Rahatladın mı Ömer Erdoğan?
TFF’de fikstür işlerini istediği gibi ayarlayan bir ‘yapı’nın varlığı herkesçe malum. Bunun en güzel örneği, Avrupa Kupası maçları sonrası oynanan lig maçları idi:
GS ve FB, sekiz Avrupa Kupası maçlarından sonra sadece birinde deplasmana giderken Beşiktaş sekiz maçın yedisini deplasmanda oynadı. Böyle bir fikstür tesadüfen çekilmiş olabilir mi?
Sivasspor, 2024 yılı başından bugüne kadar 13 iç saha maçı yapmış. Bu 13 iç saha maçının 11’ini gündüz oynamış. Hem de çoğunluğunu saat 13:00 ya da 14:30’da oynamış. Geriye kalan iki maçı ise 19:00’da oynamış. Tesadüf bu ya, 2 iki maç da Beşiktaş’la oynadıkları maçlar.
Resmi olmayan açıklamalara göre, her iki kulübün başkanı, maçın erken saatte oynanması için anlaşmış.
(Görsel: Milliyet)
Ancak Sivasspor teknik direktörü Ömer Erdoğan, maçın akşam saat 19:00’da oynanmasında ısrarcı olmuş. Ömer Erdoğan’ın anlaşılmaz bir Beşiktaş hırsı var. Bu hırsı yüzünden Sergen’in teknik direktörlük yaptığı sezon Beşiktaş’tan 7 gol yemişti.
Kurnaz ya, Beşiktaş’ın eksi 7 derecede oynayamayacağını, Beşiktaş’ı tuzağa düşüreceğini zannetmiş. Oysa kendi takımında sakatlıklardan kadro kurmakta zorlanıyor. Bu maçta da 3 oyuncusu sakatlandı. Ziya, yere düştüğü buzlu zemine kafasını çarpıp, hastanelik oldu. Ben Sivassapor başkanı olsam, ihtiraslarına kapılıp, zor durumdaki takımına üç sakat daha katılmasına neden olan bu adamı bir gün dahi o takımın başında tutmam.
Beşiktaş iyi futbol oynadı
O zeminde, o soğukta iyi performans sergilemek gerçekten çok zordur. Her iki takımın futbolcularını da tebrik ediyorum.
Beşiktaş, bu kadar çok eksiğine rağmen, oldukça iyi futbol oynadı. Maç öncesi kadrolar dağıtıldığında, orta sahada Chamberlain, Joao Mario ve Gedson’u görünce biraz telaşlanmıştık. Al Musrati’nin yollanmasından sonra 6 numaralı mevki boş kalmıştı. Solkskjaer, bu maçta, o mevkiyi Chamberlain ve Joao Mario ile kapatmak istedi. Arada Gedson da onlara yardımcı olunca çok fazla kayıp vermeden bu maçı atlattılar. Ancak aynı taktik daha güçlü takımlara karşı işler mi? Yoksa hoca her maç farklı bir tercih mi yapar, göreceğiz…
Immobile’ye karşı toleransım her geçen gün azalıyor. Oyunda kaldığı sürece rakip kaleye tek bir şut atmadı. Oynadığı oyunu çok beğenmiş olmalı ki çıkarken kafasını iki yana sallayarak bu kararı protesto etti. Yılda 6 milyon Euro maaş alan bir oyuncunun, her maç, oyunun kaderini değiştiren adam olmasını beklerim. Immobile’nin şimdiye kadar çevirdiği kaç maç var diye düşündüğümde, GS’yı Süper Kupa’da yendiğimiz maç dışında tek bir maç aklıma gelmiyor.
Semih’le ilgili birkaç şey söylemek isterim:
(Görsel:Stargazete)
Geçen sezon çok iyi bir performans gösterdiğini hep birlikte gördük; 23 maçta 11 gol, 3 asistle oynayan bir futbolcu kötü futbolcu olamaz. Bu çocuğun dengesini milli takımda kendisine yapılan mobing bozdu. O tarihten beri kendini ispatlamak için sahaya çıkıyor. Bu duygu ve hırsla sahaya çıkan bir oyuncu takım oyunu değil, bireysel performansın peşinde koşar. Böyle olunca da başarısı düşer. Semih tam olarak bunu yaşıyor.
Şayet teknik direktör, ona öz güven kazandırıp, kendini ispat etme çabasından vaz geçirirse, Semih eski performansına döner. Beşiktaş taraftarının da kendi evladına karşına biraz daha hoşgörülü olması gerekir. Kaybetmek kolay, kazanmak zordur. Semih’i kazanmak için hep birlikte desteklemeliyiz.
Beşiktaş zor bir dönemden geçiyor. Bu süreçte, Beşiktaş’ın yeni başkanın ve yönetiminin, yeni teknik direktörünün ve tüm takımın yanında olmalıyız. Eleştiri hakkımız elbette var, ancak bu hakkı sezon sonuna kadar saklı tutmak Beşiktaş’ın menfaatine olur.
Lütfen desteğinizi kesmeyin…
Bu makalede öne sürülen fikir ve yaklaşımlar tamamıyla yazarlarının özgün düşünceleridir ve Onedio'nun editöryal politikasını yansıtmayabilir. ©Onedio
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Test
Gündem
Magazin
Video
