onedio
Görüş Bildir
Suçluluk Duygusundan Kurtulmak
Ne yaparsan yap, pişman öleceksin. Belki yaptıklarından, belki de yapmadıklarından…- DostoyevskiSuçluluk duygusu, adıyla çelişen bir duygudur, çünkü çoğunlukla bu duyguyu “suç”un karşılığı olan “ceza”yı gerektirecek bir durumda hissetmez insan, yani ortada bir suç yoktur. Suçluluk duygusu yanlış bir şeyler yaptığını düşünen kişinin kendini affedememesinden kaynaklanır. Gerçek bir suçun karşılığında hissedilen duygu “pişmanlık”tır.Örneğin, biri hakkında kötü düşündüğünüz ya da kötü şeyler söylediğiniz ve onun yaşamında olumsuz bir duruma yol açtığınızda suçluluk hissedersiniz ama ortada bir suç yoktur; yapılan bir hata veya yanlış vardır. Ancak birinin kötü bir duruma düşmesi için ona kasıtlı olarak zarar vermek suçtur ve bunun sonucunda da hissedilebilecek duygu pişmanlık olur.
Stresin Belirtileri, Türleri ve Stresle Başa Çıkmanın Yolları
Şu içinde bulunduğun tek anlık ömrünü fırsat bil ve onunla meşgul ol, ne geçmişe üzül ne gelecekten kork.-MevlânaVücudun çeşitli içsel ve dışsal uyaranlara verdiği otomatik tepki olan stresi, günlük yaşamda karşılaşılan olayların, insan ilişkilerindeki baskının sonucu hissedilen sıkıntı ya da zorlanma durumu olarak tarif edebiliriz. Stres, insanın baş edebilme gücünü aşan ya da zorlayan durumlarla karşılaştığında kendini koruyabilmek için verdiği otomatik tepkilerdir. Stresin asıl kaynağı, yaşamdaki olumsuzluklar ve sorunlardır. Stresi genellikle sorunun ortaya çıkmasını engelleyemediğinizde ya da soruna çözüm bulamadığınızda yaşarsınız.Sınırlarınızı zorlayan ve yapamayacağınızı düşündüğünüz her şey stres yaratır. Stres, sürekli olumsuz düşünmek, yersiz kaygılar duymak gibi nedenlerle kendinizin ürettiği bir sonuç da olabilir. Strese karşı dayanıklılığınızı etkileyen çeşitli faktörler vardır. Örneğin, olumlu ve umutlu kişiler stresle daha dayanıklıdır. Zorluklarla baş etme yeteneğinize güveniyorsanız strese karşı daha dayanıklı olursunuz ama her şeyin kontrolünüz dışında olduğunu düşünüyorsanız stresten kaçamazsınız.
Af Kapısı Tekniğiyle Kendinize Şefkatli Yaklaşın ve Kendinizi Affedin!
Affetmek geçmişi değiştirmez ama geleceğin önünü açar.- Paul BoeseZamanı boşa harcamamak ve geçmişi geride bırakmak için affetmeye hazır olmanız gerekir. Geçmişi bırakmak, kendi ruhunuzu özgürleştirebilmek, kaderinizi yeniden yazabilmek için kendiniz de dâhil herkesi affetmelisiniz. Nasıl affedeceğinizi bilemeyebilir ya da affetmek istemeyebilirsiniz ama “affetmeye istekliyim!” diyerek bile kendi kendinizi iyileştirme sürecini başlatabilirsiniz. Önemli olan niyettir, süreci yaşamaktır, sonucu düşünmeden sürece odaklanabilmektir.
