Mehmet Onur Yazio: Duygusal Zekâsı Yüksek Bireyleri Yönetmek
Hibrit çalışma sistemine geçtiğimiz günden itibaren bireysel olarak birçok zorluğa, düzensiz mesai saatlerine, sanal iletişim kanallarında yaşanan alınganlıklara, yanlış anlamalara cesurca göğüs gerdik. Kimilerimiz kolayca adapte olurken kimilerimiz ise hala fiziksel ofis yaşamının hayali ile yanıp tutuşuyor.
Farklı karakterlere ve farklı motivasyonlara sahip insanların bir araya geldiği ekiplerde karşınızdaki kişilerin duygu, düşünce ve isteklerini anlamak, ancak kendinizi onların yerine koyarak yani empati kurarak gerçekleşir. Ekibinizdeki duygusal zekâsı yüksek insanlar ile duygu ortaklığı kurmanızı kolaylaştırmanıza yardımcı olmak için, işte duygusal zekâsı yüksek bireyleri tanıma ve yönetme rehberi:
Havadan sudan sohbeti severler.
Hedefler ve öncelikler konusunda hassastırlar.
Birebir iletişimde belki de ayak üstü konuşarak çözeceğiniz ya da açıklığa
kavuşturacağınız şeyler sanal ortamda muğlakta kalabilir. O yüzden duygusal zekası yüksek ekip bireylerini, hedefler ve öncelikler konusunda her zaman güncel tutun. Bu, doğru yolda olup olmadığınızı açıklığa kavuşturmakla kalmayıp aynı zamanda mesleki değer algısını da yükseltecektir.
Onlara değerli olduklarını hissettirin.
Ekip üyeleriniz ile her gün istişare halinde olmak arkadaşlığı pekiştirmenin ve birlikteliği güçlü tutmanın harika bir yoludur. WhatsApp grubunuzda komik bir video paylaşmak yerine ekibiniz ile zamanınızı ve iç görülerinizi paylaşın. Özellikle insanların önünü görmekte zorlandığı böylesine farklı bir dönemde, iş yüklerine yardımcı olmanın herhangi bir yolunun olup olmadığını sormak, onlara zaman ayırmak performanslarını yukarı taşıyacaktır.
Her şeyi netleştirmek gibisi yok.
Fiziksel olarak çalışırken toplantı dağıldıktan sonra masanıza giderken katılımcılar ile işlerin nasıl yapılacağına dair yaptığınız 2-3 dakikalık ayaküstü konuşmaları hatırlayın. Online toplantılardan sonra imkânsız hale gelen bu yararlı konuşmalar bazı şeyleri kendi aranızda netleştirmenin güzel bir yoluydu. Yüksek EQ'ya sahip uzaktaki çalışanlarınız ile bu sohbeti pek tabi ki çevrimiçi de yapabilirsiniz. Hatta bunu toplantı sonrası netleştirme konuşması olarak adlandırabilirsiniz. Bu konuşmada, toplantı katılımcıları ile eylem konularını nasıl ele aldıklarını sorular sorarak netleştirseniz hem lüzumsuz e-posta trafiğinin önüne geçmiş, hem de projenizi başarıyla ve hızlı gerçekleştirmiş olursunuz.
İyi misin demek bu kadar mı zor?
İş yeri, insanların kişisel sorunları veya duyguları hakkında konuşmak için ideal bir yer değildir. Ancak içinde bulunduğumuz bu zamanlarda, çalışanlar ile sık iletişim halinde olmak büyük bir fark yaratabilir. Günlerinin nasıl geçtiğini veya beklentilerini sormak, ekranın diğer tarafında insanların olduğunu hatırlatmak artık her zamankinden daha önemli olduğunu unutmayın.
Yorum Yazın