Görüş Bildir
Haberler
Sanayici TL Krediyle Dolar Almasın Diye Seçim Öncesi Kredi Yok!

Sanayici TL Krediyle Dolar Almasın Diye Seçim Öncesi Kredi Yok!

2021 yılında resmen hayata geçirilen düşük faizli ekonomi modelinde reel sektöre özellikle de ihracatçılara sağlanan finansman kaynaklarının üretim, yatırım, ihracat ve istihdama yönelmesi amaçlanmıştı. Ancak amaçlanan ile gerçekleşenler arasında hayaller/hayatlar nevi bir farklılık oluştu. Bu farklılığı gidermek içinde süreklilik içeren düzenlemeler her gün değişirken, kurdaki yükseliş bir yandan bunun piyasa dinamikleri içinde doğal yollarla oluşmaması bir yandan sorunlar tetiklendi. Bu da kredileri tartışmalı hale getirdi. Geçen günlerde bireysel kredilerde sınırlamalar görülürken, son veriler ticari kredilerin sorununu gözler önüne serdi.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Dönüp dolaşıp Eylül 20212de başlayan faiz indirimlerine geliyoruz. Tüm kırılmaları yaşadığımız dönemde indirilmeye başlanan faiz oranları, finansmana yani krediye dönüşüp hem halkın cebine girip oradan tüketime dönecekti hem de tüketimden kazanılanlar ve yine ucuz finansman koşullarıyla üreticiye büyüme fırsatı sunacaktı. Öyle olmadı.

Dönüp dolaşıp Eylül 20212de başlayan faiz indirimlerine geliyoruz. Tüm kırılmaları yaşadığımız dönemde indirilmeye başlanan faiz oranları, finansmana yani krediye dönüşüp hem halkın cebine girip oradan tüketime dönecekti hem de tüketimden kazanılanlar ve yine ucuz finansman koşullarıyla üreticiye büyüme fırsatı sunacaktı. Öyle olmadı.

Faizin önemli bir ekonomik denge olmasıyla dengelerde yaşanan ani değişim havuzu boşaltan musluk misali dolduran musluktan hızlı davrandı. Döviz ve enflasyon hareketlenince, krediler çekildi ancak istenilen yerlere akmadı. Aslında hazır musluk demişken, sudan gidersek 'su aktı yolunu buldu' başka yöne gitmiş oldu. Böylelikle o günden bu yana suyun her yön değişiminde Merkez Bankası kendi yoluna çekmek için bir düzenleme yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Bu düzenlemelerin en başlarındayken, yani suyun istenen yöne akmadığıyla karşılaşma sanayicilerle başladı. Yine onlarla sürüyor.

Bireysel kredilerde de suyun yönü sürekli değiştirilip duruyor.

Seçimlerin de yaklaşıyor olması suyun debisini artırdığından ya da artırmak istemesinden kaynaklı suya yön vermek için barajın duvarlarını yükseltmeyi gerektiriyor. Ancak duvarlarda çatlaklar sıvaları tutmuyor. Yani kredilerde sorun sürüyor.

Seçimlerin de yaklaşıyor olması suyun debisini artırdığından ya da artırmak istemesinden kaynaklı suya yön vermek için barajın duvarlarını yükseltmeyi gerektiriyor. Ancak duvarlarda çatlaklar sıvaları tutmuyor. Yani kredilerde sorun sürüyor.

Seçime yaklaşırken, gerek seçim sonrası belirsizlik ortamı için pozisyon almaya çalışmak gerek de Merkez Bankası'nın sürekli değişen düzenlemeleriyle bankalar ticarilere bir anlamda kredi musluğunu kapadı. 

Ekonomim'de Merve Yiğitcan haberine göre, piyasada da görülen nakit sıkışıklığının hem bayram hem seçim öncesi had safhaya ulaştığı belirtiliyor.

Kamu bankaları, belirlenen limitleri dahilinde bulunan şirketlere o da harcama karşılığında kredi kullandırdığı ve maliyetlerinin de yüzde 18,5-20 seviyelerinde olduğu belirtilirken, özel bankalarda kredi maliyetlerinin yüzde 40-41 seviyesinde olduğu ve çeklerin 90 gün üzeri vadede kabul görmediği belirtildi.

Kamu bankaları, belirlenen limitleri dahilinde bulunan şirketlere o da harcama karşılığında kredi kullandırdığı ve maliyetlerinin de yüzde 18,5-20 seviyelerinde olduğu belirtilirken, özel bankalarda kredi maliyetlerinin yüzde 40-41 seviyesinde olduğu ve çeklerin 90 gün üzeri vadede kabul görmediği belirtildi.

Reeskont kredilerinde Ocak ayında 2012'den bu yana, şubat ayında da 2015'ten bu yana en kötü dönemler izlendi.