Reklam
Bakışınız Kişiliğinizdir, İsteklerinizdir, Hislerinizdir
etiket
Bazen küçük bir bakış insana dünyaları verir. Bazen küçük bir bakış insanı cehennemin derinliklerine yollar.- Jean Jacques RousseauBakışlar, iletişim kurarken, hislerimizi ve niyetlerimizi ifade etmek için kullandığımız güçlü bir araçtır. Bakışlar, insanların duygusal durumlarını ve düşüncelerini gösteren doğal bir ifade biçimidir ve yüz ifadesiyle birlikte iletişimimizin en önemli bileşenlerinden biridir. Bazen bir bakış ne çok anlam barındırır. Bakışlar, bir insanın başka bir insana ne kadar ilgi gösterdiğini ne kadar samimi olduğunu ve ne kadar güven verdiğini gösterir. Örneğin, birisiyle samimi bir diyalog kurarken, doğrudan bakmak ve göz teması kurmak, karşındakine odaklandığınızı ve onunla ilgilendiğinizi gösterir. Bu, güven duygusunu arttırır ve karşılıklı samimiyet hissi yaratır. Aynı şekilde, sevgi, saygı, takdir ve minnettarlık gibi pozitif duygular, bakışlarla ifade edilebilir.
Modern Ayrılık Nedenlerimiz: Bizim Zamanımızda Yoktu Böyle Ayrılıklar
etiket
İlişkilerin değiştiğini, eskiden böyle birlikteliklerin olmadığını sık sık duyarız. Değişen dünya düzeni ve sosyal medyanın hayatımızdaki yeri nedeniyle günümüzdeki ilişkilerin dinamiği de değişti. Yanı sıra çevresel faktörlerin etkisini göz önünde bulundurursak ilişkilerde sorunlar bambaşka bir hal aldı. Bu değişimle birlikte dilimize yeni yeni bazı kelimeler dahil olmaya başladı. Bu kelimeler sosyal medyalarda ve sosyal ortamlarda sıkça kullanılmaya başlandı. Dizi/Filmlerdeki başrol oyuncuları, romantik ilişkilerimizdeki partnerlerimiz, okuduğumuz/izlediğimiz haberlerdeki kişiler ve ilişkileri ile ilgili bu terimleri kullanır olduk.Son zamanlarda sıklıkla duyduğumuz, dilimize pelesenk olmuş ve belki de ilişkilerimizde yaşadığımız veya yaşattığımız terimler olan; Ghosting, Love Bombing, Gaslighting terimlerine yakından bakalım isterim.
Reklam
Seçim Demişken: Bizi Yanlış Kararlara Sürükleyen 10 Bilişsel Ön Yargı
etiket
Hiç sözde kendinizden emin bir şekilde karar verdiniz ancak bu karar geri tepti mi?Eğer öyleyse, muhtemelen bilişsel ön yargılarınızdan etkilenmişsinizdir.Psikolojik ön yargı olarak da bilinen bilişsel ön yargılar, farkında olmadan mantıksız bir şekilde karar verme veya harekete geçme eğilimidir. Örneğin, elinizdeki bilgiyi bilinçaltınızda seçici bir şekilde ayıklayabilir, gerçekleri farkına varmadan çarpıtabilir veya bir karar vermeniz için arkadaş topluluğunuzun baskısı altında hissedebilirsiniz.
Kıskançlıkla Başa Çıkmanın 5 Yolu
etiket
“Gurur, kıskançlık ve hırs insanların kalplerini ateşleyen üç ateştir.Dante AlighieriKıskançlık bir kişinin veya bir ilişkinin yitirilmesinden korkulan, karmaşık bir ruhsal yaşantı ve olumsuz tutumdur. Bunun dışında başkasının sahip olduğuna kendisinin de sahip olma gerekliliğini hissettiren bir duygudur. Günlük yaşamda kıskançlık genellikle yakın ilişkilerde yaşanır. Kıskanılan kişinin kendini kapana kısılmış hissetmesi ile beraber kıskanan kişi de yoğun acı çeker. Kıskanan kişi huzursuz, mutsuz, sürekli karşısındakini suçlar bir ruh halindedir, partnerini devamlı kontrol eder, takip eder, onun yaşantısını sınırlar ve baskı oluşturarak onu kaybetmeyeceğini düşünür. Kıskanan kişi ilişkiyi korumak ve geliştirmek için olumlu çaba harcamak yerine gizli gizli öç alarak, küserek, ilişkiyi keserek ya da tehdit ederek, zor kullanarak ve kaba kuvvete başvurarak amacına ulaşmaya çalışır. Bu tutumlar kıskanılanı da kıskanandan uzaklaştırır. Kıskançlığın ölçüsü arttıkça olumsuz etkisi de artar ve sağlıksız davranışlara neden olabilir.
