Rıfat Kamaşak Yazio: Türkiye’nin İnovasyon Karnesi
İnovasyon yeteneği ile ekonomik büyüme ve kalkınma arasında oldukça anlamlı pozitif bir ilişki var. Doğal olarak inovasyon küresel ölçekte değer gören bir faaliyet olarak karşımıza çıkmakta. Ülkemizde de yüksek rekabet gücü elde etmek isteyen birçok işletme inovasyon kapasitesini geliştirmeye çalışıyor. Bu doğrultuda özellikle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın önderliğinde birçok kamu ve özel sektör işletmesince araştırma geliştirme (ar-ge) merkezleri kuruluyor, yatırımlar yapılıyor, teşvikler veriliyor. Peki biz ülke olarak bu konuda dünyada ne durumdayız? Ülkelerin inovasyon performansına ait en detaylı ve güvenilir değerlendirmeler Global İnovasyon Endeksi (Global Innovation Index) isimli raporda yer alıyor. Gelin o zaman 2020 senesine ait bu son rapora Türkiye’nin durumunu da görebilmek için bir göz atalım:
Global İnovasyon Endeksi hesaplanırken 7 bileşen dikkate alınıyor: 1) Ülkenin inovasyon, hukuk ve ticaret ile ilgili kurumlarının mevcudiyeti ve kalitesi
2) Beşeri sermaye ve bilimsel araştırma kapasitesi
3) Altyapı
4) Pazar gelişmişliği
5) İşletmelerin ve kullanılan iş modellerinin kalite ve seviyesi
6) Bilgi ve teknoloji temelli çıktılar
7) Yaratıcılık temelli çıktılar.
Küresel ölçekte ar-ge harcamaları, devlet teşvikleri ve girişim (risk) sermayesi yatırımlarının sağlık, uzaktan eğitim, büyük veri, e-ticaret ve robotik alanlarına kaydığı net bir şekilde görülüyor.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın