareketleriyle tamamlandı.Antrenmanın ardından 22 yaşına giren Brezilyalı sol bek Alex Telles'in doğum günü kutlandı. FBM Makina Balçova Yaşamspor maçının hazırlıklarını tamamlayan sarı-kırmızılılar, saat 17.30'da özel uçakla İzmir'e gidecek.İzmir'e 16 oyuncu götürülüyorGalatasaray'da FBM Makina Balçova Yaşamspor maçının kadrosu da belli oldu. Hamza Hamzaoğlu, İzmir'e 16 oyuncu götürürken, as takımdan önemli oyunculara kadroda yer vermedi.Sarı-kırmızılılarda Fernando Muslera, Felipe Melo, Blerim Dzemaili, Selçuk İnan, Umut Bulut, Wesley Sneijder, Burak Yılmaz, Aurelien Chedjou, Semih Kaya, Emre Çolak ve Sabri Sarıoğlu'nun alınmadığı 16 kişilik maç kadrosu şöyle:Hamit Altıntop, Bruma, Alex Telles, Sinan Gümüş, Goran Pandev, Hakan Balta, Yasin Öztekin, Koray Günter, Olcan Adın, Yekta Kurtuluş, Sinan Bolat, Emre Can Coşkun, Birhan Vatansever, Eray İşcan, Tarık Çamdal, Veysel Sarı.Eurosport
Reklam
Aysal'dan Polat'a Cevap!
Galatasaray Kulübü eski başkanı Ünal Aysal, son günlerde kendisi ile ilgili, 'Kaçtı, gitti' iddialarına yazılı bir açıklama yaparak yanıt verdi.Aysal'ın açıklaması şöyle'Çok saygıdeğer Galatasaraylılar, sporseverler ve etik çalışan medya mensuplarına.Kulübümüzün saygınlığına zarar verenlere, ısrarla 'kaçtı gitti, yedi bitirdi' manşeti atan haber sitesi sorumlularına; bir kez daha buradayım, hiçbir yere gitmedim, diyorum.Daha önce de defalarca kamuoyu ile paylaştığım üzere; 140 ülkede faaliyet gösteren uluslararası bir denetim ve danışmanlık firmasına, kulübümüzün mali durumunu rakamsal olarak, göreve gelmeden önce inceletmiştim, görevi bıraktıktan sonra da incelettim.Galatasaray kulübünü, finansal olarak nasıl aldığımızı nasıl bıraktığımızı yani işlerimize gün ışığında odaklandığımızı ve namusumuzla çalıştığımızı gösteren bu sonuçları, Duygun Yarsuvat başkanlığında yapılan, olağan üstü mali genel kurul toplantısında bizzat kürsüye çıkarak genel kurul üyeleri, Galatasaray camiası ve kamuoyu ile paylaştım.Anlamak istemeyen zihinler ve duymak istemeyenler için bir kez daha tekrar etmek isterim: Ben buradayım ve 109 yıllık Galatasaray Kulübün de asılsız iddia ve temennilerle deniz hiçbir zaman bitmez. Galatasaraylılar her konuda güvende olsun.'Ligtv
2014'ün En Medyatik Spor Adamları
2014’ün sonuna yaklaşılan bu günlerde; Ajans Press geçtiğimiz bir yılın spor medyasını raporladı. Haber verilerine bakıldığında ise bu dönemde yine en fazla futbol camiası konuşuldu.21. yüzyıl itibariyle 250 milyonu aşkın kişi tarafından oynanan modern futbol; günümüzün en popüler sporu olarak bilinmekte. Çocuk yaşta başlayan futbol aşkını; ilk tribün deneyimi, maçlar, skorlar, lig heyecanları, kupalar, şampiyonluk telaşları izliyor. Büyüğünden küçüğüne her kesimden meraklısı olan futbol; gündemin nabzını da belirleyici etkiye sahip.En medyatik futbolcularTakımına can veren yıldız futbolcular attıkları goller ve kaçan pozisyonlarla konuşulduğu kadar; özel hayatları ile de medyada sıkça yer alıyorlar. 2013 yılında Galatasaray’a katılan Hollandalı Wesley Sneijder; 15 bin 827 haberi ile yıl boyunca en fazla konuşulan futbolcu oldu.Trabzonspor’un çiçeği burnunda futbolcusu Kevin Constant 12 bin 984 haberi ile medyada popülerliğini koruyan sporcular arasında kaydedildi. Geçtiğimiz sezon Galatasaray ile yollarını ayıran Didier Drogba ise 12 bin 579 yansıma bularak, futbol camiasının medyatik isimleri arasında yer aldı.Teknik direktörlerin yarışıTakımların maç performansı ile birlikte anılan teknik direktörler; gündemdeki yerini sıcak tutan isimler arasında. Spor dünyasında yıl boyunca en fazla konuşulan spor adamı; 19 bin 556 haberi ile Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim olarak belirlendi.Trabzonspor Teknik direktörü Ersun Yanal ise 17 bin 60 haberi ile ikinci sırada raporlanırken; geçtiğimiz günlerde Galatasaray ile yollarını ayıran İtalyan teknik direktör Cesare Prandelli, 12 bin 621 haberi ile spor dünyasının en fazla konuşulanları arasında yer aldı.En çok konuşulan kulüp başkanlarıFutbolda yöneticilik kariyerinin büyük bir kısmını Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olarak sürdüren Aziz Yıldırım 19 bin 414 haberi ile yılın spor medyasında en fazla konuşulan yönetici oldu.Geçtiğimiz günlerde Galatasaray Spor Kulübü Başkanlığını bırakan Ünal Aysal, yıl içerisinde 12 bin 500 yansıma bulurken; Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün Başkanı Fikret Orman için 11 bin 024 adet haber kaydedildi.AJANS PRESS
Adnan Polat Bombaladı
Galatasaray'ın eski başkanlarından Adnan Polat, hakkındaki iddialar ve kulübün durumuyla ilgili basın toplantısı düzenledi.Galatasaray Kulübü eski başkanlarından Adnan Polat, geçmiş dönemlerde yaşadıklarıyla ilgili çok çarpıcı açıklamalarda bulundu.İşte Adnan Polat'ın basın toplantısından öne çıkanlar;Ben göreve geldiğimde günü değil, geleceği kurtaracağım dedim. 2011 yılında ayrıldığımda gelir 50 milyondan 200 milyon dolara çıktı. Galatasaray'ın kangreni olan şirketleri birleştirdik. 2011'de Galatasaray kuyudan çıkmıştı, düzlüğe girmişti.Türk Telekom Arena Stadı'nı açmak için çok acele ettim. Kimileri divan kurulunda stadı sezon sonu aç diyorlardı. Onların amacı o stadı bana açtırmamaktı. Çünkü o stadı açan başkan Galatasaray tarihine geçecekti. Onlar beni o tarihte görmek istemedi.Ben stat duvarlarına Galatasaray'ın büyüklerinin resimlerini koyacaktım. Biz ayrıldığımızda stadın çatısının yapımı için finansal kaynaklar ve proje hazırdı. Sadece gelen yönetimin karar vermesi gerekiyordu. Stadın açılışına 2 gün kala beni Selahattin Beyazıt aradı. Ve dedi ki: 'Açılış günü statta çok kötü şeyler olacak.' 1 gün kala ise İnan Kıraç arayarak, gayet nezaketsiz bir şekilde, 'Adnan sen Ali Sami Yen'i Galatasaray'dan silmek mi istiyorsun! Bu davetiyelerin üzerinde Ali Sam Yen yazmıyor' dedi. Ben de, 'Şehven yapılan bir hata olmuş' yanıtı verdim. Benim kadar Ali Sami Yen için kimse bir şey yapmamıştır. Şimdi soruyorum İnan Kıraç, Ali Sami Yen için ne yapmış?Açılış günü 500 kadar provokatör başbakanın adını duyunca ıslıkladı. 52 bin kişi içinde 500 kişi çok önemli değil. Fakat TOKİ başkanının konuşması çok talihsizdi. Şimdiki Cumhurbaşkanımız o zamanki Başbakan her anlamda bize yardım etti.Biz gece gündüz çok çalışıp Galatasaray'ı o kuyudan çıkardık. O kongredeki sonuca çok üzüldüm. Bazılarının planlarını bozmuştuk. Bu İnan Kıraç'ın planlarıydı. Kulübün ekonomisini düzelteceğimizi düşünemediler.Görevi bırakmamın ardından 15 Haziran'da Galatasaray Dergisi çıktı, kapağı ise bembeyazdı. Derginin başındaki yayın yönetmenini aradım, 'Bu ne?' dedim, 'Galatasaray beyaz sayfa açıyor anlamında, kapağı bu şekilde yapmamızı başkan istedi. Bana kızmayın' dedi. Ne yani biz kirli miydik?Ünal Aysal, hazır bir miras aldı. Önünde çok güzel bir pasta vardı, yedi bitirdi ve kaçtı. Galatasaray'ın tüm başkanları ve benim toplamda harcamadığımız 1 milyar doları Ünal Aysal 3.5 senede harcamış.Şampiy10
Ziraat Türkiye Kupası'nda Haftanın Programı
Futbolda Ziraat Türkiye Kupası gruplarında ikinci hafta yarın oynanacak 5 karşılaşma ile başlayacakTürkiye Futbol Federasyonu'ndan yapılan açıklamaya göre, yarın, 17 ve 18 Aralık'ta oynanacak kupa maçlarının programı şöyle:SALI12.00 Tuzlaspor-Sivasspor (Tuzla Belediye)13.30 Bayburt Grup Özel İdare-Fenerbahçe (Bayburt Genç Osman)15.30 Kayserispor-Altınordu (Kayseri Büyükşehir Belediye Kadir Has)18.00 Gençlerbirliği-Torku Konyaspor (Ankara 19 Mayıs)20.30 FBM Makina Balçova Yaşam-Galatasaray (İzmir Atatürk)17 ARALIK ÇARŞAMBA12.00 Centone Karagümrük-Bursaspor (Stadı daha sonra belli olacak)14.15 Mersin İdmanyurdu-Samsunspor (Tevfik Sırrı Gür)14.30 Giresunspor-Cizrespor (Giresun Atatürk)14.30 Manisaspor-Keçiörengücü (Manisa 19 Mayıs)16.30 Kardemir Karabükspor-İstanbul Başakşehir (Dr. Necmettin Şeyhoğlu)18.15 Eskişehirspor-Diyarbakır Büyükşehir Belediyespor (Eskişehir Atatürk)20.30 Gaziantepspor-Gaziantep Büyükşehir Belediyespor (Kamil Ocak)18 ARALIK PERŞEMBE13.30 Adana Demirspor-Sarıyer (Adana 5 Ocak Fatih Terim)15.30 MKE Ankaragücü-Sivas Dört Eylül Belediyespor (Ankara 19 Mayıs)18.0 Trabzonspor-Akhisar Belediyespor (Hüseyin Avni Aker)20.30 Beşiktaş-Çaykur Rizespor (Stadı daha sonra belli olacak)Haber Türk
Reklam