Reklam
Ayna Benlik Teorisinin Kendinize Bakış Açınızı Nasıl Değiştirdiğine İnanamayacaksınız!
Ayna benlik teorisi, psikolojide bireyler ve yansımaları arasındaki ilişkiyi araştıran bir kavramdır. Bu teori, yansımalarımızın sadece kendimizin basit bir temsili olmadığı, aynı zamanda kimliğimizin ve benlik duygumuzun önemli bir yönü olduğu fikrini inceler. Bu makalede, ayna benlik teorisinin temellerini, psikolojideki önemini ve öz farkındalık ve öz saygı üzerindeki potansiyel etkilerini tartışacağız.
Var Olan Kocanın Yokluğu
etiket
“İkimiz olduktan sonra bütün hüzünler, sıcak bir yakınlaşma için bahanedir.” Oğuz AtayEvlilikte “duygusal ihmal” eşlerden birinin diğerine ilgi, yakınlık ve sevgi göstermemesi anlamına gelir. Bu durumun mağdurları genellikle kadınlar olur. Günümüzdeki evliliklerde, özellikle evliliğin ilerleyen zamanlarında kocaları varken yok olan, yani duygusal ihmal gören kadınların sayısı azımsanamayacak kadar çoktur. Evlilik fiziksel, ruhsal, cinsel ve bilişsel parçalardan oluşan bir bütündür. Duygusal bağ, bu bütünün parçalarını bir arada tutan bir yapıştırıcı gibidir ve zayıf olduğunda ya da hiç olmadığında parçalar yavaş yavaş birbirinden ayrılmaya, bütünlük bozulmaya başlar.
Reklam
"Ağlatan Soru": Medyanın Çocuk Psikoloji Üzerindeki Etkisine Dikkat!
etiket
Bu günlerde ne zaman sosyal medyaya girsem karşıma bu manşet ile bir haber geliyor: “Ağlatan soru”Küçük kız Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu'na 'Benim babam beni ve annemi bırakıp gitti. Ben buna çok üzülüyorum. Şu an oruç tutuyor, orucu kabul olur mu?' derken ağlamaya başladı ve herkesi de ağlattı. (Paylaşım bu şekilde)Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu’nun programına katılan “küçük kızın sorusu herkesi ağlattı” şeklinde yayınlanan ve küçük kızın bu videosunun her yerde manşet manşet paylaşılması…
Siyasi Seçim Dönemlerinde İnsanlar Nasıl Psikolojik Bir Sürece Giriyor?
etiket
Evrende her bir canlının bir yaşam amacı var. Ne kadar amaçsız gibi duruyormuş gibi görünse de bazen hayatta kalabilmek için yemek, içmek, barınmak gibi temel ihtiyaçları karşılamak bile bir amaç barındırıyor. Bunlar kadar bir önemli konu da psikolojimizdir.Gündelik hayatımızda karşılaştığımız birçok olayın altında psikolojik etkenler yatmaktadır. Bazen mutluluğumuzu, bazen hüznümüzü, bazen de korkularımızı belirleyen psikolojik durumlar, hayatımızı etkilemede önemli bir rol oynarlar. Psikoloji, sadece kişisel hayatımızda değil, aynı zamanda iş hayatımızda da önemli bir yere sahiptir. İş yerindeki insan ilişkileri, çalışanların motivasyonu, stres yönetimi gibi konularda psikolojinin etkisi büyüktür. İyi bir iş ortamı oluşturmak için psikolojik faktörleri doğru yönetmek gerekmektedir.
Reklam
Yeni Bir Mobbing Şekli Olan 'Voluntelling' Hakkında Bilmeniz Gerekenler
Biliyorsunuz ki; bir çalışanı yıldırmak veya istifa ettirmek gibi amaçlar için aşağılama, bilerek görmezden gelme, bir şey dayatma veya huzursuz etme gibi psikolojik şiddet uygulamaya mobbing diyoruz. Son zamanlarda gündeme gelen yeni bir mobbing türünü sizler için anlamaya geldik. Buyurun detaylara 👇
Reklam