Reeskont kredilerinde Ocak ayında 2012'den bu yana, şubat ayında da 2015'ten bu yana en kötü dönemler izlendi.

İhracatçıların sıklıkla başvurduğu TL reeskont kredilerinde kullanımın düştüğü, şartların sıkılaştırılmasının etkisiyle rezerv katkısının geçen yılın ilk aylarında 1,5 milyar ile 1,3 milyar dolar seviyesinden, bu yıl aynı dönemde 124 milyon ile 551 milyon dolara gerilediği görüldü.

İş dünyasında sürecin seçime kadar süreceği konuşulurken, seçimden sonra artık klişe olan ifadeyle "kim kazanırsa kazansın" ekonomide acil devreye aşınması gereken sorunlar olduğu konuşuluyor.

İş dünyasında sürecin seçime kadar süreceği konuşulurken, seçimden sonra artık klişe olan ifadeyle "kim kazanırsa kazansın" ekonomide acil devreye aşınması gereken sorunlar olduğu konuşuluyor.

İstanbul Tüccarlar Kulübü Başkanı İlker Önel, nakit soruna dikkat çekerken, finansmana erişimde toplam maliyetin yüzde 18,5-20 civarında olduğunu özel bankalarda faizin yüzde 13 görünmesine karşın ek maliyetlerle yüzde 40’a yükseldiğini açıkladı. 

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, sorunun uzun zamandır sürdüğünü vurgularken, azalan kaynakların bir deprem felaketleriyle bölgeye aktarıldığını belirtti.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

"Döviz talebini engellemek için TL'de verilmiyor."

"Döviz talebini engellemek için TL'de verilmiyor."

TOBB Hazır Giyim ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat, hem Ekonomim'de hem Cumhuriyet'te yer alan açıklamalarında, bankaların maliyet hesabında önlerini göremedikleri için kredi vermemek adına direndiklerini belirtti. Dövize dönmemesi için TL'nin bollaşmasının önüne geçildiğini ileten Fayat, piyasaların adeta kilitlendiğini söyledi. 

Yüzde 20-25 maliyetli kredilerin bedava görülerek resmen kapışıldığını, ortalama maliyetlerin yüzde 30-35 bandında olduğunu söylerken, piyasayı 'düdüklü tencereye' benzeten Fayat, patlamanın 'piyasada mı, kurda mı?' olacağını beklendiklerin aktardı.

Sektörde ana gündemin "iş, finansman ve belirsizlik" olduğunu bu ortamda kapasite kullanımlarının da yüzde 85’ten yüzde 75’e düştüğünü, ihracatta ise geçen yıla göre en az yüzde 15 azalma beklediklerini vurguladı.

Sektörde ana gündemin "iş, finansman ve belirsizlik" olduğunu bu ortamda kapasite kullanımlarının da yüzde 85’ten yüzde 75’e düştüğünü, ihracatta ise geçen yıla göre en az yüzde 15 azalma beklediklerini vurguladı.

Uzakdoğu ile rekabette farkın 2019'dan bu yana kurdaki baskılanmadan kaynaklı yüzde 15-20'den yüzde 45-50'e çıktığını iletirken, bu şekilde gidilirse, yılbaşından bu yana tekstil ve hazır giyimde yaklaşık 100 bin olan istihdam kaybının artacağını söyledi. 

Seçim sonrasını beklendiklerini, kurda seviyenin en az 24-25 TL olmasını, bankaların kredi vermediğini, TL'de yüzde 40, dolarda yüzde 15 faizlerle karşılaştıklarını, piyasada hem TL hem dövize sıkışık bir ortam olduğu söyledi.

Vatandaşın da seçim sonrasına yönelik beklentiler ve enflasyondaki yükselişin getirdiği yüklerle kredi ve kartlara yüklendiği görüldü. Ancak seçim sonrası için bu yüklenmenin yarattığı tehlikeler de dikkat çekiyor.

Paranın faiz yerine finansman ya da yatırıma aktarılmasını sağlamak amacıyla yapılan faiz indirimlerinin bankalarda yaşananlar sonrası yeniden yükselişe geçen mevduat faizleriyle çok mümkün olmadığı görülürken,

Paranın faiz yerine finansman ya da yatırıma aktarılmasını sağlamak amacıyla yapılan faiz indirimlerinin bankalarda yaşananlar sonrası yeniden yükselişe geçen mevduat faizleriyle çok mümkün olmadığı görülürken,

Kredilerde de merkez bankası faiz indirimlerinin ilişkisinin koptuğu bilinirken, tüm düzenleme ve tedbirlere karşın paranın maliyetini ucuzlamaması dikkat çekiyor.

Kredilerde de merkez bankası faiz indirimlerinin ilişkisinin koptuğu bilinirken, tüm düzenleme ve tedbirlere karşın paranın maliyetini ucuzlamaması dikkat çekiyor.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
3
3
2
1
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın